Ereğli, kalbi aşkla çarpan Ereğli.
Hem aktır suyu hem karadır, denizi...
Öyle bir kalbi var ki şehrin hem altından.
Hem demir gibi, hem çeliktir çeliği...
Hadi git sen şehre Gökkuşağı boyayan...
Yüreğime çiz çiz geç,
Bas bas geç.
Yak yak geç YÜREĞİMİ,
Yüreğime bir bakmadın madem.
Kanıyor mu, kanamıyor mu diye.
...
Uzak bir köşede, bir sokak başında
Bunca zaman aradığım ışığımı gördüm.
Ben ki yaşlı değildim, henüz onyedi yaşımda...
Saçlarımı beyaz, kendimi yaşlanmış gördüm.
Hani ben kördüm,
Ben gözlerinden korkmam,
Kapatma lütfen.
Ben gözlerinde ararım,
Çevirme lütfen...
Ben gözlerinde yaşarım,
Çekinme lütfen.
var ya gitmek zormuş.
gülüm dediğine kaktüsüm demek gibi bir şey.
yolu biliyorsun ama gideceksin ama yüreğini bavula koymak gibi de üstelik.
Haydi bi daha,
Susma! Bi daha...
Susma be ana- baba.
Ey muhabbetimin baki olduğu efendim,
Yol belliydi, yolun, ben yoluna düşemedim...
Şu hayat beni çevirip çevirip pişirdi,
Dert değil, dert olan ben yolunda pişemedim...
…
Bir kocaman günaydın versem.
Bulut kadarcık
Sonra da ordan sağa sapsam,
Sola sapsam...
İlerlesem, geri gitsem
Beni kurtarsan bu yönsüzlükten...
Sen , sen canıma, canıma minnettin...
Neden şimdi canıma mihnet oldun.
Sürgüledin o sürgülü kapıları üzerime,
Orda bir ağaç vardı,
Küçüklüğümden beri,
Çok severdim o ağacın dibini.
...
Çok gidip geldim yanına,
Çok sohbet etmiştim o ağaçla.
Hocam size nasıl ulaşabilirim ?