Üzerime geçirdiler mevsimlik hayatları;
Düşmesin dediler, sabitlediler topuklarımı.
Camın ardında, unuttum ben kendimi;
Bütün hayallerim bugünün sergisinde gibi.
Her gün başka bir kıyafet, aynı boş bakış;
Senin adın hiçbir tohumda geçmiyor;
Bahar defterinde adına rastlanmıyor.
Şifrelenmişsin taşın içinde belki de,
Ama kırılmadıkça bilmez seni kimse.
Acıyı bir battaniye misali,
Örter üstüne sıkıca, dinlemez beni.
Uzun zaman önce üşümüş belli,
Bir daha ısınamamış içi.
Bir kadın ağlar, bir çocuk susar,
Bozkırın sarı gülleri,
Ekmeğe vurmuş eller.
Anam her gün erken kalkar,
Süt sağar, sonra ateşi yakar.
Çaydanlıkta duman tüter,
Harman yeri düz ola,
Gönlüm yana köz ola.
Yâr gitti gelmez geri,
Elâleme söz ola.
Yollarıma duman inmiş,
Yokuşa sürdün bizi,
Ayırdın dağı, düzü.
İçimde kaldı sızı,
Hayat sen ne zalimsin.
Düşe kalka yürüdüm,
Ruhu kaldırımda büyüdü,
Bir gözü sürekli gökteydi.
Biraz yaramaz, biraz deli;
Delikanlı, saftır kalbi.
Cebinde dünya yok ama,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!