Ekmek kırıntıları verdiğim,
Hiç tanımadığım kuşlar,
Benden, razı ol diye iyilik bekler,
Benim için, sana dua ederler.
Dönüşü sana olan sevgililer,
Rıhtımda bekler,
Aç kediler,
Rıhtımlara yanaşır,
Tüm gemiler.
Rıhtımdan ayrılır,
Giden sevgililer,
Yavaş yavaş,
Usul usul yaklaş,
Kokun üzerime,
Sinsin Rüveyda.
Ela gözlerini,
Şimdi şu açık kapılardan,
Haber vermeden gireceksin.
Soğuk ayazların değecek,
Dokunup, bizi üzeceksin.
Senin bize garezin mi var?
Yükseldikçe,
Dağları aşıp,
Kibirlenen,
Başı bulutlara,
Değen!
Dostluğumuz,
İçimize çektiğimiz havayı
Seven canı sevilen cananı
Uğruna can verilen vatanı
Güneşi Ayı ve Yıldızları
Ruhlarımıza dikilen elbiseleri
Ya- HAK herşeyi sana boçluyuz.
Bana verdiğin sözün,
Senedini aklımda,
Tuttuğum elllerinin,
Sıcaklığını ellerimde,
Baktığım gözlerinin,
Umudunu yüreğimde,
Güzel gözlerin,
Sadakasıymış,
Tatlı gülüşler.
İnsanların,
Gözlerinde yaş,
Kalplerinde,
Dillerde bir mutluluk şarkısı,
Sen salıncaklarda sallanan,
Ben seni hızlı hızlı sallayan,
Geldin derken geri dönüşler,
Her sallanışta bir mutluluk,
Ben ne şairim,
Ne de bir deli.
Aşktan sarhoş,
Zincire vurulmuş,
Bir köleyim.
Hala yaşıyorsam,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!