Komşuyla dost olmak her işin başı,
Komşun yoksa yalnız kalırsın bir gün.
Komşunun camına atarsan taşı,
Kendi pencerende bulursun bir gün.
Komşunun malına göz dikme sakın,
Zaman kötü, insan türlü,
Adi bizi korkutuyor.
Güçlü olan çok kibirli,
Adı bizi korkutuyor.
Başımızda bitler serbest,
Aklında tut gelir geçer bu günler,
Korona dersini verdi unutma.
Yarına aktarsın kâbusu dünler,
Virüsün verdiği derdi unutma.
Dünyayı sararken musibet salgın,
Korona belası gelince başa,
Market raflarını sıyırdık hemen.
Torpile başladık kavim kardeşe,
Sevdiklerimizi kayırdık hemen.
Kolonya, makarna kıymete bindi,
Gizlenen arzuları Korona depreştirdi,
Kimlerin kimler için hislendiğini gördüm;
Bir zamanlar ayrılan yolları birleştirdi,
Kimlerin hangi dağa yaslandığını gördüm.
Kul hakkını yiyenler cezasını bulmadı,
Ölçer mi tutkuyu termal kamera?
Alından ateşim düşse ne çıkar?
Kahveye yığıldık, çöktük kumara,
Virüs her taraftan taşsa ne çıkar?
Turist vizesini almaya koştuk,
Dünyanın çektiği zalim elinden,
Kinler ekmişlerdi aklıma geldi.
Mazlumlar yakınır kendi halinden,
Yaşlar dökmüşlerdi aklıma geldi.
Emperyalisti de gördü korona,
Korona sindi kayboldu,
Ok, sapandan korkuyor mu?
Seyahatler serbest oldu,
Yol tependen korkuyor mu?
Virüs sanki adres bilmez,
Bir turnusol kâğıdı oldu koronavirüs,
Özveriyle çalışan, işten tüyenler de var.
İhmallerle her yere doldu koronavirüs,
Konulan kurallara aynen uyanlar da var.
Hayatını risk etti sağlık çalışanları,
Koronavirüsüne akılla karşı çıkıp,
Bilimsel kurallara uyarak yeneceğiz.
Her türlü sıkıntıya bilinç ile diş sıkıp,
Sabrı silah yerine koyarak yeneceğiz.
Umudu acıları yürekten paylaşarak,
Anadolu'nun ova köylerinde sobalarda, tandırlarda çoğunlukla kesmik (saman) yakılır. Toprak damlı evlerin bacalarından yükselen dumanların görünüşü ve kokusu, köylerimizin yaşayan yönünü uzaklardan duyumsamamızı sağlayan işaret fişekleri gibidir.
Anadolu'da bir izdir, bir sıcaklıktır saman dum ...