Umut ederek yaşıyor, hayal ederek,
Kalkmayı istiyor yerinden,
Kalkamıyor, yeniden yeniden deneyerek,
Ağlayamıyor, sevinemiyor, yaşıyor sevmeden.
Yüreği taş olan birisi için,
Adını yeniden anmış olmalıyım,
Kulaklarım hâlâ senin sesinle çınlıyor.
Ayaklarım geri geri kayıyor adımlarında,
Beni dara çeken cellâdımsın anlaşılan...
Bembeyaz bir kâğıda dökülmüşsün, renklerin keşmekeşi içinde,
Mutlu Olucaksın her an Her zaman
Kaybetmiyede Göze Alıcaksın kazanmayıda
Ama Vazgeçmeyeceksin Herşeyin Senin Üstüne Geleceğini bile bile
Sınıfta Kalsanda, Sevgilinden, Dostundan Ayrılsan bile
Ama Tek Hedefin Olucak Ölümü Bile Bile Daha Çok Yaşamıyı Göze Alıcaksın
Başkasının Elinde Gördüğünü Bir Çocuk gibi Ağlayıp Sızlayıp İstemeyeceksin
Ne acıdır sevmek, bir yandan yüreğini, bir yandan bedenini yakar,
Çok güzeldir güzeli sevmek, istesede istemesede bu gönül sadece sadece sana bakar.
Tuttuğumda Ellerini buzdan daha soğuk hisseddim,
Tenin mi soğukta bana sevgin mi,
Bakışların kalbimi en derinden ekliyen unsurdu,
Belki seni sen için sevmem kusurdu? '
Kalem Tutarken Ellerim Sana bir şeyler Yazmak
Ve tutarken Ellerim Elini Tutmak
Görürken Gözlerim, Gözlerine Bakmak
Ve yaşarken, Senle Bir Ömür yaşamak.
Her Kafamı Yastığa Koyduğumda
İnsanın omuzlarından hiç düşmez yükler
Okul zamanı geldiğin de önce çantısını alır omuzlarına,
Daha sonra ağırlaşmaya başlar omuzdaki yükler,
Yalın ayak yürümesini öğrenir insan 8-9 yaşlarında.
Zaman geçtikçe sınav yükü biner omuzlarına,
İnsanın omuzlarından hiç düşmez yükler
Okul zamanı geldiğin de önce çantısını alır omuzlarına,
Daha sonra ağırlaşmaya başlar omuzdaki yükler,
Yalın ayak yürümesini öğrenir insan 8-9 yaşlarında.
Zaman geçtikçe sınav yükü biner omuzlarına,
Annenin değerini yatak başında beklemeyince anlıyoruz,
Sevgilinin değerini yürekten uçup gidince,
Babanın değerini, mezarına iki kürek toprak atınca,
Hayatın değerini hastane koridorlarında.
Karanlık vaktinde havada bir kuş bile görülmez,
Durgun sular berrak değil,
anlat kendini biraz.
Unut eskiyi,
gel bir adım yakına…
Yok, işin var diye bekletmeyeceğim seni;
“Ne oldu?” diye sorma.
Yıldızları avucuna topla, göğün güneşini sök de al,
İstersen papatya yapraklarını hoyratça kırp,
Sevme beni, sevme—ama kalbime dokunma...
Kır dallarını bahçedeki ağaçların,
Anıların sayfalarını yırtıp savur rüzgâra,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!