***** RUBAİYAT ***** Gün gelir devran döner, hazan düşer bedene Kendin de kusur ara, bağlama bir nedene Ne sağına minnet et, ne de solundan yürü Biraz hürmetin olsun, Halka hizmet edene... ------OZAN ÇAKIROĞLU------
LİDERLERİ, Tehlikeli ve acımasız bir Diktatör haline getiren onlara kayıtsız-şartsız inanıp ve sorgulamadan teslim olmak ve menfaatlerı uğruna, her haksızlığa karşı sesiz kalan kitle ve rantiye tekelidir... -----OZAN ÇAKIROĞLU------
--Ben aşağıya Şair ve Yazar nasıl olunmalıdır, dilimin döndüğünce sıralı bir şekilde anlattım...Bu gün Antoloji Com'a kayıtlı üye sayısı yaklaşık 70 bin civarındadır. Bu gün hali-hazırda ŞİİR yazan Şairlerin eğitim durumları Ülke ortalamasının oldukça üstündedir. --Memlekette olumlu ya da olumsuz haberleri kimler duyurur Şair ve yazarlar. Özellikle Şairler en anlaşılır bir lehçeyle, gerek sözlü, gerekse yazılı olarak geçmişi bu güne, bu günleri yarınlara irşad-i bir şekilde taşırlar. Tarihsel devinimde bu böyle gelmiş ve böyle gidecektir. Yoksa bizler, Mevlanayı, Yunusu, Karaca oğlanı, Aşık Keremleri, Pir Sultanları ve benzer şahsiyetleri nasıl tanıyacaktık... --ŞAİRLER, bulundukları çevreyi, yaşadığı Ülkeyi, Ekonomik, Siyasal, Sosyal ve kültürel gelişmeleri. Afatı-tufanı, Deprem zelzeleyi ve her türlü Doğa olaylarını. Kaos ve kargaşayı, musibet ve melanetleri tüm çıplaklığıyla dile getirmelidirler....Ayrıca Dini ve Milli Bayramları, Bazı özel günleri ve önemli Devlet Adamlarını Şiirlerinde tafsilatlı bir şekilde işlemelidirler. --21-Ocak-2025 günü meydana gelen, Bolu Kartalkaya Otel Faciasını Antoloji sayfalarında dile getiren ŞAİR sayı 20 kişiyi geçmez. Ancak aynı günü, bir çok Şair sayfalarında Duygusal Şehvet içerikli Şiirler yazmışlar??? Cumhuriyet Bayramın da öyle, 10 Kasım da öyle. Deprem zelzelede öyle. Bunu anlamak mümkün değil? Bu nasıl bir zihniyettir? bu nasıl bir vicdandır? Bu nasıl bir ŞAİRLİK tir? Hatta bu nasıl bir Yurttaşlıktır???? --Ben zaman-zaman bazı olumsuzlukları dile getirdiğim de, anında şeytan gibi taşa tutuluyorum. Bunu da, hep aynı zihniyet yapmaktadır... Aynı Şahsiyetin Şiirine güzel ve cilalı yorum yapınca o, zaman benden iyisi yok. Mesaj sayfama girip methiyeler diziyorlar. Anadolu kültürel geleneklerine aykırı Şiir yazdıklarında, ben de olumsuz yorum yapınca, o zaman da benden kötüsü yoktur??? --İşte bunun adı Şairlik değildir. Ayrıca, Antoloji sizin ergen defteriniz değil ki? Geçen bir gün, bir Şiirim de Nazım Hikmeti anlattım. Ya hu, önce bir Şiiri okuyunuz, ve neresin de iftira yada mübalağa varsa onu tespit ediniz ve sırasıyla beni eleştiriniz. Bir hışminan gelip, Heyy Vezir Pehlevan bana bak derseniz, işte bunun adı provakatif bir eylemdir. Ve buna asla sesiz kalınamaz? --Umarım ve dilerim, bu yazdığım tespitler doğru okunur ve doğru telaffüz edilir..VESSELAM ---------OZAN ÇAKIROĞLU--------
***** ŞAİR VE YAZAR NASIL OLMALIDIR ***** --İlk önce, Fikri hür, Vicdanı hür, irfani hür, Din ve Mezhebi hür olmalıdır. --Özü-sözü bir, ufku geniş, feraset sahibi ve toplumla uyumlu olmalıdır. --Onurlu, erdemli, kişilikli, arlı-edepli ve güvenilir olmalıdır. --Yetenekli, marifetli ve her zaman yenilikçi olmalıdır. --Şair ve Yazarlar, neyi ne zaman ve niçin yazacağını iyi bilen, öz güvenli, ilkeli, tutarlı ve kararlı olmalıdır. --Şairler, her zaman ilham verici, ikna edici, çözüm odaklı eserler üretmelidir. --Şair ve yazarlar Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Devrim ve ilkelerine sahip çıkan, Cumhuriyet değerlerini korkmadan, yılmadan ve kimsenin Adamı olmadan koruyup ve kollayan bir Vatanperver olmalıdır. --Şair ve Yazarlar, Bayrağına saygılı ve Milletini seven, Demokratik Laik, Sosyal ve Hukuk Devlet sisteminden yana olmalıdır... . --Bunun aksi, dedikodu-gıybet-kin ve nefrettir. Fitne-fesat-kaos kargaşadır. Toplumu ayrıştırıp bölmektir. Misak-ı Milli sınırları içerisinde anarşi-terör odaklı bölücülük yap- maktır. Bunun aksi Cehalettir, Garabettir, Dalalettir, Hilafettir ve hatta ihanettir... ----------OZAN ÇAKIROĞLU---------
***** ŞAİR VE YAZAR NASIL OLMALIDIR ***** --İlk önce, Fikri hür, Vicdanı hür, irfani hür, Din ve Mezhebi hür olmalıdır. --Özü-sözü bir, ufku geniş, feraset sahibi ve toplumla uyumlu olmalıdır. --Onurlu, erdemli, kişilikli, arlı-edepli ve güvenilir olmalıdır. --Yetenekli, marifetli ve her zaman yenilikçi olmalıdır. --Şair ve Yazarlar, neyi ne zaman ve niçin yazacağını iyi bilen, öz güvenli, ilkeli, tutarlı ve kararlı olmalıdır. --Şairler, her zaman ilham verici, ikna edici, çözüm odaklı eserler üretmelidir. --Şair ve yazarlar Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Devrim ve ilkelerine sahip çıkan, Cumhuriyet değerlerini korkmadan, yılmadan ve kimsenin Adamı olmadan koruyup ve kollayan bir Vatanperver olmalıdır. --Şair ve Yazarlar, Bayrağına saygılı ve Milletini seven, Demokratik Laik, Sosyal ve Hukuk Devlet sisteminden yana olmalıdır... . --Bunun aksi, dedikodu-gıybet-kin ve nefrettir. Fitne-fesat-kaos kargaşadır. Toplumu ayrıştırıp bölmektir. Misak-ı Milli sınırları içerisinde anarşi-terör odaklı bölücülük yap- maktır. Bunun aksi Cehalettir, Garabettir, Dalalettir, Hilafettir ve hatta ihanettir... ----------OZAN ÇAKIROĞLU--------
BOLU KARTAL OTEL DESTANI . Otelde canlar derin uykusunda Tüpler patladı, gece yarısında Nice gelinler, vuslat gecesinde Şafaklar zindan oldu, Tan ağladı. . Sirenler çalındı, uyandı kullar Tavanlar döküldü, ezildi canlar Bedenler kırıldı, döküldü kanlar Erkeği, Kadını her Can ağladı.
Işıklar karardı, kesildi ceryan İnsanlar koşuştu anadan üryan Cesetler kavruldu, etleri büryan Mümin-fünafığı, her kul ağladı. . Alevler her yanı, yaktı kavurdu On katlı sarayı, yıktı savurdu Onlarca bedeni, candan ayırdı Kavimi-kardaşı yad El ağladı. . Yan-yana dizildi ölüler sağlar Çocuklar feryadı yürekler dağlar Mateme büründü, bahçeler bağlar Ağaçlar boyun büktü, Gül ağladı. . Yüzlerce vatandaş, perişan oldu Otağlar yıkıldı, ocaklar söndü Ölenler sayısı, sekseni buldu Ambulans feryat etti, Yol ağladı. . Kızılay-akuta, ferman verildi Sağ kalanlar bir araya derildi Tabutlar bahçede, yere serildi Analar ağıt yaktı, Dil ağladı. . Çakıroğlu yazdı, acıdan acı Beyninde fırtına, yürekte sızı Bu nasıl kaderdir, bu nasıl yazı Maşruktan-mağribe her can ağladı... ----OZAN ÇAKIROĞLU----- . Bolu Kartalkaya Otel Faciasında ölen canlara, Yüce Yaradan Rahmet eylesin. Mekânları Cennet, Ruhları Şad olsun...Yaralılara acil şifalar diler, cümle yakınlarının başı sağ olsun. Destanımı okuyan her şahsiyet, ölenlerin ruhuna Fatiha-i Şerife okusun... Yüce Yaradan Türk Ulusal Milletimize bir daha böyle bir acı göstermesin....AMİN
--YOBAZ NE DEMEK=Yobaz bilgisiz, görgüsüz, kuralsız, fitne, fesat demektir.. Bütün meselelere kulaktan vakıf olup, etrafına bilgiçlik taslayan martavalcı düzenbaz demektir... --Durmadan hürafe üretip, toplumu kendi saçmalıklarına inandırmaya zorlayan şarlatan demektir. Kendisine itibar edilmediğinde tavır ve davranışlarını provakatif bir eyleme dönüştüren, bağnaz, despot ve ceberut mahlukat demektir.... --Yobazın Dini-imanı olmaz. Yeri gelir Sağcı olur, bir başka gün Solcu olur. Bazı sarhoş, bazen de abdal olur. Bunların sarıklıları islamiyet gölgesi altın da, yüce Dinimizi Zülfikâr bir kılıç gibi kullanırlar. Bu Yobazlar,Her zaman ve her yerde kaos ve kargaşadan beslenirler... --Ben bu yobazları zaman-zaman Şiirlerim de DİLE getiririm. Bunu bazı mütedeyyin kesim yanlış anlamaktadırlar. Ben hiç bir zaman, sadece İslamiyete değil Dünya 'da mevcut olan hiç bir DİNE sataşmadım, sataşmamda. Her kesin DİNİ kendisine kutludur. Kimsenin DİNİ görüş ve inancı kimseyi alakadar etmez. İşte tam bu yüzden, Yüce Atamız Mustafa Kemal Paşa Hazretleri LAİKLİK ilkesini yasa hükmüne getirmiştir. Laiklik, Ülkemizde icra ve ifa edilen bütün Dinleri kanun güvencesi altına almıştır... --BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--
--Yeni nesil Şairlerimizin % 80 i meselelere vakıf olmadan, yaşadığı toplumun ekonomik siyasal, sosyal ve kültürel yapısını bilmeden, araştırmadan, kulaktan dolma Fikir sahibi oluyorlar. Toplumsal kültürel farklılıkları ve sınıfsal ayrışmayı muhakeme edemeden görsel ve şekilsel dürtülerle yazıya döküyorlar. Kendi yazdıklarını bile, kendileri okumuyorlar... --ŞAİR, yaşadığı Dünya'yı, canlıları, olayları ve insan ilişkilerini herkesten farklı görüp ve algılayan, ilham kâtipliğini doğru, ilmi ve yerinde kullanmalıdır. Her zaman yürekleri sevgi dolu, güler yüzlü, açık sözlü kin-kibir ve nefretten uzak saydam ve barışçıl olmalıdır. Asla ve kat-a ortamın ve kimsenin adamı olmamalıdır. --ŞAİR, Tarihsel süreci doğru araştırıp, iyice gözerden süzerek bu günlere taşımalıdır. Bu günleriyse, bütün çıplaklığıyla, hile katmadan Makale-Şiir ve kitaplarıyla yarınlara. doğru bir şekilde irşat etmelidirler... --ŞAİR, Düzenin şaklabanı, rantiyenin yalakası, Siyasetin maşası, Mal-mülk, Para-pul ve Saray sevdalısı olmamalıdır. Her zaman ve her yerde inandığı ve doğru bildiğini çekinmeden korkmadan, tırsmadan ve kimsenin adamı olmadan açık ve anlaşılır bir Lehçeyle DİLE getirmelidir. Bu minvalde, sıratel müstakim eyleyen cümle Şair ve Yazarları hürmetle Selamlar Sağlık saadetler dilerim. Bahtları açık, ömürleri uzun ve yolları hürişan olsun....VESSELAM ---------OZAN ÇAKIROĞLU------
CEHALET ATEŞTİR YAKAR DA GİDER . Cehalet Ateştir, kavurur yakar Mahlası benliktir etrafı yıkar Barış Bahçesine nifaklar eker Bülbülü kafesler, Güle sataşır. . Cahille dost olma, tarında durmaz Mürşid-i Kâmil'den, öğütler almaz Barış çeşmesinden testini dolmaz Hayır hasenatlı, Ele sataşır. . Doğruyu öğrenmez, fenden-bilimden Lehçesi bozuk şer düşmez dilinden Kin-kibir öğrenmiş, sahte Alimden Hak-hakikat bilen, Kula sataşır. . Ne rediften anlar, ne de satırdan Keramet bekler bir kuru yatırdan İnadı beterdir, Merkep Katırdan Sağından yalanır, Sola sataşır. . En büyük beladır-şerdir cehalet Bütün Memlekete, etti sirayet Vatan-Bayrak için etmez dirayet Hürriyet savunan, Dile sataşır. . Der Vezir, uslanmaz akli ziyanlar Hilafet gözeten, Fikri ayanlar Batıla yönelen, beyler-bayanlar Sazımda titreşen, Tele sataşır... ----OZAN ÇAKIROĞLU----- . Kardaş, ben daha ne diyem, ne söyleyem Anlayana sözlerim, olsun hediyem....
--Bireysel eğitim ilk önce Ailede başlar. Güzel ahlak, medeni terbiye, şeref ve şahsiyet inşası ailesel temelde kökleşir. Bilinçli bir aile çatısında büyüyen çocuklar evvela kendi ailelerine, daha sonra Milletine ve bütün insanlığa faydalı ve örnek bir şahsiyet haline gelir. Yani Ulu önder Mustafa Kemal Paşa hazretlerinin dediği gibi yarınların istikbali olur. --Tarihsel devinimde kökleşen cümle medeniyetleri gözerden geçirip, günün ve geleceğin sosyal ve kültürel yapısını sağlam temeller üzerine inşa edebilecek bir vizyonla çağı iyi okuyabilen bir gençlik yetiştirilmelidir.... ------OZAN ÇAKIROĞLU------
***** EYY BEŞER KARDEŞİM ***** Eğer ki, memleketin Siyasal, Ekonomik, Sosyal ve kültürel yapısını merak ediyorsanız? öğle fazla kitap okumaya, araştırma yapmaya ve gezip görmeye hiç gerek yok?? 1- Ülkenin siyasal yapısının ne durumda olduğunu öğrenmek için, Sayın Bahçeli ve Sayın Davutoğlu'nu bir hafta izlemeniz size yeterli olacaktır. 2- Ekonomik durumunu öğrenmek için, her hangi bir semt pazarında sadece iki saat gözlem yapmanız yeterli olacaktır... 3- Sosyal durumunu anlamak için, fazla araştırmaya gerek. Televizyon da sadece Kadın programlarını izlemeniz sizi aydınlatmaya yetecektir... 4- Eğer ki Memleketin kültürel yapısını merak buyurursanız, Hasan Can Kaya denilen zırtapozun programını bir saat izlerseniz kanaatınız hasıl olacaktır... 5- Türk Ulusal Milletimizin Hür medeniyetini merak ederseniz şayet, sadece Afgan ve Suriyeli göçmenlerin bulunduğu Mahallede bir saat gözlem yapmanız size yetecektir... ----Yukarıda arz etmiş olduğum konulara gülüp geçiyorsanız, en kısa zaman da ve acilen bir Psikoloğa görünmeniz gerekmektedir.....**GEÇMİŞ OLSUN** ----------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** EYY ŞAİR MÜSVEDDESİ ***** Ben bu güne kadar, hiç bir Şiirimde kimsenin Kimliğini ifşa etmedim. Bundan sonra da etmem. Her hangi bir kurumun ve ya bir mesleğin de adını zikretmem. O eleştirdiğim hadsizler hiç bir kuruma bağlı değiller. Onlar illegal örgüt elemanlarıdır. Devletin varlığını, birliğini ve bütünlüğünü tehdit eden unsurlardır. Ben Demokratik Laik ve Sosyal bir realistim. Bu kutlu Cumhuriyetimize kayıtsız ve şartsız gönülden bağlı bir Vatandaşım... --Benim Şiir ve yorumsal yazılarımın % 51' i Cumhuriyet ve Mustafa Kemalleri anlatır. Çünkü ben bir Cumhuriyet evladıyım...Senin sempati duyduğun, hatta zaman methiyeler dizdiğin o gayriyasal Dergâh, dernek ve asitane tekkelerini KURAN reddediyor. Yüce Atamız, Mustafa Kemal Paşa hazretleri de tamamını kapatmıştır... --Ayrıca ben, eften-püften, allem-kullem, fitne-fesat ve Türk Ulusal bütünlüğünün aleyhinde yazılmış Şiirlere alenen ve şiddetle tepki gösteririm. En az yirmi Şairin Şiir sayfalarına ağır eleştirel yorumlar yazmışımdır. Onlar ne kadarda sindiremeyip kükreseler de, Şahsımı hedef alsalar da, tam aksine onların da işine geliyordu. Hepsinin takipçi sayısı ve okurları artıyordu. Sağ olsun bir değerli Şair dostum mesaj sayfama yazmıştı. Ben de o günden sonrada, onların sayfalarına hiç uğramıyorum. Ve son üç aydır bazılarının okuma oranları sıfırlandı. Bakıyorum o şahsiyetler zaman- zaman başkalarına el altından sataşıyorlar. Kaale alınmadıklarını anlayınca kabuklarına çekiliyorlar.. --Şiir yazma tarzımı beğenmeyebilirsin, bu senin bakış açın, kimse de bir şey diyemez. Ben 17 yaşımdan beri aynı tarzda ŞİİR yazarım. 7-8 ve 11 li hece ölçüsü kullanırım. Genelde koşma ve irticalen yazarım. Antolojide Benim tarzda ŞİİR yazan Şair sayısı 25'i geçmez. Yani herkesin Pilav yeme tarzı başka-başkadır. Haa bu arada ben asla ve kat-a birileri beğensin diye Şiir ve Makale yazmam. Genelde Toplumsal meseleleri dile getiririm... --Eğer ki, yazdıklarımı yansız ve tarafsız okursanız, inanın ki beraberinde bir çok meseleyi de çözmüş olursunuz....İNŞALLAH ---------OZAN ÇAKIROĞLU---------
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM DOSTLAR YARENLER ***** --Şair olsun, yazar olsun, okurlar olsun, Memur, işçi ya da her hangi bir vatandaş olsun zaman-zaman bir Liderin, bir yöneticinin, bir partinin ve ya bir Gazetenin peşine takılır gideriz. Gün gelir onlara kayıtsız-şartsız tabi oluruz. Hatta tamamen onlara benzeriz. Onlar gibi düşünür ve onlar gibi yaşarız. Artık o hayranı olduklarımızın kölesi durumundayız.. --Bir kaç dönem benzer durumları bende yaşadım. Örneğin Merhum Deniz Baykal benim idolümdü. Ancak herkes gibi, beni de hayal kırıklığına uğrattı. Tek kelimeyle siyasi kof çıktı. Bu gün Memleket sathında oksitlenen bir çok melanetin müsebbibi Deniz Baykal ve Şürekasıdır... --Son zamanlarda *SÖZCÜ* Gazetesini ve patronlarını irdeliyor ve takip ediyorum. Elimde ki bulgulara göre, pekte Halkın gazetesi gözükmüyor. Bazı kriz ve muğlak durumlarda Ülke sathına dedikodu ve fitne-fesat yayıyor. Milletin zekasıyla dalga geçiyor. Özelikle Laik sosyal realist kesimin sinir uçlarını kutuplaştırıp kaos ve kargaşa yaratılmasına zemin hazırlıyor. --Benim bu tespitlerim % 100 doğrudur diyemem. Zaten öğle bir ısrarımda yoktur.. Her hangi bir şahsiyetle de, fikir teatisinde filan bulunmadım. Keşke yanılsam... Ancak ben ön sezgime ve araştırma özeliğime oldukça güvenirim....VESSELAM --------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN-------
--Türk Ulusal kültürümüz de ATASÖZÜ olarak ta bilinen özlü sözlerin kime ait olduğu pek te önem arz etmez. Bireysel, Komünal ve Toplumsal paylaşımlar da doğru zaman ve doğru yerde kullanılması önemlidir. --Özdeyiş, Vecize, Aforizma ya da özlü sözler, düşünce, duygu yada teati ilkelerini kısa ve öz bir biçimde yazılan ve ya sözlü anlatılan deyimlerdir. Bu sözlerin bir çoğu slogan halini almış ve anonimleşmiştir. Burada önemli olan, bu deyimleri sarfı eylem ederken *SÖZLERİN* kendisine ait miş gibi sunmaktır. Bu ahlak-i açıdan doğru bir davranış şekli değildir. Bu tarz yazışmalar ve sunumlar Şairi-Yazarı ve ya hatibi Ehtibar tahtından düşürür...VESSELAM........ OZAN ÇAKIROĞLU
Emeklinin bitmez derdi-çilesi Pazarda markette dolmaz filesi Bu devri alemde yoktur çaresi Kadere boynunu büker de gider. . Meclis-i ayan'da halii sorulmaz Feryad-i Figan-i, sesi duyulmaz Devlet-ü ErkÂn'da işi görülmez Karanlık üstüne çöker de gider. . Umutlar tükendi kapanmaz yara Yürekte fırtına, Beyinde sara Kefeni alacak bulunmaz para Bağrına acılar eker de gider. . Eski dost yarenler selam eylemez Ocak-otağında sözü dinlenmez Hatun Para ister, halden anlamaz Serinde şimşekler çakar da gider. . Hazana dönüşür, Baharı-Yazı Kamusal mercide kesilir sözü Ruhunda zelzele, asılır yüzü Gönül dergâhını yıkar da gider. . Emekli toy-düğün bayram edemez Dervişandır, atlas-libas giyemez Riyaset tahtına minnet edemez Derdini Ağyara döker de gider. . Der Vezir, Vatandaş yanıyor Aktan Yuvalar yıkıldı, yok oğlu yoktan Devlet, Emekliyi unuttu çoktan Ölmeden contayı yakar da gider... ----OZAN ÇAKIROĞLU----
**** BU GÜN EMEKLİNİN BAYRAMI **** . --Hz.Hünkâr vicdan ve merhamet sahibi. Önce Asgari ücrete pekey zam yaptı, Bu günde Emeklileri ihya etti. Elbette ki muhalif kanat itiraz edecektir.... Onlar zaten Hz. Reisimize hep muhalefet ederler. Başka marifetleri yoktur. Sanki Yüce Hünkârımız bilmiyor da, onlar biliyor. İşçi, Memur ve Emekli akvamı maaşlarına yapılan ZAM'dan oldukça memnunlar. Saray katına dua-niyazlar edip, hatim indiriyorlar...Eyy muhalif, Emekli ile Yüce Reisimizin arasına girmeyiniz. Bakınız ve nazar etmeyiniz? 22 yıldır huzur ve refah içerisinde nasılda kurdu-kuzuyu bir arada idare ediyor... Öyle martaval atmayın? Memleketi yönetmek öyle kolaysa, daha önceleri neden yönetemediniz? Neden her seçimde aynı akıbeti yaşıyorsunuz? --Özellikle CHP derlenip-toparlanamasa ve Lider eksenli siyasetten arınmasalar. bir 20 yıl daha iktidar yüzü göremezler. Türk Ulusal Solun hastalıklarından biri de, Avrupa (BATI) özentisidir. 12 Eylül Cunta sonrası makro siyaset üretemeyen SOL kimlik, Siyasetin dar sınırları içine sıkışıp kalmıştır. Kimlik siyaseti Solu sosyal ve Halkçı siyasetten uzaklaştırmış ve LİDER Profillerini ön plana çıkarmıştır. Bunun akabinde sınıf dinamiklerini ikincil-tali duruma getirmiştir. Yıllardır kitle dinamikleri hep göz ardı edilmiştir... --CHP nin bir başka özelliği de, her seçimde yenilginin faturasını Halka çıkarmasıdır. Halkı aptal yobaz, koyun ve benzeri değimlerle itham etmesidir...EVET CHP diye bir muhalefet Partisi var. Amma ve lakin CHP nin içerisinde HALK yok...VESSELAM --------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--------
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM DOSTLAR--YARENLER ***** . -- Misak-ı milli sınırları içerisinde çalışan bütün işçiler ve cümle emekliler Yıl başından önce Asgari ücretin açıklanmasıyla hüsrana uğradılar. Şimdi hüsrana uğrama sırası Memurlar akvamındadır... -- Kaç gündür sosyal medyayı takip ediyorum, her kes ayrı-ayrı kılıf ve suçlu arıyor. Muhalif cenah mitingler yapıyor, paneller düzenliyor, basın açıklamaları yapıyor. Bazı Televizyon ekranlarından, cümle ezilen, hor görülen, istismar edilen, aç bırakılan ve hürriyeti kısıtlanan Vatandaşlara ulaşmaya çalışıyorlar... Hükümet Kanadı ise bu şamatanın tamamına kıs- kıs gülmeye devam ediyorlar. Fakir-fukarası, Garip-gurebası. İşsizi-öksüzü Üvey evlat muamelesi gören Emeklisi SARAYIN umurunda değil??? -- Benim şahsi tespitim ise, İşçiler açıklanan asgari ücretten gayet memnunlar. Yarın açıklanacak olan Memur ve emekli maaşına da kimse itiraz etmeyecektir. Gayet uhulet ve suhulet içerisinde, Hac kurbanları gibi Fıtrat-ı kaderlerine razı olacaklardır...Ben, bu ve benzeri olayları Şiirlerim de işliyorum. Doğru okuyup ve doğru anlayan kişi sayısı % 3 ü geçmiyor. Ben *FACEBOOK'ta* Asgari ücretle ilgili bir ŞİİR yazdım. Cümle okur sayısı 600 kişiden ibaret. Ancak beğeni butonuna basan kişi sayısı 25 kişi...***AĞLAR MISIN--GÜLER MİSİN*** ------OZAN ÇAKIROĞLU------
****** EYY HİLAFET AŞIKLARI ****** --Sizler, Dini geleneklerle Devlet yönetmek istiyorsunuz? Bunu nasıl sağlayacaksınız? Tarihte bir örneği görülmemiştir. Ortadoğu islam Devletlerin hali-ahvali içler acısı. Her türlü alavere-dalavere kol geziyor. Kadına zülüm had safhada. Eğitim ve öğretimde en gerilerde. Medeniyet dersen iflas etmiş. Bireysel, Komünal ve Toplumsal Anayasal haklar eşit ve adil bir şekilde sağlanamıyor. Hak-Hukuk Adalet sistemi tamamen felç olmuş. Uluslararası Diplomasi veto yemiş. Teknoloji dersen zaten yerlerde sürünüyor. Her yıl ayrı bir Devlet, ya Amerika tarafından marizleniyor ya da Katil İsrail'in zulmüne uğruyor. Kendini savunmadan aciz ve sefil. Ancak her fırsatta Türk düşmanlığı yapıyorlar... --Eğer ki Osmanlı İmparatorluğunu bir DİN Devleti diye düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Osmanlıda hiç bir dönem İslamiyet aslına ve usulüne uygun ne inşa edilmiştir, ne de ifa ve icra edilmiştir. Osmanlıda iki türlü gelir vardı, biri haksız-hukuksuz Halk vergisi, bir diğeri Savaş ganimeti. Her iki gelir türü de islamiyete uygun değildir. Ayrıca Saray ve harem rezaletleri tamamen Din dışı eylemlerdir. Padişahların evlilik gelenekleri Yüce Dinimizle uzaktan-yakından hiçbir ilişkisi yoktur. Kuran bu saçmalıkları reddetmiştir. --Muhteremler DİN Devleti veya DİNE dayalı yönetim şekli asla ve kat'a olamaz. Çünkü her Din kendine taraftır. Kendisini korur-kollar ve besler. Bu yüzden Anayasal haklar eşit ve adil sağlanamaz. Bunun en bariz örneği mevcut Tarikatlardır. Daha kendi aralarında SULH olamıyorlar. Aksine birbirlerini yiyorlar. Misak-ı milli sınırları içerisinde Türk Ulusal Vatandaşı olarak yaşayan 72 çeşit ırk ve ayrı-ayrı Dini inanışlar vardır. Siz bu Toplumu ŞERİAT gölgesi altında nasıl adil bir şekilde yöneteceksiniz? Bu Hilafet Aşıkları her daim Hz.Ömer devri ve adaletini örnekleyip dururlar. Kardeşim, o döneme bir bakınız bir Arpa boyu yol alınmamıştır? Ayrıca At-Deve ve Zülfikâr devri çoktan gelip geçti. 7. yüz yıldan sonra nice-nice medeniyetler kurulup yıkıldı. Ağyar Aya gitti, yarın da Mars'a gidecekler... --Eyy Mustafa Kemal ve Cumhuriyet Düşmanları, bu dayanaksız ve imkânsız meselelere hiç mi kafa yormayınız? Demokratik Laik, Sosyal ve Hukuk Devlet sistemine muti olunuz? Bunun aksi, cehalettir, garabettir, hilafettir ve hatta ihanettir.....VESSELAM --BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
*** BİZİM YOBAZ OĞLAN *** Ne Şiirden anlıyor, ne de nesirden Ne Milattan haberdar, ne de asırdan Şıh-a, papaza ilah diye tapıyor Farkı kalmamış bir ruhsuz esirden... ------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** RUBAİYAT *****
Gün gelir devran döner, hazan düşer bedene
Kendin de kusur ara, bağlama bir nedene
Ne sağına minnet et, ne de solundan yürü
Biraz hürmetin olsun, Halka hizmet edene...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
LİDERLERİ, Tehlikeli ve acımasız bir Diktatör haline getiren
onlara kayıtsız-şartsız inanıp ve sorgulamadan teslim olmak
ve menfaatlerı uğruna, her haksızlığa karşı sesiz kalan kitle
ve rantiye tekelidir...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
Su, Hava, Güneş gibi karşılıklı saygı ve sevgi,
insanların doğal ihtiyacıdır...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** MUHTEREM ŞAİR ve YAZARLAR *****
--Ben aşağıya Şair ve Yazar nasıl olunmalıdır, dilimin döndüğünce sıralı bir şekilde
anlattım...Bu gün Antoloji Com'a kayıtlı üye sayısı yaklaşık 70 bin civarındadır. Bu gün
hali-hazırda ŞİİR yazan Şairlerin eğitim durumları Ülke ortalamasının oldukça üstündedir.
--Memlekette olumlu ya da olumsuz haberleri kimler duyurur Şair ve yazarlar. Özellikle
Şairler en anlaşılır bir lehçeyle, gerek sözlü, gerekse yazılı olarak geçmişi bu güne, bu
günleri yarınlara irşad-i bir şekilde taşırlar. Tarihsel devinimde bu böyle gelmiş ve böyle
gidecektir. Yoksa bizler, Mevlanayı, Yunusu, Karaca oğlanı, Aşık Keremleri, Pir Sultanları
ve benzer şahsiyetleri nasıl tanıyacaktık...
--ŞAİRLER, bulundukları çevreyi, yaşadığı Ülkeyi, Ekonomik, Siyasal, Sosyal ve kültürel
gelişmeleri. Afatı-tufanı, Deprem zelzeleyi ve her türlü Doğa olaylarını. Kaos ve kargaşayı,
musibet ve melanetleri tüm çıplaklığıyla dile getirmelidirler....Ayrıca Dini ve Milli Bayramları,
Bazı özel günleri ve önemli Devlet Adamlarını Şiirlerinde tafsilatlı bir şekilde işlemelidirler.
--21-Ocak-2025 günü meydana gelen, Bolu Kartalkaya Otel Faciasını Antoloji sayfalarında
dile getiren ŞAİR sayı 20 kişiyi geçmez. Ancak aynı günü, bir çok Şair sayfalarında Duygusal
Şehvet içerikli Şiirler yazmışlar??? Cumhuriyet Bayramın da öyle, 10 Kasım da öyle. Deprem
zelzelede öyle. Bunu anlamak mümkün değil? Bu nasıl bir zihniyettir? bu nasıl bir vicdandır?
Bu nasıl bir ŞAİRLİK tir? Hatta bu nasıl bir Yurttaşlıktır????
--Ben zaman-zaman bazı olumsuzlukları dile getirdiğim de, anında şeytan gibi taşa tutuluyorum.
Bunu da, hep aynı zihniyet yapmaktadır... Aynı Şahsiyetin Şiirine güzel ve cilalı yorum yapınca
o, zaman benden iyisi yok. Mesaj sayfama girip methiyeler diziyorlar. Anadolu kültürel geleneklerine
aykırı Şiir yazdıklarında, ben de olumsuz yorum yapınca, o zaman da benden kötüsü yoktur???
--İşte bunun adı Şairlik değildir. Ayrıca, Antoloji sizin ergen defteriniz değil ki? Geçen bir gün,
bir Şiirim de Nazım Hikmeti anlattım. Ya hu, önce bir Şiiri okuyunuz, ve neresin de iftira yada
mübalağa varsa onu tespit ediniz ve sırasıyla beni eleştiriniz. Bir hışminan gelip, Heyy Vezir
Pehlevan bana bak derseniz, işte bunun adı provakatif bir eylemdir. Ve buna asla sesiz kalınamaz?
--Umarım ve dilerim, bu yazdığım tespitler doğru okunur ve doğru telaffüz edilir..VESSELAM
---------OZAN ÇAKIROĞLU--------
***** ŞAİR VE YAZAR NASIL OLMALIDIR *****
--İlk önce, Fikri hür, Vicdanı hür, irfani hür, Din ve Mezhebi hür olmalıdır.
--Özü-sözü bir, ufku geniş, feraset sahibi ve toplumla uyumlu olmalıdır.
--Onurlu, erdemli, kişilikli, arlı-edepli ve güvenilir olmalıdır.
--Yetenekli, marifetli ve her zaman yenilikçi olmalıdır.
--Şair ve Yazarlar, neyi ne zaman ve niçin yazacağını iyi bilen, öz güvenli,
ilkeli, tutarlı ve kararlı olmalıdır.
--Şairler, her zaman ilham verici, ikna edici, çözüm odaklı eserler üretmelidir.
--Şair ve yazarlar Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Devrim ve ilkelerine sahip çıkan,
Cumhuriyet değerlerini korkmadan, yılmadan ve kimsenin Adamı olmadan koruyup
ve kollayan bir Vatanperver olmalıdır.
--Şair ve Yazarlar, Bayrağına saygılı ve Milletini seven, Demokratik Laik, Sosyal ve
Hukuk Devlet sisteminden yana olmalıdır...
.
--Bunun aksi, dedikodu-gıybet-kin ve nefrettir. Fitne-fesat-kaos kargaşadır. Toplumu
ayrıştırıp bölmektir. Misak-ı Milli sınırları içerisinde anarşi-terör odaklı bölücülük yap-
maktır. Bunun aksi Cehalettir, Garabettir, Dalalettir, Hilafettir ve hatta ihanettir...
----------OZAN ÇAKIROĞLU---------
***** ŞAİR VE YAZAR NASIL OLMALIDIR *****
--İlk önce, Fikri hür, Vicdanı hür, irfani hür, Din ve Mezhebi hür olmalıdır.
--Özü-sözü bir, ufku geniş, feraset sahibi ve toplumla uyumlu olmalıdır.
--Onurlu, erdemli, kişilikli, arlı-edepli ve güvenilir olmalıdır.
--Yetenekli, marifetli ve her zaman yenilikçi olmalıdır.
--Şair ve Yazarlar, neyi ne zaman ve niçin yazacağını iyi bilen, öz güvenli,
ilkeli, tutarlı ve kararlı olmalıdır.
--Şairler, her zaman ilham verici, ikna edici, çözüm odaklı eserler üretmelidir.
--Şair ve yazarlar Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Devrim ve ilkelerine sahip çıkan,
Cumhuriyet değerlerini korkmadan, yılmadan ve kimsenin Adamı olmadan koruyup
ve kollayan bir Vatanperver olmalıdır.
--Şair ve Yazarlar, Bayrağına saygılı ve Milletini seven, Demokratik Laik, Sosyal ve
Hukuk Devlet sisteminden yana olmalıdır...
.
--Bunun aksi, dedikodu-gıybet-kin ve nefrettir. Fitne-fesat-kaos kargaşadır. Toplumu
ayrıştırıp bölmektir. Misak-ı Milli sınırları içerisinde anarşi-terör odaklı bölücülük yap-
maktır. Bunun aksi Cehalettir, Garabettir, Dalalettir, Hilafettir ve hatta ihanettir...
----------OZAN ÇAKIROĞLU--------
BOLU KARTAL OTEL DESTANI
.
Otelde canlar derin uykusunda
Tüpler patladı, gece yarısında
Nice gelinler, vuslat gecesinde
Şafaklar zindan oldu, Tan ağladı.
.
Sirenler çalındı, uyandı kullar
Tavanlar döküldü, ezildi canlar
Bedenler kırıldı, döküldü kanlar
Erkeği, Kadını her Can ağladı.
Işıklar karardı, kesildi ceryan
İnsanlar koşuştu anadan üryan
Cesetler kavruldu, etleri büryan
Mümin-fünafığı, her kul ağladı.
.
Alevler her yanı, yaktı kavurdu
On katlı sarayı, yıktı savurdu
Onlarca bedeni, candan ayırdı
Kavimi-kardaşı yad El ağladı.
.
Yan-yana dizildi ölüler sağlar
Çocuklar feryadı yürekler dağlar
Mateme büründü, bahçeler bağlar
Ağaçlar boyun büktü, Gül ağladı.
.
Yüzlerce vatandaş, perişan oldu
Otağlar yıkıldı, ocaklar söndü
Ölenler sayısı, sekseni buldu
Ambulans feryat etti, Yol ağladı.
.
Kızılay-akuta, ferman verildi
Sağ kalanlar bir araya derildi
Tabutlar bahçede, yere serildi
Analar ağıt yaktı, Dil ağladı.
.
Çakıroğlu yazdı, acıdan acı
Beyninde fırtına, yürekte sızı
Bu nasıl kaderdir, bu nasıl yazı
Maşruktan-mağribe her can ağladı...
----OZAN ÇAKIROĞLU-----
.
Bolu Kartalkaya Otel Faciasında ölen canlara, Yüce Yaradan Rahmet eylesin.
Mekânları Cennet, Ruhları Şad olsun...Yaralılara acil şifalar diler, cümle yakınlarının
başı sağ olsun. Destanımı okuyan her şahsiyet, ölenlerin ruhuna Fatiha-i Şerife okusun...
Yüce Yaradan Türk Ulusal Milletimize bir daha böyle bir acı göstermesin....AMİN
***** EYY DİPLOMALI CEHALET.*****
--YOBAZ NE DEMEK=Yobaz bilgisiz, görgüsüz, kuralsız, fitne, fesat demektir..
Bütün meselelere kulaktan vakıf olup, etrafına bilgiçlik taslayan martavalcı
düzenbaz demektir...
--Durmadan hürafe üretip, toplumu kendi saçmalıklarına inandırmaya zorlayan
şarlatan demektir. Kendisine itibar edilmediğinde tavır ve davranışlarını provakatif
bir eyleme dönüştüren, bağnaz, despot ve ceberut mahlukat demektir....
--Yobazın Dini-imanı olmaz. Yeri gelir Sağcı olur, bir başka gün Solcu olur. Bazı
sarhoş, bazen de abdal olur. Bunların sarıklıları islamiyet gölgesi altın da, yüce
Dinimizi Zülfikâr bir kılıç gibi kullanırlar. Bu Yobazlar,Her zaman ve her yerde
kaos ve kargaşadan beslenirler...
--Ben bu yobazları zaman-zaman Şiirlerim de DİLE getiririm. Bunu bazı mütedeyyin
kesim yanlış anlamaktadırlar. Ben hiç bir zaman, sadece İslamiyete değil Dünya 'da
mevcut olan hiç bir DİNE sataşmadım, sataşmamda. Her kesin DİNİ kendisine kutludur.
Kimsenin DİNİ görüş ve inancı kimseyi alakadar etmez. İşte tam bu yüzden, Yüce
Atamız Mustafa Kemal Paşa Hazretleri LAİKLİK ilkesini yasa hükmüne getirmiştir.
Laiklik, Ülkemizde icra ve ifa edilen bütün Dinleri kanun güvencesi altına almıştır...
--BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--
*** HER ELİNE KALEM ALAN ŞAİR OLUYOR ***
--Yeni nesil Şairlerimizin % 80 i meselelere vakıf olmadan, yaşadığı toplumun ekonomik
siyasal, sosyal ve kültürel yapısını bilmeden, araştırmadan, kulaktan dolma Fikir sahibi
oluyorlar. Toplumsal kültürel farklılıkları ve sınıfsal ayrışmayı muhakeme edemeden görsel
ve şekilsel dürtülerle yazıya döküyorlar. Kendi yazdıklarını bile, kendileri okumuyorlar...
--ŞAİR, yaşadığı Dünya'yı, canlıları, olayları ve insan ilişkilerini herkesten farklı görüp ve
algılayan, ilham kâtipliğini doğru, ilmi ve yerinde kullanmalıdır. Her zaman yürekleri sevgi
dolu, güler yüzlü, açık sözlü kin-kibir ve nefretten uzak saydam ve barışçıl olmalıdır. Asla
ve kat-a ortamın ve kimsenin adamı olmamalıdır.
--ŞAİR, Tarihsel süreci doğru araştırıp, iyice gözerden süzerek bu günlere taşımalıdır.
Bu günleriyse, bütün çıplaklığıyla, hile katmadan Makale-Şiir ve kitaplarıyla yarınlara. doğru
bir şekilde irşat etmelidirler...
--ŞAİR, Düzenin şaklabanı, rantiyenin yalakası, Siyasetin maşası, Mal-mülk, Para-pul ve
Saray sevdalısı olmamalıdır. Her zaman ve her yerde inandığı ve doğru bildiğini çekinmeden
korkmadan, tırsmadan ve kimsenin adamı olmadan açık ve anlaşılır bir Lehçeyle DİLE
getirmelidir. Bu minvalde, sıratel müstakim eyleyen cümle Şair ve Yazarları hürmetle Selamlar
Sağlık saadetler dilerim. Bahtları açık, ömürleri uzun ve yolları hürişan olsun....VESSELAM
---------OZAN ÇAKIROĞLU------
CEHALET ATEŞTİR YAKAR DA GİDER
.
Cehalet Ateştir, kavurur yakar
Mahlası benliktir etrafı yıkar
Barış Bahçesine nifaklar eker
Bülbülü kafesler, Güle sataşır.
.
Cahille dost olma, tarında durmaz
Mürşid-i Kâmil'den, öğütler almaz
Barış çeşmesinden testini dolmaz
Hayır hasenatlı, Ele sataşır.
.
Doğruyu öğrenmez, fenden-bilimden
Lehçesi bozuk şer düşmez dilinden
Kin-kibir öğrenmiş, sahte Alimden
Hak-hakikat bilen, Kula sataşır.
.
Ne rediften anlar, ne de satırdan
Keramet bekler bir kuru yatırdan
İnadı beterdir, Merkep Katırdan
Sağından yalanır, Sola sataşır.
.
En büyük beladır-şerdir cehalet
Bütün Memlekete, etti sirayet
Vatan-Bayrak için etmez dirayet
Hürriyet savunan, Dile sataşır.
.
Der Vezir, uslanmaz akli ziyanlar
Hilafet gözeten, Fikri ayanlar
Batıla yönelen, beyler-bayanlar
Sazımda titreşen, Tele sataşır...
----OZAN ÇAKIROĞLU-----
.
Kardaş, ben daha ne diyem, ne söyleyem
Anlayana sözlerim, olsun hediyem....
--Bireysel eğitim ilk önce Ailede başlar. Güzel ahlak, medeni terbiye, şeref ve şahsiyet
inşası ailesel temelde kökleşir. Bilinçli bir aile çatısında büyüyen çocuklar evvela kendi
ailelerine, daha sonra Milletine ve bütün insanlığa faydalı ve örnek bir şahsiyet haline
gelir. Yani Ulu önder Mustafa Kemal Paşa hazretlerinin dediği gibi yarınların istikbali olur.
--Tarihsel devinimde kökleşen cümle medeniyetleri gözerden geçirip, günün ve geleceğin
sosyal ve kültürel yapısını sağlam temeller üzerine inşa edebilecek bir vizyonla çağı iyi
okuyabilen bir gençlik yetiştirilmelidir....
------OZAN ÇAKIROĞLU------
***** EYY BEŞER KARDEŞİM *****
Eğer ki, memleketin Siyasal, Ekonomik, Sosyal ve kültürel yapısını merak ediyorsanız?
öğle fazla kitap okumaya, araştırma yapmaya ve gezip görmeye hiç gerek yok??
1- Ülkenin siyasal yapısının ne durumda olduğunu öğrenmek için, Sayın Bahçeli ve
Sayın Davutoğlu'nu bir hafta izlemeniz size yeterli olacaktır.
2- Ekonomik durumunu öğrenmek için, her hangi bir semt pazarında sadece iki saat
gözlem yapmanız yeterli olacaktır...
3- Sosyal durumunu anlamak için, fazla araştırmaya gerek. Televizyon da sadece Kadın
programlarını izlemeniz sizi aydınlatmaya yetecektir...
4- Eğer ki Memleketin kültürel yapısını merak buyurursanız, Hasan Can Kaya denilen
zırtapozun programını bir saat izlerseniz kanaatınız hasıl olacaktır...
5- Türk Ulusal Milletimizin Hür medeniyetini merak ederseniz şayet, sadece Afgan ve
Suriyeli göçmenlerin bulunduğu Mahallede bir saat gözlem yapmanız size yetecektir...
----Yukarıda arz etmiş olduğum konulara gülüp geçiyorsanız, en kısa zaman da ve acilen
bir Psikoloğa görünmeniz gerekmektedir.....**GEÇMİŞ OLSUN**
----------OZAN ÇAKIROĞLU-------
****** RUBAİYAT ******
Zenginlerin çarkı, cehaletin bağrında döner
Fukaranın ışığı, vuslata varmadan söner
Garip-gurebası örtünmeye yorgan bulamaz
Sosyetenin Förs Leydileri, atlas-libas giyer...
-------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** ŞİİR ***
Şiir, Mısra-mısra yazılmış, yan-yana dizilmiş deyimler zinciri değildir...
ŞİİR, Şairlerin bütün Evrene gönül Arzıdır.
ŞİİR, Cümle Aşıkların dışa yansıyan Özüdür...
ŞİİR, Her güzelin cilvesi-nazıdır...
ŞİİR, Cümle Mecnunların Arza niyazıdır.
ŞİİR, Aslı ile Keremin yanmış Külü-közüdür...
ŞİİR, Aşk ve sevdaların yanık izidir...
ŞİİR, Ozanların yürek sesini melodiye döken telli Sazıdır.
ŞİİR, Dahası var bunlar azıdır,,,,,
---------OZAN ÇAKIROĞLU---------
ŞİİR, Mevsimlerin Bahar-Yazıdır....
***** TAŞLAMA *****
Eyy Şahsıma sataşıp, çamur atanlar
Mürşid-i Kâmilleri, Taşa tutanlar
Hak-hakikat Farzına, hile katanlar
Bağlamamın Telinde tartarım sizi.
.
Cümlenizi samana katsam AT yemez,
Kerdiga unundan yal yapsam İT yemez
Geniniz hormonlu parazit BİT yemez
Pedavra deyi çatıya, örterim sizi...
----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***** EYY ŞAİR MÜSVEDDESİ *****
Ben bu güne kadar, hiç bir Şiirimde kimsenin Kimliğini ifşa etmedim. Bundan sonra da etmem.
Her hangi bir kurumun ve ya bir mesleğin de adını zikretmem. O eleştirdiğim hadsizler hiç bir
kuruma bağlı değiller. Onlar illegal örgüt elemanlarıdır. Devletin varlığını, birliğini ve bütünlüğünü
tehdit eden unsurlardır. Ben Demokratik Laik ve Sosyal bir realistim. Bu kutlu Cumhuriyetimize
kayıtsız ve şartsız gönülden bağlı bir Vatandaşım...
--Benim Şiir ve yorumsal yazılarımın % 51' i Cumhuriyet ve Mustafa Kemalleri anlatır. Çünkü
ben bir Cumhuriyet evladıyım...Senin sempati duyduğun, hatta zaman methiyeler dizdiğin o
gayriyasal Dergâh, dernek ve asitane tekkelerini KURAN reddediyor. Yüce Atamız, Mustafa
Kemal Paşa hazretleri de tamamını kapatmıştır...
--Ayrıca ben, eften-püften, allem-kullem, fitne-fesat ve Türk Ulusal bütünlüğünün aleyhinde
yazılmış Şiirlere alenen ve şiddetle tepki gösteririm. En az yirmi Şairin Şiir sayfalarına ağır
eleştirel yorumlar yazmışımdır. Onlar ne kadarda sindiremeyip kükreseler de, Şahsımı hedef
alsalar da, tam aksine onların da işine geliyordu. Hepsinin takipçi sayısı ve okurları artıyordu.
Sağ olsun bir değerli Şair dostum mesaj sayfama yazmıştı. Ben de o günden sonrada, onların
sayfalarına hiç uğramıyorum. Ve son üç aydır bazılarının okuma oranları sıfırlandı. Bakıyorum
o şahsiyetler zaman- zaman başkalarına el altından sataşıyorlar. Kaale alınmadıklarını anlayınca
kabuklarına çekiliyorlar..
--Şiir yazma tarzımı beğenmeyebilirsin, bu senin bakış açın, kimse de bir şey diyemez. Ben 17
yaşımdan beri aynı tarzda ŞİİR yazarım. 7-8 ve 11 li hece ölçüsü kullanırım. Genelde koşma
ve irticalen yazarım. Antolojide Benim tarzda ŞİİR yazan Şair sayısı 25'i geçmez. Yani herkesin
Pilav yeme tarzı başka-başkadır. Haa bu arada ben asla ve kat-a birileri beğensin diye Şiir ve
Makale yazmam. Genelde Toplumsal meseleleri dile getiririm...
--Eğer ki, yazdıklarımı yansız ve tarafsız okursanız, inanın ki beraberinde bir çok meseleyi de
çözmüş olursunuz....İNŞALLAH
---------OZAN ÇAKIROĞLU---------
***** RUBAİYAT *****
Moda oldu yoksulu, sadakayla keklemek
Zenginden vergi silip, Vatandaşa eklemek
Ezan, Bayrak diyerek, seçmenlere gaz verip
Reis, revamıdır zam üstüne zam eklemek...
-------OZAN ÇAKIROĞLU--------
***** RUBAİYAT *****
Can dayanmıyor bu zemherinin kışına
Akıl sır ermiyor bu Hünkârın işine
Milleti muhtaç etti, kel oğlan aşına
Yoksulun feryat-figanı arşa dayandı
Meclis-i Ayanda sular baştan bulandı...
------OZAN ÇAKIROĞLU-------
***** RUBAİYAT *****
Denizin suyundan Ayran yapılmaz
Anasız Babasız Bayram edilmez
Beyitler dizmekle Şair olunmaz
Heceyle Destanlar yazmayı öğren
Manayı mantıktan süzmeyi öğren...
------OZAN ÇAKIROĞLU------
Eyy yalancı Fetbaz, eğer ki DİNİNİ kıl kuyruk kurnaz Tilkiden öğrenirseniz
kümeslerden TAVUK çalmaktan başka marifetiniz olmaz--olamazzz...
-------OZAN ÇAKIROĞLU------
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM DOSTLAR YARENLER *****
--Şair olsun, yazar olsun, okurlar olsun, Memur, işçi ya da her hangi bir
vatandaş olsun zaman-zaman bir Liderin, bir yöneticinin, bir partinin ve ya
bir Gazetenin peşine takılır gideriz. Gün gelir onlara kayıtsız-şartsız tabi
oluruz. Hatta tamamen onlara benzeriz. Onlar gibi düşünür ve onlar gibi
yaşarız. Artık o hayranı olduklarımızın kölesi durumundayız..
--Bir kaç dönem benzer durumları bende yaşadım. Örneğin Merhum Deniz
Baykal benim idolümdü. Ancak herkes gibi, beni de hayal kırıklığına uğrattı.
Tek kelimeyle siyasi kof çıktı. Bu gün Memleket sathında oksitlenen bir çok
melanetin müsebbibi Deniz Baykal ve Şürekasıdır...
--Son zamanlarda *SÖZCÜ* Gazetesini ve patronlarını irdeliyor ve takip
ediyorum. Elimde ki bulgulara göre, pekte Halkın gazetesi gözükmüyor.
Bazı kriz ve muğlak durumlarda Ülke sathına dedikodu ve fitne-fesat yayıyor.
Milletin zekasıyla dalga geçiyor. Özelikle Laik sosyal realist kesimin sinir uçlarını
kutuplaştırıp kaos ve kargaşa yaratılmasına zemin hazırlıyor.
--Benim bu tespitlerim % 100 doğrudur diyemem. Zaten öğle bir ısrarımda yoktur..
Her hangi bir şahsiyetle de, fikir teatisinde filan bulunmadım. Keşke yanılsam...
Ancak ben ön sezgime ve araştırma özeliğime oldukça güvenirim....VESSELAM
--------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN-------
Son zamanlar da Şiir ve deyimler hırsızlığı kol geziyor.
Bazı Şair ve Yazarlar da, bu gidişata çanak tutuyor...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
--Türk Ulusal kültürümüz de ATASÖZÜ olarak ta bilinen özlü sözlerin kime ait
olduğu pek te önem arz etmez. Bireysel, Komünal ve Toplumsal paylaşımlar da
doğru zaman ve doğru yerde kullanılması önemlidir.
--Özdeyiş, Vecize, Aforizma ya da özlü sözler, düşünce, duygu yada teati ilkelerini
kısa ve öz bir biçimde yazılan ve ya sözlü anlatılan deyimlerdir. Bu sözlerin bir çoğu
slogan halini almış ve anonimleşmiştir. Burada önemli olan, bu deyimleri sarfı eylem
ederken *SÖZLERİN* kendisine ait miş gibi sunmaktır. Bu ahlak-i açıdan doğru bir
davranış şekli değildir. Bu tarz yazışmalar ve sunumlar Şairi-Yazarı ve ya hatibi
Ehtibar tahtından düşürür...VESSELAM........ OZAN ÇAKIROĞLU
*** EMEKLİ MEMUR ***
Emeklinin bitmez derdi-çilesi
Pazarda markette dolmaz filesi
Bu devri alemde yoktur çaresi
Kadere boynunu büker de gider.
.
Meclis-i ayan'da halii sorulmaz
Feryad-i Figan-i, sesi duyulmaz
Devlet-ü ErkÂn'da işi görülmez
Karanlık üstüne çöker de gider.
.
Umutlar tükendi kapanmaz yara
Yürekte fırtına, Beyinde sara
Kefeni alacak bulunmaz para
Bağrına acılar eker de gider.
.
Eski dost yarenler selam eylemez
Ocak-otağında sözü dinlenmez
Hatun Para ister, halden anlamaz
Serinde şimşekler çakar da gider.
.
Hazana dönüşür, Baharı-Yazı
Kamusal mercide kesilir sözü
Ruhunda zelzele, asılır yüzü
Gönül dergâhını yıkar da gider.
.
Emekli toy-düğün bayram edemez
Dervişandır, atlas-libas giyemez
Riyaset tahtına minnet edemez
Derdini Ağyara döker de gider.
.
Der Vezir, Vatandaş yanıyor Aktan
Yuvalar yıkıldı, yok oğlu yoktan
Devlet, Emekliyi unuttu çoktan
Ölmeden contayı yakar da gider...
----OZAN ÇAKIROĞLU----
**** BU GÜN EMEKLİNİN BAYRAMI ****
.
--Hz.Hünkâr vicdan ve merhamet sahibi. Önce Asgari ücrete pekey zam yaptı, Bu günde
Emeklileri ihya etti. Elbette ki muhalif kanat itiraz edecektir.... Onlar zaten Hz. Reisimize
hep muhalefet ederler. Başka marifetleri yoktur. Sanki Yüce Hünkârımız bilmiyor da, onlar
biliyor. İşçi, Memur ve Emekli akvamı maaşlarına yapılan ZAM'dan oldukça memnunlar.
Saray katına dua-niyazlar edip, hatim indiriyorlar...Eyy muhalif, Emekli ile Yüce Reisimizin
arasına girmeyiniz. Bakınız ve nazar etmeyiniz? 22 yıldır huzur ve refah içerisinde nasılda
kurdu-kuzuyu bir arada idare ediyor... Öyle martaval atmayın? Memleketi yönetmek öyle
kolaysa, daha önceleri neden yönetemediniz? Neden her seçimde aynı akıbeti yaşıyorsunuz?
--Özellikle CHP derlenip-toparlanamasa ve Lider eksenli siyasetten arınmasalar. bir 20 yıl daha
iktidar yüzü göremezler. Türk Ulusal Solun hastalıklarından biri de, Avrupa (BATI) özentisidir.
12 Eylül Cunta sonrası makro siyaset üretemeyen SOL kimlik, Siyasetin dar sınırları içine
sıkışıp kalmıştır. Kimlik siyaseti Solu sosyal ve Halkçı siyasetten uzaklaştırmış ve LİDER
Profillerini ön plana çıkarmıştır. Bunun akabinde sınıf dinamiklerini ikincil-tali duruma getirmiştir.
Yıllardır kitle dinamikleri hep göz ardı edilmiştir...
--CHP nin bir başka özelliği de, her seçimde yenilginin faturasını Halka çıkarmasıdır. Halkı aptal
yobaz, koyun ve benzeri değimlerle itham etmesidir...EVET CHP diye bir muhalefet Partisi var.
Amma ve lakin CHP nin içerisinde HALK yok...VESSELAM
--------BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN--------
***** ESSELAMÜN ALEYKÜM DOSTLAR--YARENLER *****
.
-- Misak-ı milli sınırları içerisinde çalışan bütün işçiler ve cümle emekliler
Yıl başından önce Asgari ücretin açıklanmasıyla hüsrana uğradılar. Şimdi
hüsrana uğrama sırası Memurlar akvamındadır...
-- Kaç gündür sosyal medyayı takip ediyorum, her kes ayrı-ayrı kılıf ve
suçlu arıyor. Muhalif cenah mitingler yapıyor, paneller düzenliyor, basın
açıklamaları yapıyor. Bazı Televizyon ekranlarından, cümle ezilen, hor
görülen, istismar edilen, aç bırakılan ve hürriyeti kısıtlanan Vatandaşlara
ulaşmaya çalışıyorlar... Hükümet Kanadı ise bu şamatanın tamamına kıs-
kıs gülmeye devam ediyorlar. Fakir-fukarası, Garip-gurebası. İşsizi-öksüzü
Üvey evlat muamelesi gören Emeklisi SARAYIN umurunda değil???
-- Benim şahsi tespitim ise, İşçiler açıklanan asgari ücretten gayet memnunlar.
Yarın açıklanacak olan Memur ve emekli maaşına da kimse itiraz etmeyecektir.
Gayet uhulet ve suhulet içerisinde, Hac kurbanları gibi Fıtrat-ı kaderlerine razı
olacaklardır...Ben, bu ve benzeri olayları Şiirlerim de işliyorum. Doğru okuyup
ve doğru anlayan kişi sayısı % 3 ü geçmiyor. Ben *FACEBOOK'ta* Asgari ücretle
ilgili bir ŞİİR yazdım. Cümle okur sayısı 600 kişiden ibaret. Ancak beğeni butonuna
basan kişi sayısı 25 kişi...***AĞLAR MISIN--GÜLER MİSİN***
------OZAN ÇAKIROĞLU------
****** EYY HİLAFET AŞIKLARI ******
--Sizler, Dini geleneklerle Devlet yönetmek istiyorsunuz? Bunu nasıl sağlayacaksınız?
Tarihte bir örneği görülmemiştir. Ortadoğu islam Devletlerin hali-ahvali içler acısı. Her
türlü alavere-dalavere kol geziyor. Kadına zülüm had safhada. Eğitim ve öğretimde en
gerilerde. Medeniyet dersen iflas etmiş. Bireysel, Komünal ve Toplumsal Anayasal haklar
eşit ve adil bir şekilde sağlanamıyor. Hak-Hukuk Adalet sistemi tamamen felç olmuş.
Uluslararası Diplomasi veto yemiş. Teknoloji dersen zaten yerlerde sürünüyor. Her yıl
ayrı bir Devlet, ya Amerika tarafından marizleniyor ya da Katil İsrail'in zulmüne uğruyor.
Kendini savunmadan aciz ve sefil. Ancak her fırsatta Türk düşmanlığı yapıyorlar...
--Eğer ki Osmanlı İmparatorluğunu bir DİN Devleti diye düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz.
Osmanlıda hiç bir dönem İslamiyet aslına ve usulüne uygun ne inşa edilmiştir, ne de
ifa ve icra edilmiştir. Osmanlıda iki türlü gelir vardı, biri haksız-hukuksuz Halk vergisi,
bir diğeri Savaş ganimeti. Her iki gelir türü de islamiyete uygun değildir. Ayrıca Saray
ve harem rezaletleri tamamen Din dışı eylemlerdir. Padişahların evlilik gelenekleri Yüce
Dinimizle uzaktan-yakından hiçbir ilişkisi yoktur. Kuran bu saçmalıkları reddetmiştir.
--Muhteremler DİN Devleti veya DİNE dayalı yönetim şekli asla ve kat'a olamaz. Çünkü
her Din kendine taraftır. Kendisini korur-kollar ve besler. Bu yüzden Anayasal haklar eşit
ve adil sağlanamaz. Bunun en bariz örneği mevcut Tarikatlardır. Daha kendi aralarında
SULH olamıyorlar. Aksine birbirlerini yiyorlar. Misak-ı milli sınırları içerisinde Türk Ulusal
Vatandaşı olarak yaşayan 72 çeşit ırk ve ayrı-ayrı Dini inanışlar vardır. Siz bu Toplumu
ŞERİAT gölgesi altında nasıl adil bir şekilde yöneteceksiniz? Bu Hilafet Aşıkları her daim
Hz.Ömer devri ve adaletini örnekleyip dururlar. Kardeşim, o döneme bir bakınız bir Arpa
boyu yol alınmamıştır? Ayrıca At-Deve ve Zülfikâr devri çoktan gelip geçti. 7. yüz yıldan
sonra nice-nice medeniyetler kurulup yıkıldı. Ağyar Aya gitti, yarın da Mars'a gidecekler...
--Eyy Mustafa Kemal ve Cumhuriyet Düşmanları, bu dayanaksız ve imkânsız meselelere
hiç mi kafa yormayınız? Demokratik Laik, Sosyal ve Hukuk Devlet sistemine muti olunuz?
Bunun aksi, cehalettir, garabettir, hilafettir ve hatta ihanettir.....VESSELAM
--BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
*** DÖRT NAL GİDİYOR ***
Feleğin çarkında tutmuyor düzen
Siyasal Akmamda kaynıyor kazan
Maliye başında Enişte-kuzen
Yağcısı-rantçısı dört nal gidiyor.
.
Gençliği aslından kopardı çağlar
Bahçıvan yabancı, bozuldu bağlar
Zamlardan Milletin anası ağlar
Falcısı-yalcısı, dört nal gidiyor.
.
Ülke sallanıyor, sanırsın beşik
Erkekler hormonlu, Hatunlar aşık
Ar edep kalmadı, seviye düşük
Utanmaz, arsızı dört nal gidiyor.
.
Tarikat Kervanı ayrıldı özden
Neslimiz anlamaz Kuran'dan-cüzden
Dinbaza tapanlar, değildir bizden
Yalancı Fetbazı dört nal gidiyor.
Moda oldu, Atamıza küfürler
Batıya satıldı, miskin sefiller
Din-iman satıyor, müşrik kâfirler
Yobazı-aymazı dört nal gidiyor.
.
Melanet artıkça, kıçlar açıldı
Zıplayan dilbere para saçıldı
İblis başa kondu, haktan kaçıldı
Hırsızı-nursuzu dört nal gidiyor.
.
Çakıroğlu der ki, Topraktır özüm
Hilaftan anlamam doğrudur sözüm
Şeriat-Hilafet, değildir çözüm
Kerbela Şercisi dört nal gidiyor...
-------OZAN ÇAKIROĞLU--------
***** ARKADAŞ *****
Siyasal makyajla bozma rengini
Halkını hor görüp, övme zengini
Para-pul uğruna, satma kendini
Hakikat yolundan şaşma arkadaş,
Adalet Tarından, düşme arkadaş...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
*** BİZİM YOBAZ OĞLAN ***
Ne Şiirden anlıyor, ne de nesirden
Ne Milattan haberdar, ne de asırdan
Şıh-a, papaza ilah diye tapıyor
Farkı kalmamış bir ruhsuz esirden...
------OZAN ÇAKIROĞLU-------