Necdet Arslan Şiirleri - Şair Necdet Arslan

Necdet Arslan

Gerçi düşünmemiştim
Aklım erecek gibi değildi. Çiçek olup
Dizilmemişti goncalanıp da dalına sözcükler
Anlamı sökmek belki de sözcüğün
Anlamsız görünün ardında gizliydi.

Devamını Oku
Necdet Arslan

Yeniden öleceğim...
dilimde polen kürleri.
Yüzüme çöreklenmesin bakışları
Beni benzettiği birini bulması daha kolay

Korkmaya ne gerek ,mıhlanmaz günbatımları

Devamını Oku
Necdet Arslan

Köşe kapmaca oynarcasına
yer çatlaklarına sızan
dip sularıydık iki yakanın
Salkım saçak çiçeklenirken dallar
Zamanı şaşkına çeviren bizdik

Devamını Oku
Necdet Arslan

Sana,şafaklarımızın mavi tonlarına
Kanat çırparak giren güvercinlerin
Şen türkülerini özledikçe
Daha da çok vurulduğumu anladım

Acılarla yüzleştik en sonunda

Devamını Oku
Necdet Arslan

Sevgilinin gelişini bekledim
istasyonlarda
gömdüğüm tohumun toprağı
zorlayışını…
Evlendim güç bela.
çoluk çocuğa kavuştum yıllar içinde

Devamını Oku
Necdet Arslan



Eşkıya kesilir gece olunca zaman
İner uykular öncesi odama
Gün ışıyana kadar tutsak eder ruhumu
Yığıştırırım sigara izmaritlerini

Devamını Oku
Necdet Arslan

Kırmızı ışık ve gözlerin
Duvar kocaman barikat.

Hareketsizim
Fırsatlar-ki-
Anıların kesik tümceleri

Devamını Oku
Necdet Arslan

Peşine düştüğümde senin
Irmaklar yol verir adımlarıma
Bulut mavileriyle donanır ortalık

Kemanın telleri dillenir
Kırlangıçlar şaşkın uçar

Devamını Oku
Necdet Arslan

Eskide kalan günlerin hurdalığında aç susuz epeydir bekliyorum. Ötelerdeki tuz çölü yolumu gözlüyor. Postallarımın tabanı düştü düşecek…Arka cebime koyduğum kimlik kağıdımı nereye bıraktım, bilmiyorum. Yakıyor güneş. Çıplak, çırılçıplağım…
Günlerdir söndürülemeyen ormanın içinden köpek ulumaları geliyor. Korkuyor muyum; hiçbir fikrim yok. Çömelip toprağı biraz eşeledikçe yaşamışlıklarımın kokusu geliyor. Boşluğa sarılmaya çoktan razıyım ;boşluk moşluk yok.
sinema şeridi gibi akıyor yenilgilerim.
Bir günah yağmuru koyu ve yoğun ,dolaşıp duruyor üstümde. Yağsa, diyorum ;bir güzel yağsa da ıslatsa beni.
Gece. Gökte mangal ateşleri. Kilitlendiğimiz uykulardan uyanma zamanı…
Yüzümüzdeki maskeleri çıkarmamızı telaş içinde emrediyor nerden geldiğini kestiremediğimiz bir ses.

Devamını Oku
Necdet Arslan

Kesici ayazlar…Sokak lambaları alnıma şavkıyor.Retinaya ölü pervaneler düşüyor.
Kar taşıyan bulutlar kamburuma yükleniyor.
Kocaman bir hüznü kucaklamaya çalışıyor kollarım…

(delik deşik dumanlar bürür körpe caddeleri
Irmak moloz niyetine aşkları sürüklüyor.)

Devamını Oku