Tükenmenin resmini çizdim,
Yüzümün bir kenarına.
Uzak kalmışım sana
Uzadıkça zaman, hüzünde eskiyormuş.
Taze kalmadıkça yara aynı seste acıtmıyormuş canı.
Bilmek acıtıyor anlayacağın.
Evin kuştin nava dilda
Gor’a wi çekirin nava gulda
Çave wi hiştin nava kilda
Jivir diherim çawreşamin tu megri
Xwin_u xweydane xweve
Resmine bakıyorum
Gecenin saf yumuşak ipeğinden bir yolculuk dokuyorum gözlerine..
Kimi hazlar var orada
Kimi savaşlar
Ateşin kadar diri inancın kadar keskin savaşlar
Bu bir sevdanın yere göğe sığmaz yoğunluğudur,
Gözlerinde demlenirken aşk,
Varlığımın en suskun mahalinden
Şimdi susuyorum
Ve
Gözlerinde demlenen aşk ile yanan ben
Gittikçe hiç'leşen kalabalığın içindeki
Tüm yalnızlıklar piç'leşiyor...
Yalnızlar kalabalığında
bedenler teğet geçerken
her adımda,
hikayeler sarmaşık birbirine.
Sokağın paslı ayak izlerinde
herkesin taşıdığı
aleni sırlardı oysa.
Herkes
heybesindekilerini
saklama telaşında.
Amansız bir yürek yangınındayken
Bir kemanın tellerine ıstıraplarımı astığımı
Ve
Derya derinliği gözlerinde kaybolduğumu
Zifir saçlarına niyazları bağladığımda öğrendim.
Gözlerinin zehriyle
Üzgünüm, küskünüm, kızgınım, kırgınım..
Asırlık yükleri ve yaşanmışlıkları sahiplenmiş, taş avlulu, taş damlı ihtiyar bir evin damında ninemin ninesinden kalma, “koç boynuzu” “açık göz” “hayat ağacı” motifleriyle işlenmiş bir kilimin üstünde yıldızlarla bağdaş kurmuş oturmaktayım.
Hayal ile gerçek arasında mekik dokuyan beynimin akıl oyunlarına aldırış etmeden, Divan-ı Kebir’den gazeller okumaktayım..
Şehvet kokuyor bu gece yine yasak dağların.
Bu gece yine aşk için yaratılmışsın sen...
Dudaklarımı gezdirdiğim göğüs kafesinin sıcaklığıyla ısıt beni...
Şeytan beslemeli duyguların, yalın ayak zevklerin renginde erirken bir bir; devrim öncesi anın hükmü oluyorum mutluluk çukurlarında gamzelerinin.
Susuyorum.
Susturuyorum buğday tenli nefesini, kemiğine kar yağan yeryüzünün tek mabediyle..
Bulunmaz şafağın nazenin hüzmelerinde..
Ne de gecenin çığlık çığlığa karanlığa koşan hüzünlerinde..
Onda ne sen Selene’sin, ne ben Aurora’yım..
Onda hem sen Selene’sin, hem ben Aurora’yım..
İçine girilmez ki çoktan içinde olduğumuz o kutsi cevherin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!