Bir Orta Doğu cinnetidir bu
Çölden kalkan kum fırtınası
Susuz çatlak dudaklar
Bomba çatlaği duvarlar
Yıkıntı
Gri
Asidir bu şehir çocukları asi
Yürek yangınları
Kıyıya vuran dalgalarından belli
Bir yanda defne bir yanda zeytin dalları
Sanma ki yıkıntılarla anılır
Kalkmaz geri
Bir yasaklı şehir varmış
Adı dahi söylenmezmiş
Üstünde turna uçarmış
İçinde insan sessiz
Ozanlar ağıt yakarmış
Genç kızlar gözünü süzermiş
Bir yaz gecesi
Kumsalda görmüştüm ben seni
Nasıl da güzeldin yıldızlar gibi
Hayatım durdu
Sanki dünyam oldun sen benim
Aşık olmuştum çocuklar gibi
Rayların üstünde parlayan güneş
Bir güzele meftundum ben bir zamanlar
Gezer dolanır peşinde pervane olurdum
Bir yüreğe meftundum ben bir zamanlar
Sanırdım gülbahar olur mevsim her yer gülizar
Bir güzele meftundum ben bir zamanlar
Biz Cumhuriyet çocukları
Atasının izinde elde bayrağı
Yürüyoruz el ele
Aydınlık ve güzel bu ülkede
Biz Cumhuriyet çocukları
Babası onu
Emek emek
Sabahın en serin seherinden
Akşamın en soğuk vaktine dek
Elleri nasır çatlak
Buğdayı eke eke
Siz nereden bakarsınız bilmem
Ben ağır giden bir vapurun
Üstünden martı çığlığında baktım hep
Ay tutuluyordu Galata üstünden
Sarayburnu’nda balıkçı oltasına takılmış
Kıvrak istavritin sessizliği tutmuştu
Ben ben idim
Bir cihana sığmayan
Divane deli
Gördüm seni bir hal
Memleketimden oldum
Edildim yerimden
Bütün mümkünlerin kıyısındayız aslında
Bir cesaret
Geç kalınmış sanılanların
Kaybolmuş zannedilenlerin kelepçelerini
Bileklerden kıra kıra gelmişiz
İyot kokusu burnumuzda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!