Bir garip adam
Durup durup iç çekiyor
Dizinde kâğıt
Elinde kalem
Karaladığı satırlara bir tümce daha ekliyor
Ne yapmalı gidişat hoşuna gitmiyor
Boşluktan sonra büyük harfle başlanır
Noktadan sonra yatay bir düzlemde aynı hızla giden iki duygu
Boşluk
Gökyüzü bulutluysa kaldırımların temizlenmeye ihtiyacı vardır
Kaldırım boyunca el ele tutuşmayın
Boşluk
Gün gece olurdu
Karanlığa karışırdı gözlerin
Bir kısım kulaklarımda gel-gitli sesin
Olduğum yere çakılırdım
Olduğum yer karanlık
Olduğum yer derin bir yalnızlık
Yere çöktüm bugün
Dizlerimin üstüne
Ellerinle miğferimi ve kalkanımı
Ve kılıcımı ateşe attın
Fakat geleceğim bir gün
Güzelliğine itibar etmeyen ne varsa
Yazılabilecek şiirler yazıldı
Bir kesim sevildi
Bir kesim sevilmeye değer görülmedi
Öpülecek dudaklar vaktinde öpülmedi
Tutulacak eller sarılınacak bedenler
Gereğince özlendi
Öyle güzelsin ki bugünlerde
Dün de böyle güzeldin
Önceki günler de
Yarın da güzel olacaksın
Elbette sonraki günler de...
Oysa ben sesine koşmak isterdim
Dilim her dönmediğinde
Ne söyleyeceğinin pek önemi olmazdı
Sesinde dinlenmek isterdim
Avuçlayıp sesini yüzüme sürmek
Parmak uçlarıma kadar yaymak isterdim
Uzak karakol nöbeti şimdi gözlerim
Oldukça tedirgin
Bir o kadar da korkulu
Düş sende
El tetikte
Durmadan sayıkladığım
Çocukluğum gibi
Ne unutabildim
Ne de bir daha geri dönebilirdim
-Gayet rasyonel bir çaresizlik




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!