Şen şakrak düğün dernek
Pembe bulut bir gerdek
Rüya gibiydi gerçek
Hele ki aynalı yatakta
Sere serpe bir yosma!
Hemen tüymeli tez elden
Alev okları şafak kızılları
Akın akın avlarken yıldızları
Alazlandı şehrin batı yakası
Açılıyor günün geçim kapısı;
Başladı bir koşturmaca
Açılırken ufkun turunç perdesi
Başladı curcunalı serçe sahnesi
Garip bülbül susa kaldı
Utanmıştı
Duyulur diye gonca gül aşkı.
Ekmek sıcak
Tereyağı kaymak
Neyleyim ağzımın tadı kaçmışken?
Televizyonda güldürü
Olmuş da ne olmuş gülüm!
Gönlüm endamına alık
Aklım hepten sana kaçık
Saçlarım aynı bildiğin dağınık;
Yatağı yorganı hazırla
Sana geliyorum
Sanat oldu
Yalnız ruhlar ufkunda
Şiir yüzdürmek sanal sularda;
Oyun oldu
Sayısal gülleri derleyip
Sanat sanat için
Sanat toplum için
Geçin bunları geçin
Sanat, manaya bir güzel endam için…
*
Sanatla daha bir ışıltılı mana kuşanır da güzelleşir hayat. Şiirdeki manayı giyinen insan da hayatın umudunu ışıtır…
Gözlerim sığınmışken insafına
Nasıl bıraktın beni bir başıma
Ölü köpek bakışımla…
“Senden başkasını sevmedim!”
Demek de neyin nesi?
Geçmiyor zaman seni hatırlatmadan
Kanarken kalbim ayrılık acısından
Kırmızı gülün diken ucunda
Şarkılı bir masal kutusunda…
Çıksan artık masal kutusundan
Islansam yağmurlarda
Yaprak eziği adımlarla
Hazan sarsa her yanım
Vallahi dert etmem
Yeter ki sen bir gülümse
Yeterim ben yağmura güneş sermeye;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!