Siyaset üç kelime:
Yarıştır...
Karıştır...
Barıştır...
Politika üç kelime:
Felsefenin isteyip de ulaşabildiği son nokta, dinin ilk insana bıraktığı ilk noktadan daha aşağıda.
İki nokta üst üste:
Birisi dine,
diğeri felsefeye ait;
izahat ise ortak!
Fıtratın fıtratımdır; fıtratım ise fıtratın.
Yok aslında birbirinden farkımız, ol hilkatin.
Gayıptan geldi garip
Bura han mıdır desem?
Gayıba gider garip
İstasyon mudur desem?
Ne için geldi, niye
Doğmak mı? Ağlamaklı masum bir sabî gibi.
Yemek mi? Bütün ekini yutan alev gibi.
İçmek mi? Tüm nehirleri çeken deniz gibi.
Uyumak mı? Kış uykusu gibi, ölüm gibi.
Ev bir gönül binasıdır:
Temeli sevgi;
Duvarı saygı;
Çatısı güvendir.
Kapısı ve penceresi sağlam olmalı!
Kapı bir kere açılır.
Beğenmek; baş parmak yukarda, diğerleri yumuk.
Beğen, yorum yap, paylaş! Ne seçtinse bu iş yamuk!
Zaman sel gibi akıyor
Mevcudat şaşmış bakıyor
Geçmiş gönüller yakıyor
Bülbüller hüzün şakıyor
İnsan his, kalb ve akılla
En güzel şiir henüz yazılmayandır
En güzel an henüz yaşanmayandır
En güzel anı daha hatırlanmayandır
Güzeli bekle güzelim birlikte
En güzel sevgili henüz olmayandır
Kalacaksa sonunda elde avuçta bir kuyruk;
Ne olacakmış ki kalsak başımıza bir buyruk?
O'ndan gelmişse ne gam! Baş üstüne her bir buyruk.
“Buyruğum buyruğudur” diyenlere gönlüm buruk.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!