Bir şehir kuralım surları engin
Batayım seyrinde kahve gözlerin
Karalım tohumu ormanlar bengin
Biteyim küründe kahve gözlerin.
Sarhoşum leblerin Kevser mi suyu
Bırakırken ağır gövdesini
Bedeninde kahpe kurşunlar
Anneler, Babalar, Evlatlar… Gözyaşı seli
Yakıyor canımı, kalbimde ağrılar
Kor yürekler, ateşli feryatlar
Akşamların eylül tadımlık serin
Ezel baharların eli başkaydı
Gönülden sevginin debisi derin
Taşkın ırmakların seli başkaydı
Bulutlansam yağsam süzülüp aksam
Yolcusuyum dünyanın vurularak engine
Kaldırımlar ruhuma sensizliği fısıldar
Hal diline soyundum durularak dengine
Bulvarlar orkestrası kulağımda fasıllar.
Işıltılı göklerin yıldızlarına kanıp
Görkemli güzelliğin efsanesi anneler
Dillerinde kilitli girdaplı çetin yara
Hatıralar çeşmesi süzülürken ninniler
Uçun turnalar uçun sevdam ana diyara.
Kalem dökebilir mi? Derinlikli şiiri
Bir umudun olmalı hayallerinde düşün
Ansızın güneş gibi şafağına doğarım
Kapın kilitliyse de dert etme elde başın
Kalbine ışınlanır kilidine sığarım
Karşıdaki tepeler engebeli uzayan
Yaradan ne çok sevmiş te yaratmış
Aşkla donatmış tüm evreni
Nem gerek ilhama, gözüm ressama
Candan istemek anlamı düşlemek
Kalp heveste aşlamak gerek
Akıtır elemini şiddeti besler rüzgâr
Sere serpe fidanlar kaynar kazan aşların
Direncin asaleti asil ana nazan yâr
Yıldırımlar düşürür kavurur çöl taşların
Ormanlar kardeşliği sessizliği ham derde
Fırtınalı esen rüzgar
Neden kızgınsın bana
Yaban ellere savurma
Düşürme! Gözden düşlere
Çöllerdeydim ıs sızım
İlhamları kurumuş çağlamıyor dereler
Bulutlarına sordum mevsimlerden güzünü
Kavruldum çöllerinde ateşlerden pareler
Eğildim su içmeye seraplardan yüzünü.
Ufukta batan güneş ışıkların solunca
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!