Doğrulma, sürünerek yerlerde kal cehalet!
Kirli ruhun fenalık koktuğun da ol zillet!
Suya batsam ne çıkar, zaten hayat bir sudur.
Kıymet aç ruhta nefes vererek bulmaz huzur.
Lakin bela düçarı her dalda söyler nara,
Kulak kapat mutluluk, selamet aşkına dur.
Giderken elveda deme sevdiğim
Her parçası üzgün son nefesimsin
Kuru bir sözüne bağlı ümidim
Asır kadar uzak gitsen bendesin
Bir başıma kaldığım an gör beni
Tut ki ben seni çok sevdim:
-Acemice.
Ruhta cevap arayan aldanışa rağmen
Tılsımlı davetiyeyi alıp hazır ola geçerek
Attığın yürekli cesaret meziyetini kırmayıp
Şiddetli bir coşkunlukla
Anla biraz, bensiz gitsen meçhule doğru...
Yorulmadan deme buldum, güzel huzuru
Kötülüğü dost edinen, onursuz kuru...
Acı çeken o kalbine, saygı duyarım.
Kaybettiğin insanlığı bulsan yeniden
Asıldın asılalı şu yakamdan düşmedin.
Sana katlanan hırslı özlem terk etti beni.
Tatlı başını yiyen naza neden esirsin?
Hiç değilse küt bakışlarından silmelisin,
Üst üste gelen sıkıntılar terletti beni.
Geç kalındı dersen, ah-vah ederken
Hele bir sevmeyi öğren, öyle çek!
Gözlerini açıp kapayınca sen
Hele bir görmeyi öğren, öyle çek!
Musalla taşında bekle meleği
Bir eline aşkı al, diğerine kendini
Hangisini uzatsan o benim kabulümdür.
Eskisini atıp ta arama yenisini
Şayet bulmak sonuçsuz kalırsa bir zulümdür.
Kavrulup yanan gönül senin midir acaba?
Harmanlanmış taze harman tadında,
Sade!
Bir o kadar da şaşırtıcı şen şakraktı
Mutluluğa giden yol üzerinde
Ufkuyla derin
Ey sevgili…
Ey yaşam…
Ben bu şehri mesken tutmadım
Aklımı sızlatan kırıntılar hala sılada
Geceleri koynumda yatırdığım hasretin
Ateşine yüreğimi tuttum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!