Arkların yönünü çevirdim yüreğime
Ak içime şimdi dilediğince...
Göl yapacağım seni
Gözlerine Vuracak Sarmaşıkların gölgesi
Asmalar çevreleyecek her yerini
salkım salkım
Belirsiz bir bekleyiş
Hangi şehir,
Hangi mevsim
Bilmediğim bir yerde yürümektesin...
Rüzgara bırak kendini,
Sevince, düşer göz kapaklarım benim
Mahsun
Korkular sarıp ısıtır ellerimi
Bilmem ki anların değerini
Yarınların peçeleri ürkütür beni
Kirpiklerim sıkı sıkı tutmaya çalışır uykuyu
Yalan oğul yalan bütün sevgiler, aşklar,
Gün gelip düşman olur en deli aşıklar.
Dalgalı bir deniz gibidir önceleri yürek,
Fırtınaya yakalanmış Sal gibi sendeleyerek,
Limana yaklaşır yavaş yavaş,
Ben diyeyim hayal! sen de gerçek…
Avcı otlarını biçme zamanı şimdi
Son kez akacak ağılar köklerinden
Bir bayıra ağacak umutlar
Bengi suyu gökten düşerken
Aldangıçlarına düşmeden yürüyeceğim,
Yalnız seni getirir düşler,
Düş sokağında sevişiriz, düş sokağında kaynarız seninle...
Düş sokağı yanar, yangın yangın...
Düşlerim sen olur her gece,
Ve ben düşerim...
Bacaklarım götürmez beni geleceğe
Sevilmeli yaşam
Anlar değil mi çentik atan içimize
Yarın gelecek, gecenin perdesi aralanınca
Bugüne kaç sevgi sığdırdın? kaç yüreğe dokundun?
Kaç kişi gülerek baktı gözlerine?
Verdin mi hakkını tüketiyor olduğun anların
Bir umut yak,
Çokça yakın, azca uzak
Karanlık tutuşsun, en zifiri yerinden
koşarken yalınayak...
Gözlerin çıplak
Ellerin hoyrat
Bir gök yolu ışıl ışıl üstümde
Az öte de dolunay
Gökte varaklı bir süsleme...
Siyaha inat, geceye inat yıldızlar
Her birinde bir başka gülümseme
İki yıldız...........
“Göz olalım yüzünde” demişler....
Güneş doğmadan inmişler.
Ay ayaklanmış,
Fırlamış yatağından
“Ne oluyor yıldızlar kimmiş sabaha doğan”?
Şiirler denizinde rastladığım doğru düzgün az sayıda şairden biri olan Yazganarıkanın şiirlerinde, sade bir dil, orijinal ifade tarzı ve ne söylediğini bilen bir şairin sesini buldum. takibe, okunmaya değer olduğundan bu notu eklemeye karar verdim. Başarılarının devamlı olmasını diliyorum. Selamları ...