Ne bir satırsın, ne de bir sayfa,
Ciltler dolusu cefasın hayat.
Ah ile başlar her kadem, her safha
Sayfada bir nokta sefasın hayat...
Ot gibi yaşayan varsın yaşasın,
Bir bahar sabahında, ala kuşlukta,
Bir selam yollasan, gönlüm hoş olur.
Bir iş arasında şöyle, elin boşlukta
Bir kelam eylesen, hayat hoş olur.
Geliversen bir kapı aralığından,
Çok yıllar yaşadık çok…
Kaç yıl oldu dersen;
Başımdaki karlara sor.
Çok şeyler gördük yaşadık;
Neler dersen;
Yüzümüzdeki izlere sor.
Saatin her bir tiki sen olsan da, bir takı da ben oldum,
Taşlaşmaya yüz tutan katı kalbime, yakı Sen oldun.
Sevginle sevilmeyi öğrenip de, sevdiren ben oldum,
Vefamı vefa ile bir vefa örneğine çeviren, Sen oldun.
Hayvana “hayvan” desen
Hayâ eder utanır
Bazılarına “insan” desen
İnsan olanlar haya eder utanır.
Hüzün
Aniden
Bir sevda türküsü gibi düşüverir
Deli dalgalanan gönlüme.
Baki kalsın kubbede sesimiz deyip de,
Çakal gibi uluyup, köpek gibi havlama.
Kırk haltı dürüm edip, bir lokmada yiyip de,
Hoş sedadan habersiz, ukalalık taslama.
Yolun yol değil, kılavuzunu doğru seç,
Her Şeyi Göze Alarak Sevdik
Her şeyi göze alarak yaşadık,
Her şeyi göze alarak sevdik.
Baş koyduk kimi sevgilere,
Canımızdan daha çok sevdik.
Bir kıyı kentinde
Güneşli bir günde
Dubaya bağlı bir kayık gibi
Bırakıp gitmeye elvermiyor gönlüm seni.
Ne var ki biz kırsalın çocukları
Suyu yerin yüz metre altından
Kara bulutlardan sıyrılan
Bir güneş gibi,
Kurak bir iklimde beklenen
Bir yağmur gibi,
Uzun bir hastalıktan sonra özlenen
Bir sıhhat gibi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!