Hayat bu işte!
Ağlıyorsun yerinde...
Sesini duyan da yok;
Elini gördüm işte!
Çırpınıyor kendini dünyada
Merhaba! Merhaba! Merhaba!
Hava merhaba!
Gökyüzü, minik kubbeler...
Hepinize merhaba!
İnsanların değiştiği bir toplumda,
Sen kim gönlüme ansızın basan
Bir sel oldun bu bedenden
Bir parça olduğun günden;
Ferah tomurcukları sayarken seni.
Hakikat sayfalardan, nakşedilmiş sözlerden...
İnsan başlıyor bir kenardan...
Toslasa da nafile imiş.
Sanki mutlulukla girmiş;
Kandırma beni, hangi han?
Üzüntülerini yakan bir kıvılcım;
Bir mahşerim, ortada kaldım.
Zorla geleceklerle doldum taştım.
Hele bir de acıyı ben yaşayınca...
Ortalık yerde naralardı sancım.
Bilmiyorum, bu böyle bir hikaye...
Size çiçek vfermek isterdim;
Zira yanınızda solabilir.
Size dünyayı vermek isterdim;
Dünyada en nadide sizsiniz...
Bedenin şahlanmaz,
Suretin vücud bulmaz,
Tamam o zaman asıl
Toprak ne kadar atılsa az.
Ama fani ceset daha baki!
Sol yanım ağrıyor yine;
Bir sızı, durduramıyorum;
Kopar, kopar at şu sinemi,
Ben sensiz yapamıyorum.
Niye bunu bana yaptın?
Ellerinin arasında kayıp giden zamanı,
Tuzla buz etmenin önemi ne her ânı?
Süratle ilerlerken aştığın her yolu
Bir şair edasıyla işlemek de neymiş?
Hafif metafizik biraz sürrealist...
Bir muhabbet iki sohbet...
Yüze gülücük nedenim,
Ey iki masum yanakçık!
Sıkılmayı hakettin.
Sana demiştim güzel göz:




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!