İbrahim Arslan Şiirleri - Şair İbrahim A ...

İbrahim Arslan

Bir çiçek kopar ki yüreğinden, Onu annene veresin, bırak onun hakkı da ancak, böyle ödensin... 365 gün hediye verin annenize, babanıza. Boynuna sarılmanız, öpmeniz, hatrını sormanız, yüzüne gülmeniz, bir dediğini iki etmemeniz de hediyedir onlar için. Benim annem yok. Bunu annesi olanlar bilmez. Yani benim güneşim yok. Güneş yoksa ışık yok, sıcaklık yok. Öpün annenizi başucunuzda buluyorsanız eğer. Onunla geçen her gününüzün, dakikanın kıymetini bilin. Ve annelik çok zor. Siz karnına düştüğünüzde başlıyor onun sizinle bağı.

Sadece anneler gününde annelerini hatırlayıp, hediyeler alan evlatlara sadece acıyorum… 365 gün 6 saat annelerin günüdür! Böyle ilan edilmeli.
12 Mayıs 2011

Devamını Oku
İbrahim Arslan

Sana yenilmek istiyorum bu hayatın aşk adlı oyununda. Sen kazan. Ben sana yenilmek istiyorum... Ummadığın yerden çıkacak değilim karşına Aşk gibi. En zayıf yerinden vuracak değilim, hedefim kalbin de değil, sen gibi... Yüreğimin sesini değil senin yüreğinin sesini dinlemek istiyorum. Ah benim gökyüzüm, gülyüzlüm. Ayın dibinde uyuduğumu unutma. Gelmek istersen yanıma adresimi arama ben gelirim sana. Ben gelirim elimin içine bir iki yıldız koyarak. Saçlarına takmak için.

Yok benim sözüme inanan. Aşkın adama neler yaptırabileceğini kimse bilmiyor ya da unutmuş. Yok benim sözüme inanan. Senin neler yaptırabileceğini bana kimse bilmiyor. İstanbul Fatih'e neler yaptırdıysa o ruhu bile olmayan şehir. Canı, eti, gözü, derisi bile olmayan şehir. Küçümsemeyin bir kalbin bir kalbe olan aşkını. Benim aşkım kalbine evet. Bedenine olsa kaç bin kere solmuştu kim bilir!

Yanımda yedek dursun bir kaç cümle. Sona saklayayım kurşundan tesirli aşk sözcüklerimi. Seni bilmeleri için yazıyorum. Ne kadar yazsamda az olacağını bile bile. Bu zamana kadar anlatamadımsa bu zamandan sonra da anlatacağımı sanmıyorum. Kimsin sen?

Devamını Oku
İbrahim Arslan

Türkiye aziz bir ülkedir..

Atatürk (ü-ölüm) süzleştirmek. Bu cümleyi iyi analiz edin. İşte Türkiye bu iki çizgi arasında.

ONUN ÜZERİNDEKİ KAN KADAR AZİZ BİR KAN BAŞKA TOPRAKLARDA YOKTUR... Biz bir savaş değil binlerce savaş verdik... Hala da savaşmaktayız. Doğal ve doğal olmayan afetler bizde hiç bitmedi... Ülkemiz Ata’mızdan sonra geçen zaman diliminde bugünkünün en üst düzeyinde olmalıydı... Ne yazık içine düştüğümüz savaşlar Türkiye'yi kalkındırmak, aydınlatmak, geliştirmek ilimde sanatta fende en üst düzeye çıkarmak adına verilmedi... KADINLARIMIZIN başörtüsüyle bile savaştık. OKULLARIMIZDA öğrencilerimiz savaştı. Başbakan bile astık... Darağacı altın günlerini yaşadık.

Devamını Oku
İbrahim Arslan

Hayat' la daima mücadele halindedir erkek. Sabahın körü denilen vakitte kalkar, ailesinin geçimi için hayatın emrine girer erkek. Ve tabiat şartları bazen dikilir önüne. (Bu yazıyı yazdığım sıralarda köyümüze giden yol karla kaplıydı. Ve sabahında da aynı çileydi... Zincirli de olsa yolcu arabasına geçit vermiyordu kar. Yolcu arabasında tesadüf hep erkek vardı. Hep işine giden erkek. Kendisine verilecek asgari ücreti sonuna kadar hakeden erkek) KardaYol vermem der, karlı dağlar çıkamassın der. Üşür, sıcakta yanar yine de işine gider erkek. Evde hanımının dırdırını çeker, zira asgari ücret yetmez. Bunun için bazen başka başka işler de bile çalışmayı göze alır. Başka başka işler de. Bazen bilmediği bir işte. Zordur erkeğin asgari ücretle eve girmesi, evden çıkması.

Erkek olmak zordur. Her şeyi ilk o düşünmelidir. Kadın belki bugünü düşünür sadece, ama erkek yarını düşünmelidir. Sabretmelidir. Patron fırça atsa, bağırsa, çağırsa yutkunur. Ekmek aslanın ağzındadır bilir. Sigarası vardır ama olmamalıdır erkeğin. Ama ne yapsın dudağını ısıracağına sigarasını ısırır. Hafta da bir gün tatili vardır en çok. O da yetmez. Günlerin yorgunluğu değil, yılların yorgunluğu vardır üzerinde. Eşinizi anlayın mutlaka hanımlar. Güzel sözlerinizi ondan esirgemeyin. Canınız kavga etmek istiyorsa etmeyin. Zaten hep kavga halindedir erkek. Ve sizi çok kıskanır inanın. Bazen de sırf siz kıskanın diye gözü dışardaymış gibi davranır. Erkek iş bitimi eve geldiğinde çocuklarını görünce dinlenir ilk. Eve hiç boş gelmek istemez. Bir sakız bile olsa almak ister. Çocuklar babasını görünce sevinir. Anne hep yanındadır ama baba dışardan gelmiştir. Belki gündüz konuşmuştur çocuklarıyla baba. Ne getireyim akşam eve kızım. Çikolata getireyim mi? Olur baba, memma suyu DA GETİR! Olur. Ve ister de ister çocuk. Var mı, yok mu da demez. Jelibon da getir baba. Olur der baba, olur. Ve gönlü zengindir babanın kola da getireyim mi? Çocuk çok sevinir elbette getir der. Belki de akşam eve dönüp, dönemeyeceğini bile bilmez baba. Yollar bembeyazdır, Bu hayatın beyaz çilesidir. Gönlünü alır çocuğunun. En güzel elbiseleri giysinler ister ev halkı. Kimseden aşağı olsun istemez. Ve inanın zordur erkek olmak. İnanın zordur erkeğin ekmeği çiğnemesi...

ERKEKLER bilmece, bulmacadır. ne zaman ne düşündüğünü bilemezsiniz... Ne desek boş. Hayat oyun oynamaya gelmez. Onun bile bir vakti vardır. Zengin olan da fakir olan da şu hayatın hakkını vermek zorundadır. Şu üç- beş günlük hayatın!

Devamını Oku
İbrahim Arslan

Soru çok basit aslında...

- Kimi seçeceksin?

***

Devamını Oku
İbrahim Arslan

Ben aşağıdaki yazıyı yazdıktan sonra bu diziyle ilişkilerimi 3 talakla boşadığım için akıbetini bilemiyorum...

Ve işte o aşağıdaki 'İntikam' yazısı:

Bu dizi gümbür gümbür devam eden dizilerimizden. Dizi yayına başlamadan neler yazmışım gelin beraber okuyalım :))

Devamını Oku
İbrahim Arslan

Uyku geldi gözlerine... Uyudular yüzlerce yıl... Bir gün değil iki gün değil, üç gün değil, yüz gün değil, iki yüz gün değil...

Kaçtılar zalimin elinden. Kaçtılar hidayete... Kaçtılar tek tanrıya inandıkları; kaçtılar ' Allah' dedikleri için... Kıtmir adlı köpek de bu gençlerle 'ölümsüzlüğe' uyudu... Evet yakalanmayacaklar ve öldürülmeyeceklerdi...

Kaç yüz yıllık bir rüyaydı bu!

Devamını Oku
İbrahim Arslan

KARADAYI TUTAR MI?

Dizi tarlasında bir çiçek daha açtı, açacak...

Çıtası her geçen gün/ ay/ yıl yükselen bir oyuncu Kenan İmirzalıoğlu. Sırf bu nedenle bile bu dizi tutar diyebilirim. Bence dizi sektörünün, Türk Sinemasının yani Yeşilçamın önemli bir aktörü, figüranı, parçası. Onu ilkin Miroğlu diye tanıdık, sevdik. Kabul bu genç bizden biriydi. Yani yapmacık değildi. Delikanlıydı.

Devamını Oku
İbrahim Arslan

' Kdz Ereğli'yi şairler anlatmalı size'

Bugün anlatması bana düştü. Vefasızmıdır Kdz Ereğli, değil. Vefalıda değildir. Sanırım bu şehirde Mecnun Leyla'sını unutur. o denizinin dalgalarının sesinde.

Kıyıya vurur burada umutlar bazen. Bazen 'sevgi şehri' olduğu söylenir de daha çok ' kavga şehri' de olur... Elbet ' ekmek kavgasıdır' burada süregelen... Fabrikası vardır püfür püfür tüten dumanları bacasından. Ama gelin görün ki gurbete kapı açılmıştır. Gençleri de gider bu şehirden, başka şehire ekmek kapısı aramaya. Bir fabrika yetmez ki bu güzel şehre. Bu şehir daha çok kucak açmalıdır: Umuda!

Devamını Oku
İbrahim Arslan

İki keçi BİR köprüde karşılaşırsa en nihayet olacağı şudur ki Boynuz boynuza gelirler ve aradan zaman geçer ikisinin de kemikleri O köprüde beklemeye devam eder öbürünün yol vermesini... Burdan daha ne kıssalar çıkar, bu köprüden daha ne keçiler geçmeyi bekler... Şu bende ki keçi var ya, önünde ki Sırat'ı, Sırat Köprüsünü görür de keçi olarak geçmeye kalkar işte...

İnsan keçilik etmemelidir. Yaratıcımız her kulunu Cennet'ine koymak ister. Hâlbuki çok insan görürüm koşan. Derim nereye koşuyorsun böyle. Cehennem'e ya da Cehennem'in dibine, der. Kolundan tutacak olurum ne yapıyorsun? Orası sıcak. Güneş kadar sıcak. Güneşler kadar sıcak. Yakma kendini. Keçi gibi inatçıdır dinlemez beni. Koşmaya devam eder.
Cennet deseniz inanın ucuzdur. Her şey eksiksizdir, kusursuzdur. İstenilenler ise kişinin zaten yapması, olması gerekenlerdir. Bir tane emir ve yasak söyleyin ki bana insanın menfaatine olmasın. Ve Cennet ucuz dedim ya, ama isteyen kim? İstemeyiz. Keçiliğimizden. Ya bu dünya tarlasına ekiyorsun tohumu bilmem ne kadar zaman da verir mahsülünü. Yani herkes zengin doğmuyor anasından. Evdi, yerdi, arabaydı... Derken zaman akıp gidiyor. Bi bakmışın kelli felli bi adamsın ya da Sürahi Nine gibi bir kadın. Paran var ama ağzında dişin yok. Ve hala şu dünyadan tam istediğini alamamışsın. Anlamamışız bu dünya tarla, ekme yeri. Mahsul toplama yeri değil. Ektiğimizi öbür dünyada toplayacağız nasipse. Ya cehenneme ya cennete toplamış olacağız...


Devamını Oku