Kalabalık şehirde yalnız kalmak
Mutlu bir hayat içinde mutsuz olmak
Nasıl bir duygu bilemezsin sen
Sen sevmek nasıl bir şey bilemezsin sen
Mesela hiç cennetine bir parça yer aldın mı?
Sessiz bir odada, zaman durmuş gibi,
Ayrılık bir yük, ağır, taşınmaz sanki.
Her nefes bir hatıra, her an bir sancı,
Gönlümde yankılanır yalnızlık türküsü.
Depresyon, kapılarında bekleyen bir gölge,
Sessizliğin soğuk nefesiyle,
Gece sarar dört bir yanımı,
Bir yıldız dahi ışımaz gökte,
Yalnızlık fısıldar adımı.
Düşer karanlık, kaplar kalbimi,
Yalnızlık mı, yanlızlık mı?
L harfi düşmüş, ben düşmüşüm peşinden...
Bir harf eksik hayat,
Bir hece fazla suskunluk.
"Ben" kelimesi geniş zamandır,
Bir sokak lambası altında, gölgemle baş başa,
Bir ses konuşur içimde, yankılanır duvarlarda.
O ben miyim, yoksa yalnızlığın sesi mi?
Şizofren bir hayal mi, yoksa gerçek mi bu şehir?
Penceremde eski bir radyo, cızırtılı bir şarkı,
Doğru zaman yanlış insanım
Yanlış insan doğru Zamanım
Bence yanlış olan benim
Tek başına sevmek yetmiyormuş
Bazen ne yaparsan yap olmazı ya
Sükût-ı derûnîde bir nefes,
Her hece, bir kelâm, derinlikte mesken,
Ne gam, ne sevinç, ne de bir hırs var,
Yansızlık âleminde duran bir zarf.
Ne rüzgâr eğirir bir yanına,
Bir adam var,
Yol değil, kendi içinde kayıp.
Yürür gibi yapar,
Ama hiçbir adım atmaz aslında.
Ne mevsim tanır,
Zaten koskoca bir aşkı bizzat ziyan ettim,
Her sabahın ayazında bıraktım seni,
Bir zamanlar sıcacık ellerinle dokunduğun kalbimi,
Artık rüzgârın savurduğu yapraklar gibi sürüklerim.
Şehir suskun, gölgeler ardında bir ses,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!