Yürüdüğüm şu yollarda,
Papatyalar,gelincikler,çakıllar.
Baktığım gökyüzünde,
Bulutlar,güneş ve kuşlar.
Özlenilen tek bir şey
Kahkaha dolu şen bir kız,
Gökyüzüne baktım bu sabah,
Derin bir nefes aldım,
Gözlerimi yavaşça kapadım.
Sadece bulutları düşündüm;
Pamuk gibi kabarık,
Bölük pörçük bir sürü bulut.
Her kış geldiğinde aynı sorun;
Isınabilmek meselesi.
Kömür var,odun var,kibritte var,
Isınabilmek için herşey var.
Lakin sobaya bir haller oldu,
Üşüttü,aksi.
Lüzum yok söylemene,
Farkındayım;
Sevgiden yoksun bir dönem.
İnsanın öf diyesi geliyor okudukça yazılanları;
İç karartan,manyak dizeler,
Yani elden bir şey gelmez,
Seninle karşılaşmamız,tesadüf;
Hatta konuşmamız,gülmemiz.
Aynı taşıtta gelmemiz bile tesadüf.
Tesadüf,tesadüf
Ya sonrası?
Gene tesadüf!
Tanıdık tarihlere giden mi benim,
Yoksa o tarihler mi bana gelen?
İlk ayrılışlar,ilk barışmalar ve son ayrılıklar,
Ve unutulmayan tartışmalar.
Doğumun,ölümün,attığın adımın bile
Akıllarda kalan bir tarihi var.
Akşam usul usul yaklaşır bu şehre,
Semanın can alır renklerinde,dayanılmaz tablolar oluşur.
İçime sığar mı zannedersin duyguların karmaşası,
Sığmaz,ben bir güneş doğarken
Bir de batarken siliniyorum.
Bütün konçertolar içimde çalınıyor say ki,
Seni aradım,
Seni düşündüm,
Hatta senin için ağladım.
en sonunda yorgun düşüp,
Uyudum.
Uzaklarda evler vardı,
Ruhsuz insanların ruhsuz evleri; Beton yığını!
Uzaktan mezar taşlarına benziyorlardı.
Tepeler gördüm onca yeşilliğe,
Onca güzelliğe inat
Yanmış,kül olmuş.
Gene buralardayım;
Aynı diyarda,aynı insanlarlayım.
Bir vurgun yedim
Arkamı döndüğümde kimseler yoktu,
Bir sele kapıldım,
Önüme duran bir taş dahi yoktu.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!