Tarih içinde,
Hayat gereğince,
Kimler gelip gidiyor.
Onlar gidiyor da,
Bize ne oluyor?
Bu nesilden nesile aktarılan değerler,
Nesilden nesile,
Mutlu yaşadık toplum içinde.
Dersler devam etti.
Güzellikler süre geldi.
Ben de bu güzellikleri,
Sonundan yakaladım.
Daimi mekan Ankara,
Birinci mekan selam 91. Yurt’a.
Hergün saat 16:00’da,
Hazır takım basket sahasında.
Gece de oynadın.
Hani kar soğuğunda,
Hani bir teorik ve hafiften pratik bir eğitim vardı.
Arada Muharrem ofladı.
Sonra uygulama başladı.
Aynısı o oflayanın karşısındaydı.
Neler öğreniyorum senden hala.
Kariyer.net’te bir işe başvurursun.
Kimi üç kere listeler.
Üstüne de üç bakar.
Ama aramaz.
Nedendir?
Aşık mı oldun kardeşim?
Senelerce benden çok önce,
Filmler ekrana gelince,
Of yine mi?
Diyerek seyrettim.
Bugün yine bir tanesini seyrettim.
Ama farklı bir gözle,
Eskiden rakı sofrasında buluşan insanlar,
Cuma günü camide buluşan insanlar,
Akşam apartmanda iki satır laflar,
Nerede şimdi o insanlar?
Şimdi akşam apartmanda,
İyi akşamlar dedin ya,
Sene 1986 falan,
Bir HE-MAN vardı.
İskeletor ve ekibi,
Gölgeler Şatosu’na saldırır.
HE-MAN, Büyücü, General ve diğerleri,
Birleştirir güçleri.
Meslekleri şekillendiren meslek,
Hamuru kafalar.
Nasıl insan yetiştirilmek isteniyorsa,
Öyle şekil verirler insana.
Maddi değer vermeseler de,
En önemli meslektir oysa.
Hayat yolunda,
Hayat okulunda,
Ne denirse adına?
Otuz beş senenin iki senesi,
Bir başka sanki,
Bu böyle olmaz.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!