Bilgi öğrenilir
Kolaydır
Ama
Sorumluluk?
Öğrenileceklerden
Gerçek düştü,
……………yüreğime..
Yürek titredi,
……………geleceğe..
Bir gün daha bitiyor
Gökyüzü sakin
Yağmur yağacağım diyor
Yeryüzü sakin
Sıcaklar buluta çıkmış
Devlet en büyük düşünce
Enikonu bütün yönleriyle
Vatan denilen olguyla
Lisanlardan ötede
El emeği, göz nuru
Tenden candan öte
Kan damlıyor akıldan
Vampir besleniyor kandan
Güneş ağlıyor
Ay tutuluyor
Yer kaynıyor
Hayatımızda değişik bir deneyim yaşayacaktık. Ailecek tanıştığımız Avustralyalı Hıristiyan bir aile bizi iftara davet etmişti. Evin hanımı Fiona eşimin yakın arkadaşıydı. Fiona İngiliz kökenli Avustralyalı. Sarışın, iri yapılı bir kadındı. Yaklaşık otuz beş yaşlarında, fizik olarak albeniliydi. Kocası Ricardo Arjantinliydi. Orta boylu, esmer, görünüş olarak Türklerden farkı yoktu. Gören onun yabancı olduğunu anlamazdı. Fiona görünüşüyle ben İngiliz’im diyordu ama Ricardo ben Arjantinliyim demiyordu. Ricardo ile ilk defa tanışacaktım. Çocuklarım tanışmıştı. Ona Ricardo amca diyorlardı. Küçüklere babacan, büyüklere ağabeyi tavrıyla yaklaşıyordu. Gönül alması güzeldi. Evlerine misafir gidildiğinde evinde ne varsa yedirmeyi, içirmeyi seviyordu. İftar günü çocuklarımın anlattığı bu güzel huylu insanla tanışacaktım. Elbette Hıristiyan aile oruç tutmuyordu. Ancak bize karşı duydukları sevgi nedeniyle iftara çağırmışlardı. Onların bu jestine hayır demek hiç hoş olmazdı. Benim dışımda bütün ailenin tanıştığı insanları yakından tanımak iyi olacaktı.
Evimizden çıkmış Bornova’nın bol parklı sokaklarında yavaş adımlarla iftara gidiyoruz. Manavkuyu mevkiinde oturan arkadaşlarımızın evi bize yakındı. Yürüyerek on dakika da evlerine gidebilirdik. Önü parklı, meydanlı bir alandaki apartmanlarda oturuyorlardı. Gerçekten evlerinin bulunduğu mevkii çok güzeldi. Asansöre binip oturdukları dördüncü kata çıkarken, asansördeki koku genzimi yaktı. “Ne bu koku ya? ” diye söylenmeye başladım. Köpek kokusuymuş. Bizim oturduğumuz binada hiç böyle koku yoktu. Demek ki, bizim apartmanda köpek besleyen yoktu. Eşimin söylediğine göre, evlerinde köpek besleyenler, dolaştırmak için eve girip çıktıklarında, köpeklerin kokusu asansöre siniyormuş. Zaten kapıdan girer girmez kokuyu hissetmiştim. Ancak kapı girişi, merdiven boşluklarından tavana kadar gittiği için, kokular pek hissedilmiyordu. Ama asansörün darlığı, insanların genelde asansörü kullanmaları, köpek kokusunu daha çok asansörde yoğunlaştırıyordu. Kokudan öyle etkilenmiştim ki, gayri ihtiyari “evlerinin içi de böyle kokuyor mu? ” diye sordum. “Hayır kokmuyor, pencereleri açıp havalandırıyorlar” “İyi değilse geri dönecektim”
Bir uzun, bir kısa
Yolculuğa çıkarlar
Birbirine çok yakın
Birbirinden uzaktırlar
Kısa yerdeki
İki kişiymiş gibi konuşmalara başladım
Bütün sorunları saydım
İnsanlıkta kaldım
Bugün yine bayram
Duygular, sevince hüzne ram
Zordur,
İnandırmak inanmayanı! ..
Kabul etmez,
Kendinden başkasını! ..
“Hiçbir şey mezar kadar sessiz
Mezar kadar anlamlı olamaz”
Kimi yerde okunur salalar
Kimi yerde çalınır çanlar
Kimi yerde öttürülür borular
mesaj antoloji..bölümüm kilitlendi,lütfen yardım,mesaj yazamıyor ve okuyamıyorum
Güzel bir şiir sabaha merhabaderken okuduğum,yüreğinize sağlık sevgili şair,saygıyla...
Güzel bir şiir sabaha merhabaderken okuduğum,yüreğinize sağlık sevgili şair,saygıyla...