Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Godot'yu Beklerken sizce ne demek, Godot'yu Beklerken size neyi çağrıştırıyor?

Godot'yu Beklerken terimi Ultimate tarafından tarihinde eklendi

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Yalakalık yapmak, alın teriyle çalışmaktan daha kolaydır. Bunu herkes bilir. Alın teriyle elde edilen paranın ve başarının kalıcı olduğunu, sadece bireyi değil topyekün milletin başarı hanesine yazıldığını ise sadece erdemli birey bilir.

  • Ahde Vefa
    Ahde Vefa

    Kalbi yorgun olanın dili keskin olurmuş. Ya kalbi yorgun olanın yanında olmayacaksın ya da yanında olduğunun kalbini yormayacaksın..

    Serdar Tuncer

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Hitabet, iyi yönde de kötü yönde de kullanılabilir. İnsan hitabeti, başkalarını hesaba katmadan, genellikle sadece kendi şahsi emelleri için kullanma eğiliminde bir canlıdır.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Bir ülkenin gelişmişliğini ölçmenin en basit yolu, meşru olmayan yoldan gelir elde edenlerin miktarına bakmaktır.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Medeni toplum, siyasetin kültürü taciz edemediği toplumdur.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    ‘’Ne biçim çağa denk geldik. Bunlar insansa öncekiler melekti muhtemelen!’’ der Yusuf Has Hacip Kutadgu Bilig adlı eserinde.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Gülen filozof olarak bilinen Demokritos, eğlendiği için gülmüyordu. Onun gülüşünün ardında yatan çok daha derin ve trajik bir neden vardı: Hakikat özlemi. Ve bu özlemden kaynaklanan öfkeyi bastırmanın göstergesiydi kahkahaları. Tıpkı Herakleitos’un gözyaşları gibi. Hipokrat bile onun bu duruşu karşısında önce dehşete kapılır. Ancak onun hasta değil büyük bir bilge olduğunu anlar. Gülümsemesinin bir tür savunma işlevi gördüğünü fark eder. İçindeki acıyı azaltmaya çalıştığını belirtir. Demokritos, bir yandan toplumun bayağılığına, banallığına da gülüyordu.

  • Ahde Vefa
    Ahde Vefa

    Ne zaman bir çocuk ölse
    gözü evlerinde
    annesinin kavurduğu
    helvada
    kalır

    Yoksul bir çocuk görsem
    yağmur altında üşüyen
    köprü olmak geçer
    hiç değilse
    içimden

    Her akşamüstü oyuncakçı
    camekanından
    çocuk ellerinin
    izlerini
    siler

    Sunay Akın

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Doğallık, insanı ideolojiler üstü bir noktaya çıkarır. Pek çoğunun rüyasında bile göremeyeceği bir doruğa benzer doğallık. Bazılarını ise nefessiz bırakacak, rahatsız edecek bir doruktur doğallık.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    İnsan keyif almayı unuttu hayattan. Senin benim tartışmasından, lüzumsuz karşılaştırmalardan. Dünyayı unuttu insan, doğayla arasına sınır çizerken, en büyük payı isterken. Kendini unuttu insan, gücünü göstermek için çabalarken, etrafta av peşinde koşarken.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Bilim, mutlaklık iddia etmeden mevcut durumu daha iyi açıklama çabası içindedir.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Elektrikçi ya da telefoncu her ne kadar rahatımıza hizmet eden acayip şeyler yapsa da biz onlara ne birer büyücü gözüyle bakarız, ne de kendilerini kızdırırsak gökten yıldırım yağdırabileceklerini düşünüyoruz. Bunun nedeninin fen bilgisinin güç olmakla birlikte gizemli olmayıp öğrenmek için gerekli zahmete girmeyi göze alan herkese açık bulunuşudur. Bu nedenle modern allame insanda saygıyla karışık korku uyandırmaz. Sadece işçi gibi görünür. İlkel topluluklarda bu bilge tipini büyücüler temsil ediyordu. Ortaçağda bu kişiler rahiplere şimdi ise bilginlere evrildi. Modern allamenin iktidarda uyandırdığı saygı, büyücünün uyandırdığı saygının çeyreği kadar bile değildir. Eskiden büyücüyü yanına alarak halkı korkutan lider, şimdi bilgini yanına bile sokmamaktadır. (Bertrand Russell-İktidar)

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Dünya, gördüğümüz gibi değil de aslında kodlar yığınından ibarettir. Bu dünyaya tutunmamızı sağlayan, bu kaotik yığını anlamlı ve ahenkli bir bütün gibi gösteren, aslında duyu organlarımız ve verileri bizim kaldırabileceğimiz ya da katlanabileceğimiz şekle sokan beynimizdir. İnsan denen varlık da tıpkı diğer canlı-cansız varlıklar gibi çorbada bir damladan ibarettir. Kendini farklı bir bütün gibi görüp üstünlük taslayanlar, insanı ayrı bir yere koyanlar yanılsama içinde yanılsama yaşıyor demektir. Bu tam bir bitkisel hayat halidir.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Saplantı bir insana, şarkıya, kitaba aşırı anlam yüklemek veya gereğinden fazla değer vermektir.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Romalıların en sağlam olduğu döneme bakarsak, o dönemde felsefenin de çok yüksek seviyede yapıldığını görürüz. Romalıları sağlam yapan felsefe değildi. Felsefe toplum sağlamken yapılan bir faaliyettir. Uygarlık hastalandığında felsefe de yapılamaz olur. (Friedrich Nietzsche-Yunanlıların trajik çağında felsefe)

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Sorunlar ve haksızlıklar karşısında sessiz kalmak, yeni sorunlara ve haksızlıklara davetiye çıkarmaktır.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Sebeplerimi bilmiyorsan seçimlerimi yargılama.(Charles Bukowski)

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Zihin şartlanarak çalışan bir yetimizdir. Şartlanmak onun temel özelliğidir. Cahil ve ahmak olanın zihni ise şartlandırılarak çalışır.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Post-truth hakikatin yok edilmesi değildir. Öneminin kalmamasıdır. Bu yüzden de sosyal mutabakat ne ise hakikat de o olmuştur. İçinde bulunduğumuz çağda hakikat zorunlu olarak sosyal hakikattir. Bu tercih ilk kez kitlelere bırakılmıştır.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Bebeklik dönemi en doğal, rol yapılmayan dönemdir. Çocuk büyüdükçe çevresinin beklentilerini fark etmeye, buna göre davranmaya başlar. Bunun hangi boyutlarda ilerleyeceğinde, gerçek kimliğinden ne kadar kaybettiği önemlidir. Bir adamı çalıştığı işyerinde gözlemleyen biri, onun güleryüzlü, ileri görüşlü, samimi biri olduğu sonucuna varabilir. Evindeyse bu adam işyerindekinin tam tersi bir halde olabilir. Normal bir kişide bile karakter bölünmesi imkansız değildir. Personamızın kişisel olduğunu sanırız ama ortaktır. Yani arketiptir. Sözgelimi çocuğu için çırpınan anne, ‘’Karşılıksız veren’’ arketipini yaşar bu süreçte. (Carl Gustav Jung)

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Sizden nefret edenlerden nefret etmeyin çünkü zihninizde bulunmayı bile hak etmiyorlar. (Epiktetos)

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Hınç: (Fransızca lugatte)Güçsüzlüğün kendini sürekli olarak yenilemesi sonucu ortaya çıkan sıkıntılı his. İntikam arzusu ile birlikte kişinin kendine zarar veren sancılı kin duygusu.
    Hınç: (Max Scheler’in tanımı) Kişilerin kendilerini gerçek anlamda tanımamaları, sınırlarını bilmemeleri, güçlü veya zayıf olmalarından haberdar olmamaları, güçlüler ya da güçlü olduklarını varsaydıkları karşısında kapıldıkları korku nedeniyle kendilerini ifade edememelerine neden olan korkaklık ve cesaret eksikliğinin yarattığı duygu…

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Ölümü ve geçiciliği kavramadan, içselleştirmeden, anlamlı ve erdemli yaşamak mümkün değildir. İnsanlar bu ikisini kavramak yerine geçiştirmeyi tercih ederler. Benlikte oluşan ve doldurulamayan o koca boşluğun sebeplerindendir bu!

  • Ahde Vefa
    Ahde Vefa

    Bir zamanlar, adamın biri, her gün iki somun ekmeğim olsa keşke, ama hiç çalışmasam, serazad dolansam ya da miskin miskin uyusam, dermiş. Hem şu dünyanın nimetleri ne de lezzetli, âh bir de çalışmak olmasa, dermiş.

    Fakat söz bu malûm; ağızdan çıkan her söz, dua kisvesindedir. Nitekim günlerden bir gün, hiç de dahli olmamasına rağmen, ismi adi bir suça karışmış zavallının. Zabitler gelmişler, derdest ederek bizimkini, biraz dayakla ve biraz da söverek zindana atmışlar.

    Fakat zindanda her sabah bir somun ekmek ve akşam da bir somun ekmek olmak üzere iki öğün yemek vermişler!

    Niyazı kabul olmuş bedbaht adamın. Fakat hürriyetinden, gökyüzünden, elindekilerden olmuş. Feridüddin Attâr bu hususta, “Her insanın nasibi hayali kadardır” der. Aslına bakarsanız hayaller muhakkak gerçekleşiyor. Fakat hayırlısını istemek gerek. Zira bir şeyi dilerken ona kavuşmak var, ama elindekilerden olmak da var.
    “Neyi istediğini bilmelisin.”

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Sartre’a göre insan; ‘’Ben bu varlığımla ne yapacağım?’’ diye soran bir canlı. Canlı cansız diğer varlıklarda bunu göremiyoruz.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Siyaset siyasetçilere bırakılmayacak kadar ciddi bir konudur. (Charles De Gaulle)

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Zihniniz tahmin ettiğinizden de kuvvetlidir. Yeter ki odaklanın ve odaklandığınız şeye ulaşmak için gerekeni yapın. Bu sayede biçimsiz enerji maddi forma sıkıştırılır. (Robert Collier)

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Roma imparatorluğu döneminde, imparatorluğa bağlı olan Kudüs valiliği her sene gelenek gereği kalabalıkların isteğine göre bir mahkumu serbest bırakırdı. Vali Pontius Pilatus, iki mahkumu halkın huzuruna çıkarır. Bir tarafta her türlü pisliğe bulaşmış, yemediği halt kalmamış Barabbas, diğer tarafta ise düşünce suçlusu Nasıralı İsa. Pilatus, bu ikisinden hangisini bırakayım diye bağırır. Kalabalıklar hep bir ağızdan ‘’Barabbas’ı bırak’’ diye haykırır. Pilatus aynı soruyu yinelediğinde yine aynı ses yükselir. Uzun lafın kısası bazı topluluklar o denli cahil ve kördür ki, onlar için yapacak bir şey yoktur. Yanlışa sürüklenmek onların adeta kaderidir.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Aptallık, düşman ordusundan bile tehlikelidir.

  • Kapı Duvar
    Kapı Duvar

    Herşeyi moleküllerine varana dek incelemek insanı bilgi sahibi yapar. Kavrayış sahibi değil!