Dikkat et her sözüne
Sakın yalan olmasın
Değer ver dinleyene
Ahı sende kalmasın.
Yalan ile doğruluk
Ne diyeyim dilenci
Senin için hava hoş
Havuz dolardı döksem alın terimi
El açmak ne kadar kolay
Ama ben yapamam ki.
Yıllar önce şu dağlarda gezerdim
Karış, karış her yerini bilirdim
Yeniden dolaşsam gözüm kesmiyor
Kırk yıl öncesi ihtiyar değildim.
Öykü değilki anlatsam
Nağme değilki söylesem
Sesim çıkmazki istesem
Pencere arkasında yüzüm
Sanırım böyle bitecek ömrüm
Unutmadım geçmişin parlak anlarını
Şimdi özlemler büyütüyorum
Nereye ayak bassam gurbet
Kaybettim hayatın tüm yollarını
Oldum olası sevmedim buraları
Unutulmaz anlar o mutlu günler
Bittimi neşesi nerede hani
Hepten mi kurudu güzel bahçeler
Oyunmuydu hepsi nerede hani.
Ne acı kalırdı nede bir hasret
Arada bir sözde buluşabilsek
İsteyene olurmu hiç mazaret
Güllük gülüstanlık olur istesek.
Çehresi yüzün solmaya yakın
Bu duvar tecrit, bu duvarda kan var
Aklımdan geçenleri önceden görmüştüm
Tehlikenin rengi ayağıma dolanıyor
Gözümden uzak tutayım diye her şeyi
Duvarları yerle bir edeceğim
Eski zamanların, yeni zamanındayım
Şimdiki zamanın azabındayım
Sıtma gibi şey içimde yangın
Durmaksızın ağrıyan, ilacı bulunmayan
Tuhaf bir kasvetten söz ediyorum
Adı bilinmeyen, terapisi olmayan.
Günün her saati açığım sana
Engelleme sakın anlatasım var
İsmini, cismini bir anlat bana
Özelime gelsen diyeceğim var.
Caz ile türküyü aynı sayarlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!