Başını bir kaldır bak gök yüzüne
Bak neler gelecek gözün önüne
Hıçkırık karışıp rüzgar sesine
Bir kayıp zamana götürür seni
Bir damla göz yaşı armağan olur
Yel eserdi şafak vakti
Çiğ düşmüş yamaçlara
Kanatları kahır yüklü
Yol yorgunuydu göçebe kuşlar
Bir başka mağrur
Bir başka heybetliydi Toroslar
Şükür ki dilimiz dönmez inkara
Gafletten muzdarip gönlüm dimağım
Düşecek nefsimiz o kızıl nar-a
Halimiz ne garip affet Allahım
Günahla harmanız halden bi-haber
Baharlar terk edip gitmişse beni
Dert etme! .. Açmayan güller utansın
Vefasız gönlünden silmişse beni
Sevgiyle bakmayan gözler utansın
Varmışsam genç yaşta yolun sonuna
Küçük,
Küçücük
Hatta minnacık
Toplu iğnenin ucu kadar
Belki de mikroskopik
Belki de sadece
Yüreğime hazan düşürme artık
Son yaprak dalında kalsın sevdiğim
Bahara benzedin değişme artık
Sensizlik vuslata varsın sevdiğim
Sen gülden müşahhas canandan öte
Ne idüğü belirsiz, kaymış muvazenesi
Üç beş ucube varlık, kin satar eczanesi
Biz bittik, bizden sonra, övünecek bir nesil,
Bırakmadık! ..Kalmadı! ..Yüzde seksen embesil
Seni sana bırakıp
Ve alarak “geleceğimi” senden
Yakınların gölgesi üzerinde yürüyüp uzaklaşırken,
Kulaklarında çınlayan sitem dolu ezgilerin
Notalarını yazmaktayım! ..
Pişmanlığım; sinsi bir firak ya da bu veda için değil
Seninle aramda dağlar var dağlar
Anlatma tepenin öte yanını
Şu gönül bahçemde kuruyan bağlar
Yanık yanık yazdı aşk yalanını
Ben sevda taşıdım ağırdı ton-dan
Buram buram gül kokan, gül yüzün de güller açan kadınım
Ben senin gölgen, ben senin karanlıkta kalmış adınım!
Adımladığın topraklar da bıraktığın kokuları,körüklediğin ateşlerin susuz kalmış dudaklarım da bıraktığı har-ları,
İki billur damlanın yanaklarımda ki çizgiler de oluşturduğu ıslaklığı aramaktayım gecelerle yarenlik ederken! ..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!