Ey yarin hayali
Labirent misali
İç içe düşüncelerimin içinde
Bazen sonsuz kadar uzun
Bazen küçücük bir ansın
Gidişin sessizliğin kalbidir
İçerimde güm güm atan
Ellerimi titreten beni eriten
Delirten şiirlerim
Bir martı çığlığıdır şimdi
Boşlukta çınlayan
KEDER MAKAMI
Bir demli çay sarmalında
Bir melodramı dillendiren kırk bir kalem
Buruşmuş bir kağıda karalanmış iki satır şiir mi
KALEME SU VERİLMELİ
Yaldızlı tarihinden,ibretle hız alarak
Has dur emriyle Mehter,tefler kösler çalarak
Her bir yöne haberci, has fermanlar salarak
Kara gözlerindeki son kale düştü
Gökteki yıldızın kaydı şimale düştü
Ey sakin göllerden daha durgun adam
Çırpınan kor gözlerinden jale düştü
ÖLÜMLE KIRK YIL
Kırkı çıkmamıştı daha kırkımın
Bir salâ vaktiydi…
Değersiz cismim kabre koyuldu.
ÖMRÜMÜN YARISı
Steplerde geçti ömrümün bir yarısı
Bir yarısı Kerbelaydı, Hüseyindi
Bir yarısı mavera
Onmayan bir yara gibi
Duydum ki kanarmış, yetimin bağrı
Başında bin dert var, tükenmez ağrı
Haberler verildi, ulaştı çağrı
Kınımdan sıyrıldım gelirim artık.
SAY Kİ ADIN LEYLA
Yokluğunla gelen her günün şafağında
Asırlardır Türkü söyler türkü yazarım
Hele Türke yan bakana yandır nazarım
Gün gelir leşine birde çukur kazarım
Dağlarda çınlayan sözüm türktür özüm türk
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!