*Bir ışıksın, aşkın kendi bilinmez karanlıklarını aydınlatan.
Nefsin karanlığında kadınsal ışıltınla nefesine meftun ettin.
Siluetinin göründü, görülmemişlikte. Bir iz, bir naz, bir haz, bir hazırlıksız gidişin sesinde sustum.
Sensizlik ile uğraşan arınmışlık çiftçisi oluyor vicdanım.Ne ekersem ekeyim sen yeşeriyor.
Tek geçim kaynağım seni sevmek ya da sevmemek
Ben aşkın Lord Mecnun’u
Fakirlik yaşayamam yeryüzünde yârim
Öksüz bir yalnızlığın yalnızlığında doluyum
Dolu doluyum
Kullandığın cümlelerin tizlerime tez
23. 23. 2011
Cennetler kurmuştum içimde. Kevserleri damlalarındı. Sırat’ını geçmek için Fırat’ımı sevmek gerekiyordu.
-Bir gün, bir güne, bir günden sonra başka bir güne kördüğüm olmuş olagelmişlerin kıyıcısıydım. Yunus olarak kalmıştım sahiline. Yüzsüz yüzemezdi ruhunun denizinde.Algıları açık olmayan dalgaların arasında dolaşmazdı.Şairdim, yazardım ve senli bir yüreğin keşfi için yazılmamış yazgımı yaşıyordum.
-Bir Pazar postası gibi saklı bahçede büyük bir sevdanın tohumları ekildi, ilk bakışın, dokunuşun, öpüşünle.
Yüreğimin Öğretmeni
Nazlıcan’a ithaf
zil çaldı, ben çaldım, başladı ilk bakıştan aşk
hiç bilmediğim hep yazıldığın hoşluğun defteriydin
vedanın tamirci çırağıyım
kirlenmiş benlikleri, yanık sevdaları onarıyorum
gitmeler başka gitmelere gelgitlerini sunarken
kaç damla özetler ki son demleri
onca yaşananların atlasında hangi rengin adısın
şimdi gidişin hüzün rengine bürünmüş bir hal var
Sen'den giden ben’e kavuştaklar yakıldı; ama ağıtın bütün türküleri etrafında topladı.Bütün türkülerde kendimi toparladım.
-Ben çaldım, sende kalanlar dinledi.Sözsüz şarkılarda kaldık sen gideli.
-Mümkünlüğün ümmisi olup çok bilmişliği aklın cebinde bıraktım.Bilgelik kendine sormaktır, kendinle barışmaktır.Başkasından öğrenmek değildi bilgelik. Bilgelik, kendinle yola çıkılan ilmi derinliklerde, bilinenleri öğretisel içlemde büyütmektir.
-Ötesi var olan öteberilerinin metafizik ötesini ekledim.Bilinmezlik kendine kıssalar okudu. Sen mistik yüreğimin menkıbesinde okunan son ruhsal öyküsün.
kahinin gözleriyle gittin benden
düyunu sihrime şifreledin
donanmıştı saf bilinç ile
sen nesin diye sorulduğunda
ben farkındalığım diyebiliyordu
belirsizlik kavında ekinokslara inat yakışlarım var
bütünsel bir amaç sevmek, severek yaşlanmak aleviyim
bensin yangın yeri, sensin yanıklarım, merhemlerimin meryemisin
yaryüzüne geldim, beni al sıcak oyunlarına
sevgisiz kalmış öksüz bir çocuk gibiyim istanbul sokaklarında
sensiz kalmış yetim bir ceylan gibi gezer uzaklarım
Işıkzen (kadınslığın ,aşkın güzel ışığı)
Nedim oldum sensizliğe.Nedamet çözer bağrı yanıklarımı.Kopmaz kıyametin Kıtmiri de değilim. Alıştım zaten sensiz rüyalar görmeye.Hayallerimi satın aldığın günlerin de azaldı.
-Bir sen, bir ben iki etmiyorsa bu son kavuşma toplamında.
Dünyanın sonu gelmiştir.Gözün aydın Mecnun, benim de sonum sana kafiyeli.Gözün aydın Leyla, gidip de gelmeyen sana benzemiyor.
-Kendime söz geçirdiğim sensiz mecralarda içimdeki çocuk ağladı. Açlığına dayanamadı. Hep sen dedin, senli sözler istedi.O beni tümden titreten bakışlarını aradı. Dokunduğunda uçan ruhumun enginlerini hissetmek istedi. Öpücük arası sen arası gecelerde ağlayan yıldızların rengini görmek istedi.
Yüzündeki gülücükler ekseninde dönen bir tutkunun lokmaları gelişlere direndiğinde ve yüreğine asla söz geçiremediği bir yılan deliğindeyim.
Gönlümü soktum, yılan bile ısırmadı …Bir yılan çıkıp acılarıma benimi doladı,gel sürünen acılarınızın panzehiri olayım…
-Sordum yılana:- Neden beni ısırmadın?
Yılan:- “Siz insanların yılandan korkmam,yalandan korkarım diye sözünüz var. Oysa baktım senin aşkın yalan değil, senin aşkın bu asrın en büyük yarası,içindeki acılar kanını dondurmuş.Seni ısırsam zehrim kanına karışmazdı.Üstelik kanın beni öldürürdü.Ayrılığın pıhtısında alyuvarların resmi uzaktan görünür. Benim işim ısırmak da değil, zaten.
Siz sevdayı yaşamayan, siz hayatı zehirleyen insancıl yılanlardan neden korkmuyorsunuz ki…Sistemin yılanları her gün sizi zehirlerken, yapmacık sevdalarla aşk zehri yayanlardan neden kork muyorsunuz.
- Giden dişi bir yılanmış meğer, sen ömrünü,sen bütün dünyanı, ruhunu ona adamışsın. Bir kadın ancak böyle sevilir, anlatılır,dilenir.Sen bunları yaparken, o nerde? Ya da hangi erkeğe zehrini akıtmaya çalışıyor. Kim bilir başka hayatlar peşinde,kendince mutluluk bulacağını düşünür.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!