Ey kalem; yazdıkların hayır mıdır, şer midir?
Hangi nefis kabullenir, hepsi benim der midir?
Ey kalem, her yazdığın neden hayra yormazsın?
Emrolunca yaz diye, kimselere sormazsın!
Namazsız ezanla geldiğim gibi,
Ezansız namazım kılınır bir gün!
Kalansız izanla böldüğüm gibi,
Ezansız namazım kılınır bir gün!
Ekin için bekler dağlar ovalar,
Ne günlere kaldı şu garip Vatan,
İnsanlar elemsiz, nesil ezansız!
Böyle mi bıraktı altında yatan,
İnsanlar elemsiz, nesil ezansız!
Sırtına giydiği yeni beğenmez,
İman ehli değil ise, kırk dereden su getirip,
Gafil olan nefs peşinde; hırsı, şirki terk etmiyor!
Nefsi tatmin etmek için, âlimlere söz yetirip,
Emri Hak’tan bilse bile, damarına zerketmiyor!
Doğum nedir, ölüm nedir? Akıl edip sorgulamaz,
Gördüğü nesneye harika diyen,
Gören gözlerinin farkında değil…
Buna Alamet-i Farika diyen,
Yeren sözlerinin farkında değil…
En büyük harika dünya yedisi,
Kendinde toplamış Hakk’ın ilmini,
Ne yazık ki insan farkında değil!
Var oluş nedeni, doğuş bilmini,
Genç yaşta gerekli, kırkında değil!
Ne yazık ki insan farkında değil!
İnsan olan edepten, yapar izahatını!
Usul, töre bilmezler kusar ifrazatını! .
Kimi susar edepten, sükûtu ardan sayar!
Edepsizse sebepten, sakıtı kârdan sayar!
Karanlık günleri güneş boğacak,
Korkmanın ecele faydası var mı?
Açıyor gülleri Türkeş doğacak,
Korkmanın ecele faydası var mı?
Adalet yelleri baştan esecek,
Bir an düşünüp de dönsen geriye,
Ne yaşadın, ne öğrendin FERAÎ?
Neler sığdı söyle dünden beriye,
Ne yaşadın, ne öğrendin FERAÎ?
Aceleci çabukluğun kaldı mı?
Dünya denen âlemde yaşadığın ne varsa,
Hepsi kulun sınavı, bilmez misin FERAİ?
Azı, çoğu fark etmez kazandığın ne varsa,
Hepsi kulun sınavı, bilmez misin FERAİ?
Kimi felek vurgunu, gönül sazım böyle der,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!