Mırıldandıklarım sandal olur
Yüzer üzerinde kalemimle oluşturduğum
Kokulu bir zarfa konulacak ucu yanık
Bir mektubun sevgili tarafından okunması için
Dalgalı satırların üzerinde.
Seni düşünmek dünyanın en güzel şeyi...
Hiç unutmadım
"Güzel düşünen adamlardansınız!" deyişini
Seni sevmek ise
Gerçekten görebilen için
Anlamak demek bir mucizeyi...
Bir kadın nasıl böyle güzel gülebilir?
Gülüşünün değdiği yerleri nasıl güzelleştirebilir?
Mutluluğuyla beni benden nasıl alabilir?
Mutluluğumu nasıl kat be kat artırabilir?
Nasıl da şimdi uzakta olabilir?
Ne dersen de kafam allak bullak
Ne senden geçer ne döner bu yürek
Bir ses duyumu arasan beni bir kez
Yaşattığın her şeyden vazgeçecek!
Yıldızlar erken düştü saçlarıma
Kahırlar erken yağdı yarınlarıma
Hasretler bir bir birikti anılarıma
Ne faydası var artık yüzüme öyle bakma
Gün seninle doğar, seninle batar gözlerimde.
En güzel şiirim, hikâyem, romanımsın satırlarımda.
Sözlerine, gözlerine yandım hasretinde.
Yine doğsun gözlerin günüme,
Dağıtsın bulutları aydınlığın, yüzün kıskandırır güneşi bile.
Sonsuzluk gibi geliyor hasretin onu da sığdırıyorum gönlüme.
Hadi her yeri ıslansın bedenimin yağmurundan;
Tipi gibi, boran gibi yağdın aniden.
Cevap verdim, üşümüştü elleri yalnızlığın ki
Sözlerin, gözlerin girdi; sen girdin dünyama en güzelinden,
Bir varmış hiç yokmuş masalları okurken.
Ne güzel geldin, hoş geldin.
Parmak izlerinle dolu bir pencerem var benim
Kokunla, sesinle, serinliğinle yaşayan bir de ruhum
Şimdi neredesin diye sorma bana biriciğim
Sensizlik çıkmazında, kapı aralığında bekler dururum
Çiçeklidir bahçemiz;
her bahar açar moruyla, kırmızısıyla, beyazıyla...
Hazandır gönlümüz,
virânedir dimağımız; kaktüsüyle, zakkumuyla...
Ne zaman açacak hâki-zârımız sümbülüyle, gülüyle...
Yine kavuştum içinde sen yağan nisana
Delinsin gökkubbe, çıldırsın fırtına
Söndür içimdeki yangınını damla damla




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!