Baharı bırakmamak mevsimine,
Çalabildiğinizce çalmak kokusunu.
Kırmak yüreklerdeki asma kilitleri bir bir,
Kulaç atmak denizine yüzeysellikten uzak.
Sevgi tohumları ekmek en kuytu yerlere bile.
Taşımak karamsarlıkların üstüne hayatın
Sigarayı çok severdi
Hep kalbinin üstündeydi vefasız yari.
Her nefes menzilini kısalttı hayatının.
Ve sonunda eli yandı soğudu yüreği.
Kendisi tükendi sigarası tükenmeden.
Aşilmaz dalgalari
Taka geturur dize
Kır dümeni gidelum
Yeşil karadenize
Kemençenun sesine
Sesimizi sessizlik zanneder onlar.
Koşarlar dibi çıkmış bir hayalin ardından.
Örtmek içindir utançlarını kuru gürültülerle
Geçmişten dem vurmaları.
Aynı dili konuşmadığımız belli de,
Neden bir rüyanın gölgesinde uyumaları.
Korkular kadar eski gülüşlerimiz.
Yıldızlar kadar yakın bize rüyalar.
Ön sözümüzü onlar yazdılar da,
Son sözümüzü uyutup durdular karanlıklarda.
Pasaklı her gecenin sabahına güldüler.
Sebepsiz sebepler çalınca kapımızı,
O da biliyordu bunu,
Suçsuzdum.
Onun için,
Karşıma çıkmaya cesareti yoktu.
Telefonda öğrendim öldüğümü!
Nisan yağmuru yemiş sokak çocukları gibi
Eğdi başını gölge,
Dövünüp durdu gün boyu Güneş'in varlığından habersiz.
Alışmıştı alışkanlıklarına su vermeye
Kesilince su sesleri ağladı terbiyesiz.
Bir daha sevmem tövbe.
Bir daha dinlemem duygularımı.
Yansam da yalnızlık denen ateşe,
Bir daha aşık olmayacağım,
Sana olduğum gibi.
Tutunamadım gözlerine.
Kaygandı zemini aşkın.
Yüreğimde iki damla sen.
Uyuyacağım bahtımın beşiğinde
Aşk kapımı çalıncaya kadar.
Yaşayan biz değiliz aslında,
Yaşayan umutlarımızdır zamanı.
Tükenince umutlarımız,
Çöker üstümüze kara bulutlarımız.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!