Nevzat Dağlı Şiirleri - Şair Nevzat Dağlı

Kıtlık, güçlük vardı bizden öncesi,
Kentlere gidecek yol bulamazdık.
Keçiler içindi yolun incesi,
Dağları aşacak bel bulamazdık.

Ne havaalanı ne uçak vardı,

Konuşulacak zamanda,
Sinmek bize göre değil.
Güneş doğacağı anda,
Tünmek bize göre değil.

Işıkları yakalım biz,

Akıl veren çoktur bize,
‘Siyasetsiz yaz’ diyorlar.
‘Ozan isen sarıl saza,
Hani nerde saz’ diyorlar.

‘Herkesi bir eşit tutma,

Kara günler geçecek, havamız değişecek,
Bahar yine gelecek, utansın güz mevsimi.
Karamsarlık olmasın, ovamız değişecek,
Umutlar yeşerecek, başladı 'Biz Mevsimi'.

Özlem memleketinin türkülerinde kalsın,

‘İstikbal göklerdedir’ demiş büyük Atatürk,
Özgürüz, yere bakan yürek yakan olmayız.
‘Gerçek yol gösterici bilim’ demiş Atatürk,
Ortaçağ kafasına asla bağlı kalmayız.

Boğaz içini yakıp zalimce eserseniz,

Okuyan, araştıran, belgelerle yazandı,
‘Türk Kimliği' onunla bilimsellik kazandı.
Çok yönlü bir aydındı, mimardı Bozkurt Güvenç,
Umutlar aşılayan, karamsarlık bozandı.

Kültürün ABC’si elinde kılavuzdu,

Her tarafta izi var, kat ettiği yol belli,
İzinsiz yürünmemiş, bu ayak nasıl ayak?
Adım adım yürümüş, sağı belli, sol belli,
Yerlerde sürünmemiş, bu ayak nasıl ayak?

Birileri yol vermiş, dolaşmışlar her yeri,

Bu gün 19 Mayıs, kurtuluş başlamalı,
Dağ başı duman olmuş, umudumuz gençlerde.
Türk Ulusu Atatürk yolunu düşlemeli,
Beklenen zaman olmuş, umudumuz gençlerde.

Samsun’dan yola çıkıp İzmir’e koşacak gün,

Anayasa Hocası, medyanın yıldızıydı,
Sözlerini dinleten Bülent Nuri Esen’di.
Dinleyeni şaşırtan hazır cevap hızıydı,
Kahkahayla inleten Bülent Nuri Esen’di.

Eleştiri yaparken bazen çam devirirdi,

Emperyalizme karşı büyük taarruz gerek,
Hak, hukuk, adaleti savunmak yetmez bize.
Yurdun her meydanında çarpsın binlerce yürek,
Geçmişin zaferiyle avunmak yetmez bize.

Yirmi altı Ağustos Mustafa Kemal günü,