Yürü git; derin dağlar arasından yol bilmez
kuzu gibi kurda doğru,
Yürü git; zor ama belki olur elinden tutan,
buna ihtiyacın olduğu bir an.
Mustafa'nın askerleri değil miydi onlar
Kolay mı sanırsın sevgili,
bir sevgiyi dizelerle büyütüp beslemeyi,
notalara dokunmadan bestelemeyi...
Fotoğraflar...
Acımı en güzel onlar anlatır,
bir alsan ellerine sevgili,
Gözlerimi yıldızlara diktim
yıldızlar parlıyorlar,
yıldızlar gözlerin.
(Aralık 2001)
Seni yazdığım yerde şimdi ağır bir yük,
dizeler raydan çıkmış tren misali,
ardardayken üst üste binik.
Anladım,
yüreğimdeki bu telaş
kısa sürebilecek bir ömür ihtimaline hazırlık.
Sabah oldu,
ufukta gözlerin tenimi yakar.
Ah geceler,
yasak geceler,
sorma utanırım.
Uzanınca yatağa
Kollar yasak artık kapılara,
pencerelere perdeler yasak...
Yaramı ota,
ama yara bandı koyma doktor
Gizlemek birşeyleri yasak...
Kapama gözlerini açık kalsınlar
Ölüm...
Adını duymak bile yakıyor yüreğimi.
Kaybettiğimi düşünüyorum da
sevdiklerimi,
nefes almak gelmiyor içimden.
Durdurup kalbini sonsuz bir boşluğa,
Basit bir yalandır söylediklerimiz,
her kelimesi, her cümlesi bir yalan.
Basit bir hayattır yaşadığımız
ne başı belli ne de sonu.
İçimizde bir ölüm korkusu
ölüm bile yalan bizim için.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!