Siz bahar olun
Yeşil olun
Ekinlerde başak olun
Sarı olun
Karanlıklarda yol olun
Siyah olun
Hani sonbahardır ya benim mevsimim.
Hani hep sararmış yapraklar,
Evine dönen kuşlar,
Tadı unutulmuş dudaklar,
Defalarca silinmiş anılar.
İşte şimdi…
Hırçın dalga sesleri miydi seni yıpratan?
Denizden esen rüzgardan mı kurudun?
Bir zamanlar,
Etrafında arıların kelebeklerin uçuştuğu bir güzel çiçektin,
Unuttun,
Kurudun.
Aslında ayrılmıştır dalından,
Düşmüştür yola yaprak.
Ama o rüzgar yok mu o rüzgar?
Bir ileri bir geri götürür getirir.
Gidilmez, dönülmez.
Bakışı yetmez.
Hey sen! !
Diye seslendi sessizliğim.
Bu yakınlarda seni gördün mü,
Sensizliğimin yakınlarında.
Gittiği yön ile
Durduğu göl ile,
Sevdiği bulut ile
Sorunu yoktu kuşların.
Onlar kanatlarına küskündü.
Bu akşam da
Aynı şeyler oluyor dışarda.
Çıt çıkmıyor.
Ne bir özlem sesi
Ne de bir sıcak nefes,
Ki sıcak esermiş özlemin sesi.
Ne fırtınalar atlattı bu gönül de
Bir gülüşünün esintisinde yıkıldı.
Artık ışıklar aydınlatmıyor İstanbul'u.
Gökyüzü mavisi vermiyor eski huzuru.
Sabah güneşi de ısıtmıyor, ışıtmıyor.
Dağ çiçeğini de sevmem zaten,
Alerji yapar yaprakları.
Sen en iyisi kendi dağlarında güneş ol, çiçek ol




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!