Hiç günlük tutmasak da,
Sanma yapılanlar unutulur,
Bizlere ömürlükler tutulur.
Bazen yapılanların hesabı,
Diğer tarafa, bırakılmaz,
Ölmeden önce, Ruhunu teslim eder İnsan!
Öldükten sonra, teslimiyetin hesabını verir!
Dost bağına girdim
Verdiklerini gördüm
Ne de zalimmişim
Her şeyi heder ettim
Kapısına döndüm
Bütün hazırlığımız,
Varın, yok olacağı,
Yokun, yol alacağı,
Son bir merasime!
Kimin ne giydiğinin
Cevapsız sorular
Gelir aklıma,
Beni yorarlar!
İki kere iki,
Dört ediyor,
Her şey yolunda Hülya,
Gidip hiç dönmeyenler
Unuttuğunu almak için,
Dönüp, tekrar gelenler.
Rüzgarlarını bekleyen
Göklerdeki gri bulutlar
Bütün renklerden arınsak,
Geriye sadece renksizler mi?
Bütün düşünenleri assak,
Geride düşüncesizler mi kalır?
Bu dünya, bir dolu gezegen,
Papatyaların yapraklarını koparmadım hiç
Hercai aşıklarım için oturup da ağlamadım
Gülleri, hep uzaktan, dokunmadan sevdim
Acıtan dikenlerini, gönlüme batırmadım hiç
Platonik sevmelerin şemsiyesine sığındım
Yağmura, kara, doluya yakalanmadım hiç
Benim neye ihtiyacım var,
Diye soruyorum kendime?
Saymakla bitiremiyorum,
Ne çok şeye! ...
Olan, olmayandan çalıyor!
Senide mi, benim gibi cami avlusuna bırakmışlar düşüncelerim, pek bir yalnızsın!
Oysa, yazsam seni, kağıtlara, sayfalara, yüreklere, akıllara, hiçbir yere sığmazsın.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!