zamansız hediyeler sunarmış kader
mesela bir uçurumun kıyısında severmiş insan
bakmaya doyamazken
hani dokunmaya bile korkarken
ne olur ona bir şey olmasın, diye yalvarırken
gözyaşlarıyla ağıtlar yakıp
bu son şarkısı ankanın
ve bu son yazgısı kalemin
artık küllerimizden doğmayacağız
biz de tüm o trajedilerdeki gibiyiz
sahnede gözyaşı görmek istiyor sevdiklerimiz
ateşin düştüğü yerdeyiz
bir garip münzevi şimdi yüreğim
bin aşktan çıkmışçasına yorgun
biçare şimdi hallerim
kimsenin göremediği gözyaşlarım var
damla damla akıtırım gönlüme
kimseler silemez nemli yüreğimi
ve sen
alnından kurşun yemiş düşünceler kadar sersem
ve sen
aşkın zehrini bir dikişte yudumlamış yürek kadar susuz
ve sen
büyüsü sönmüş şarkılar gibi anlamsız
son bir kelime söyle
bir aşk şiiri yazayım sana
bir bakış kadar kısa
ve bir ömür kadar uzun...
her ağlamak istediğinde
kelimeler doldurulmuş
silahın şarjörüne
ölüm kadar güçlü
hayat kadar korkak
söylense kainatı
söylenmese sahibini yaralayacak
burada diz çöker ve af diler adam
kadının hayali gülümser
adamın gözleri yerdedir
bir karaltıdan başka bir şey göremez
ne ölüler konuşur sahnede ne de diriler
hayat da öyle değil midir
ya çok geçtir
ya da çok erken
saatleri lanetli
bu dünyanın
kalbinde ölüler rıhtımı
gemiler ya çoktan gitmiş
benim ruhum çocuk
seninse yılların
rüzgarlı zamanlarda
kırılıyor yaprakların
aşk silah gibidir dedi adam
kimi zaman intiharı olur insanın
ve kimi zaman da en büyük zaferi
ama ne yazık ki insanların çoğu dedi adam
namluyu çevirip kalbine
tetiği verir en çok sevdiğinin ellerine




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!