Hadi Kuranlıoğlu Şiirleri - Şair Hadi Ku ...

Hadi Kuranlıoğlu

Tükenmenin resmini çizdim,
Yüzümün bir kenarına.
Uzak kalmışım sana
Uzadıkça zaman, hüzünde eskiyormuş.
Taze kalmadıkça yara aynı seste acıtmıyormuş canı.
Bilmek acıtıyor anlayacağın.

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu

Evin kuştin nava dilda
Gor’a wi çekirin nava gulda
Çave wi hiştin nava kilda
Jivir diherim çawreşamin tu megri

Xwin_u xweydane xweve

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu

Resmine bakıyorum
Gecenin saf yumuşak ipeğinden bir yolculuk dokuyorum gözlerine..

Kimi hazlar var orada
Kimi savaşlar
Ateşin kadar diri inancın kadar keskin savaşlar

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu

Bu bir sevdanın yere göğe sığmaz yoğunluğudur,
Gözlerinde demlenirken aşk,
Varlığımın en suskun mahalinden
Şimdi susuyorum
Ve
Gözlerinde demlenen aşk ile yanan ben

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu

Gittikçe hiç'leşen kalabalığın içindeki
Tüm yalnızlıklar piç'leşiyor...
Yalnızlar kalabalığında
bedenler teğet geçerken
her adımda,
hikayeler sarmaşık birbirine.

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu

Sokağın paslı ayak izlerinde
herkesin taşıdığı
aleni sırlardı oysa.
Herkes
heybesindekilerini
saklama telaşında.

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu

Amansız bir yürek yangınındayken
Bir kemanın tellerine ıstıraplarımı astığımı
Ve
Derya derinliği gözlerinde kaybolduğumu
Zifir saçlarına niyazları bağladığımda öğrendim.
Gözlerinin zehriyle

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu


Üzgünüm, küskünüm, kızgınım, kırgınım..

Asırlık yükleri ve yaşanmışlıkları sahiplenmiş, taş avlulu, taş damlı ihtiyar bir evin damında ninemin ninesinden kalma, “koç boynuzu” “açık göz” “hayat ağacı” motifleriyle işlenmiş bir kilimin üstünde yıldızlarla bağdaş kurmuş oturmaktayım.
Hayal ile gerçek arasında mekik dokuyan beynimin akıl oyunlarına aldırış etmeden, Divan-ı Kebir’den gazeller okumaktayım..

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu

Şehvet kokuyor bu gece yine yasak dağların.
Bu gece yine aşk için yaratılmışsın sen...
Dudaklarımı gezdirdiğim göğüs kafesinin sıcaklığıyla ısıt beni...
Şeytan beslemeli duyguların, yalın ayak zevklerin renginde erirken bir bir; devrim öncesi anın hükmü oluyorum mutluluk çukurlarında gamzelerinin.
Susuyorum.
Susturuyorum buğday tenli nefesini, kemiğine kar yağan yeryüzünün tek mabediyle..

Devamını Oku
Hadi Kuranlıoğlu

Bulunmaz şafağın nazenin hüzmelerinde..
Ne de gecenin çığlık çığlığa karanlığa koşan hüzünlerinde..
Onda ne sen Selene’sin, ne ben Aurora’yım..
Onda hem sen Selene’sin, hem ben Aurora’yım..

İçine girilmez ki çoktan içinde olduğumuz o kutsi cevherin.

Devamını Oku