Mehmet Macit Şiirleri - Şair Mehmet Macit

Mehmet Macit

eski bir şehrin, loş sokaklarında,
bir aşk sahnesi kurulmuştu.
oyun, tek perdelik, iki kişilik bir oyundu.
yazarı, senaristi, yönetmeni aşktı.
kumrular uykuda, yarasalar uzaklarda avlandı.
yoldan geçenler, oyunu izleyemedi.

Devamını Oku
Mehmet Macit

Karşılar ulu çınar makbere gelenleri,
Dinlendirir ruhları uzaktan gelen ezan.
Bir aşkın çıkmazında çaresiz kalanları,
Toprak basar bağrına derdine olur derman.

Bir bir gitti gelenler baki kaldı sırları,

Devamını Oku
Mehmet Macit

Erişilmez aşk gibi buluttan yüce dağlar.
Baktıkça zirvelere kalbim durur, göz ağlar.
Eremedim bahara bozulmuş bizim bağlar.
Sular gibi çağlayıp ruhumu saran kimdi?
Zamansız bir zamanda yerlere seren kimdi?

Devamını Oku
Mehmet Macit

Doymayan nefislere ömür yetmez birader,
İhtiyarlık insanı ihya etmez birader.

Titrer eli ayağı yoldan geçmek zor olur,
Küfürbaz sürücüye dönüp çatmaz birader.

Devamını Oku
Mehmet Macit

Bir çeşmede ikiz oluk,
Dökülür,
Şevk içinde.
Sesi şarkı dilinde.
Yapanın
Hayratını,

Devamını Oku
Mehmet Macit

uzakta, tozlu yol üstünde,
eskimiş, yorgun köprü.
nice, nice yağmurlu, rüzgarlı, karlı,
mevsimler geçti.
kışın ayazlarına, güneşin sıcağına,
dayandı sabırla.

Devamını Oku
Mehmet Macit

titreyen ayaklarım geçmişi yazar gibi,
doğacak fırtınayı fark ediyor hislerim.
aşka esir benliğim,
bulamıyorum artık düne ait kimliğim.
volkan olmuş içimde sana ait tutkular,
patladı patlayacak,

Devamını Oku
Mehmet Macit

baharı bekledim hasretle,
sızımı döktüm, ılık meltemlere.
gözyaşlarım karıştı şebnemlere,
her birinde hicran gördüm.
feyzimi aldım, yanık sesli bülbülünden.
aşkı aradım, siyah gülde,

Devamını Oku
Mehmet Macit

…………(Dua) …………



Arzular sıralanmış, nefsime sabır dedim.
Kötülük istemedim, güzele yakın geldim.

Devamını Oku
Mehmet Macit

(Hikâye)

Yükseköğrenime geçiş sınavlarının ardından tercihlerimi yapmış, sonuçları bekliyordum. Puanım yüksek olduğu için ilk tercihim olan Dokuz Eylül Üniversitesi Diş Hekimliği bölümünü kazanmam kesin gibiydi. Yine de heyecan içinde beklemeye devam ediyordum. Nihayet tercih sonuçlarının açıklanacağı gün gelmiş, ailemle beraber bilgisayarın başında bekleşiyorduk. İnternetten sonuç bölümüne girdiğimizde tahminim doğru çıkmış, Diş Hekimliğini kazanmıştım.
İzmir’e yakın bir ilin, şirin bir ilçesinde yaşamaktaydım. Babam ticaretle uğraşmakta ve maddi durumu oldukça iyi durumdaydı. Evin en büyük çocuğu bendim ve benden küçük iki erkek kardeşim daha vardı. İlkokuldan beri derslerime özen göstermiş, çok zeki olmasam da planlı çalışmanın sonucunda istediğim başarıyı elde etmiştim. Evde, herkes mutlu ve heyecanlı bir şekilde beni tebrik ediyor, şimdiden nerede kalacağımın, okula nasıl gidip geleceğimin hesabını yapıyorduk.
Kayıt günü, üç saatlik bir yolculuğun ardından İzmir’e gelmiş, okuyacağım okulu bularak kayıt işlemlerini tamamlamıştık. Daha önceleri de İzmir’e geldiğim olmuştu, ama bu sefer ailem olmadan burada yaşayacaktım. Büyük bir şehirdi ve insana ürperti veriyordu. Yeni yeni insanlar tanıyacak, pek çok sorunla ve zorlukla karşılaşacaktım. Bu sorunların çoğunu tek başıma aşacak, belki de bazılarını aileme bile söyleyemeyecektim. Artık büyümüş, kendi kararlarını verme yaşına gelmiştim, ancak ilk defa ailemden uzak kalacaktım.
İlçemizde mütevazi bir yaşantımız vardı. Maddi durumumuzun iyi olmasına karşılık, aşırı lüks tutkunu olmayıp, savurgan bir aile değildik. Annem, akıllı bir kadındı ve hayatın insana neler getirip götüreceğini çok değişik örneklerle bizlere anlatır, dikkat etmemiz gereken hususları bir bir belletirdi. Evin büyük çocuğu olmam nedeniyle ev işlerinde anneme yardımcı olur, kardeşlerime bakar, bu işleri yaparken sıkılmazdım. Emsallerim kafelere gider, arkadaş gruplarına katılır, zamanlarının çoğunu gönül işlerinde harcarlardı. Dış ortamla çok fazla haşır neşir olmadığımdan, babam yurtta kalmamı istemiyor, bana bir ev tutmaktan bahsediyordu. Aslında bende evde kalmak istiyordum. Titiz bir insan olmam nedeniyle, yurtta rahat edemeyeceğimi tahmin ediyordum. Babamın ev tutma isteğine destek vererek, kayıt işlemlerinden sonra, okula yakın çevrelerde uygun bir ev aramaya başladık. Öyle, hemen ev bulmak kolay değildi ve günün verdiği yorgunlukla, akşama doğru kendi evimize dönmek üzere yola çıkmıştık. Babamın, İzmir’de dostları vardı ve sonraki günlerde telefonla görüşmüş, okula yakın bir semtte bana uygun bir ev bulmuştu. Bu saatten sonra beni yeniden heyecan dalgası sarmış, yerimde duramıyordum. Kendi evim olacak ve orada yaşayacaktım. Okuluma gidecek, akşamları evimde yalnız kalacak, bazen de şehri gezecektim. Bir an önce İzmir’e gitmek ve evime yerleşmek istiyordum.

Devamını Oku