Çisil çisil yağan yağmur sabahında
Titreyen avuçlarında yaralı serçe gibi titrerken
Vakti hazanda
Saatler ayrılığı yazanda
Gülde gülümü yağmala
Ben o bildiğin masal kahramanlarından değilim
Ben ne Ferhat nede Kerem im Gülneva
Gülneva
Ben aşkın daha kayda geçmemiş bir demiyim
Türküydü şarkıydı gözlerin
Farkın tek farkıydı gözlerin
Ruhumu yokluğa götüren
Irmağın arkıydı gözlerin
Gecelere aydı gözlerin
Ey yar
Dönülmez gidişin her kanıma girdiğinde
Biraz başımı döndürse de
Kanımı dondursa da bu amansız girdap
Ne ıslah olur bu yürek
Ne de zaman durmadan iflah olur
Ey uzak diyarların habercisi
Ey sevgili
Bana seni ver beni bensizliğe mahkum et
Asırlar geçsede kendime gelemeyeyim
Bulamayayım kendimi
Çölde beni oradan oraya savrulan bir avuç kum et
Ufka gözleri kısıp
Yağmur yağmur bakmakmış
Anladım ki sevda dedikleri
Bir kırgınlık kitabesi yazılıyken çehremde
Otuzu deviren yaşımla
Suskunluğumun
Bir bakışta kırılan aynalardan
Her gün karşıma çıkar melankoli
Terkedilmiş sahipsiz şehirlerde
Alnıma kurşun sıkar melankoli
Bir bakışta kırılan aynalardan
Yine erken kalktı doğu ekspresi
Ben geç kaldım
Şehrin duvarlarında yalancı masumiyet portreleri
Odalarda boş çerçeveler
Alnımda kırışıklıklar,
Şehirde çaprazlaşan karışıklıklar vardı
(1)
Gittiğinde tüm kapıları kırdım
Haykırdım kör kuyulara
Yankı bilmez dağların
Milatsız taşlarına vurdum kelimelerimi
KALANLARIN ŞİİRİ
Bu firar bu firak sonrasında
Gönlümün semasından
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!