İşte
O an!
Yavruladığını görürsün
Ölümün
Ulu çınarlarına
Rüzgarın çığlığını
Bir dağ köyünden gelmişti yaşını büyüterek
Çorak susuz
Bire bir bile vermeyen
Umutsuz tarlaların ortasından
Davul zurna ve alkışlarala
uçağın düştüğü gün geldi hayalin
bir eski fotoğrafın papirüsünde
ince narin ve dokunulmazdı
lakin hala sevgi doluydu bedenin
gözlerinde buruk
hiç bilmediğim bir mutluluk vardı
Hala cömert mi seven insana
Hala sitem eder mi kalbi susana
Yarin sevdası gibi yaktı hasreti
İstanbul'u anlat bu gece bana
Işığın karardığı bir yaz boz tahtasında bir aynayı sorgular gibi kendi gölgelerime sığındım bir çocuk saflığı ve bir korunma mahremiyetiyle.
Dünün ardında kalanlar bugünüme yansıdı birden yarınımın habercisi olarak
Şimdi akşam oluyor. Yarın yine güneş doğacak. Bir kapı kapanacak. Bir kapı açılacak.
Ne gözlerim güneşe misafir olacak ne ellerim kapı tokmağında uslanacak.
Tenimi tanımayacağım.
Çıkmaz açmazların bıçağındayım
Maziyi geçiyorum bir fasılTaş blakların kıvrımlarına
Susuyorum
Hep sustum zaten
Görsemde korkularımı aynalarda
Perdem sım sıkı kapalı
İkinci yaşımdaydım
Ağlıyordum
Bir cami avlusunda
Minareler eğildi
Merakla üstüme
Gözlerini istiyorum
Yanlızca gözlerini
Bakışlarını değil
Yanlızca ela gözlerini
İstiyorum yanımda
Giyisilerimde
sana seni anlatamam
ben bana kendimi
anlatmadım daha
aslında
anlatacak bir şeyde yok
ne sende bana




-
Özlem İpek
-
Özlem İpek
-
Özlem İpek
Tüm Yorumlarhocam siz bu şiiri yazarak bni ölümsüzleştirdiniz çok teşekkür ederim..
hocam siz bu şiiri yazarak beni ölümsüzleştirdiniz çok teşekkür ederim..
hocam siz beni ölümsüz bir öğrenci yaptınız çok teşekkür ederim :)