Mecburiyet Yasası
Uykumla uyanıklığımın arasısın
Kanadıkça gül açan,
Gönlümün yarasısın
Kaçmak ve karşı koymak nafile
Mehmet Tokadı Bir Koysa…
Güney Afrika, Ortadoğu, Yakın Asya hep harap
Haçlı kadehinde sabi kanı, nefesinde şarap
Arap o bildiğimiz, Ebu Cehil torunu arap
Kudurdular yine, saldırıyorlar Türk Vatanına.
Mehtabım Derdim Sana
Mehtabım derdim ya sana ben,
Gittin mehtap ile yarıştın.
Meleğim derdim ya sana ben,
Uhrevi aleme karıştın.
Mekân
Bir serap gösterip ufuktan, bahtiyar ettin,
Yaz günü kar yağdırıp başıma, ihtiyar ettin.
Doldurup, dibi delik heybeme lezzetli aşı,
Yönümü şaşırtıp, mekânım kahrı yâr ettin.
Bir kavgada başımı yaran taşını
Kapkara çorak toprağını
Kara dağdaki aç kurdunu
Gökte uçan kuşunu sevdim.
Gün geldi taşlar mihrap oldu
Küçükle küçük olduk,
Büyükle büyük...
Uyumu,
Anlaşmayı, konuşmayı başardık,
Ama seviyesizin
Alçağın ve edepsizin
Merkepler de Sever mi?
Merkepler de sever mi,
Hem ısırarak hem teperek.
İnsan ihanet eder mi,
Hem severek hem de gülerek.
Mesken Tuttum Tüm Durakları
Mesken tuttum tüm durakları,
Yıllardır Sen geleceksin diye.
Gözledim her gün uzakları,
Geciktin gülüm bunca yıl ne diye?
Mevki ve Hatır
Her gün haberlere manşet olan kahraman
Bak pul oldun eskidin adın sanın duyulmaz
Çiğ sebzeyi çabucak çürütüveriyor bu zaman
Mevki ve makamsız kalınca hatırın hiç sayılmaz
Ey mevki
Ey Makam
Sen ne görkemli bir şeysin…
Abası olmayan çulsuza aba,
Libası olmayan çıplağa giysi,
Şerefi olmayan şerefsize kılıf




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!