Ve...
Yine söylüyorum,
Gökyüzü kuşlarındır,
Mavilikler özgürlükleridir.
Seninle bir ladese tuttuşsak,,
Her biri birbirinden farklı olan aylar ile,
Mesela, sen en sevdiğim ay,
Temmuz olsan,aşkların ayı,
Bense en sıcak olan,Ağustos olsam.
Aklımdasın,
Nefesim kulağında,
Aklımdasın,
Ellerim avucunda,
Dünyanın en iyi ilacı gülümsemedir,
Tıpkı yüzündeki gibi.
Bakışlarının mağruruna yenik düştüğüm yar.
Anlamak için yaşamak gerekir,
Nasıl anlatsam bilmem ki,
Seni yaradandan mı başlasam?
Rakı içilirken
kadehler kaldırılır,
şerefe diye.
Şarap içilirken bakılır
tatlanmış mı diye...
Yıllandıkça şarap gibi tatlanan
Gördüklerim birdenbire olmadı,
Her şey yavaş yavaş ilerdi.
Tıpkı toprağa ekilen tohum gibi,
Gecenin karanlığına inat,
Uyanma başka yüreklerde diye,
Hasretini göğsümde uyutmak istiyorum,
Seni en yükseğe çıkardım,
Kimseler ulaşmasın sana diye.
Kocaman camlar koydum önüne,
Sevginin koyusuyla,
Hem de aşkla sen çok yaşa torun. Ya da bal veren arı nasılsa
İşte öyledir torun.
Canımdan canım olan,
Dedim, şimdi kuş olsam,
Uçsam uzaklara,
Sen ne taraftasın,
Hissedip bulsam.
Güzel şiirlriniz hep sürsün, yüzünüz de daima gülsün.