Kara gözlüm hasta olmuş yatıyor
Beden ağlar, gönül ağlar, göz ağlar.
Bu hastalık dertten derde katıyor
Kumaş ağlar, çaput ağlar, bez ağlar..
Sararan yüzleri taze gül gibi
Siyasetin aktörleri
Maske düştü, Pazar ola!
Adam satan Pazar yeri
Dile geldi, Pazar ola! ..
Okuyana inek dedi
Orman bir ağaçtır, ağaçlar orman
Ormanla insanlık buluyor derman
Dermanı sorarsan adeta ferman
İlahi desturla dal dal olmuşlar..
Ağaç denilince ferahlar için
- Necip Fazıl’ın Ruhu Şad Olsun –
Yaprak dökümleriydi bizim korkumuz,
Tohumun çatladığı,
Filizin fışkırdığı,
Toprağın terlediği mevsim değil.
Renklerde aradım seni bu akşam,
Bir demet kırmızı, bir dünya kara!
Gözümde gözlerin nemle buluşan;
Veda karanfilin, zehir Ankara! ..
Yine kömür gözler bulut buluttu,
Gövdendeki kurtların sayesinde söz alır
Ezeli düşmanımız bize hep düşman kalır.
Yakandan yapışmasın tutunca canın alır;
Hayır, aldanma asla can düşmanın zalime
Gülmesin bütün dünya senin kötü haline…
Nefsine esir olup, emrini kinden alma.
Her işini kendin gör, Rusya’dan, Çin’den alma.
İnsanlığa hizmetin, dünyadaki vazifen;
Kötülükten çek, kurtar, insanı dinden alma…
Davetime uyup geldin
Kuşlar gibi uçaraktan
Nuru candan bir dost bildin
Yücelerden seçerekten.
Gözlerinde bahtiyarlık
Her şaire sorarlarmış:
- Şiir ve şair nedir?
Düşünce ufku geniş, fikirler çeşit çeşit,
Kimi yanlış düşünür, kimi tarifle eşit.
Benim fikrimce birincisi:
-Bir karga ile röportaj –
- Bu düzenden bıktın mı?
- Bir türlü olmadı yar!
- Yuvandan hiç çıktın mı?
- Hem de Rusya’ya kadar!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!