Yine duman sardı Berit’in başı,
Yaylasına güzel gelmiyor mola?
Binboğa Dağı’nın can arkadaşı,
Sorup da gönlünü almıyor mola?
Elbistan ovası diyor ki benim,
Kelebek misali konsam dalına,
Gönlüm güllerinden doyar Nilüfer.
Arı olup gelsem öze balına,
Peteğe balları koyar Nilüfer.
Hedef oldum sende gönül okuna,
Yine gam kasavet sardı serimi,
Düşürür meyhane köşelerine.
Akıttı alnımdan yere terimi,
Düşürür meyhane köşelerine.
Her gün gözüm görür ellerim ermez,
Anladım gül yüzlüm bahtımız kara,
Geldim maydanoza bu gönül yara,
Bu garip gönlümü yakarsın nara,
Varasın tez elden sona Maydanoz.
Gelince mekâna yer açın bana,
Duyun Dostlarım
Gurbet elin kötü, soğuk yüzünü,
Anlatayım biraz duyun dostlarım.
Bir köşede garip kalan sözünü,
Duyunda hakkına uyun dostlarım.
Erişip kavuştum gençlik çağıma,
Gül dikti bir güzel gönül bağıma,
Beni düşürdü de aşkın ağına.
Geçti gençlik ömrüm altmışa geldi,
Gönlüm boş hayale boşuna yeldi.
Bana unutuldum deme,
Evvel zaman içindesin.
Gönlümün hakkını yeme,
Bak gör hemen içindesin.
Yumar gözümü görürüm,
Ninniler söylenir memleket beşik,
Çok görmeyin bana şu bağrım deşik,
Kravatlı olmuş locayla keşik,
Bağrıma hançeri vuran utansın.
Soyma düzeninin çebimde eli,
Bir güneş doğuyor gönülde ilim,
Dertlere dermandır kardeştir halim,
Ufuk açısından bakınca gülüm,
Ne güzel yoldasın Nurten bacısı.
Gönül hane hane kardeş kapısı,
İncecikten bir beli var
Sarası gelir insanın.
Bal damlıyor bir dili var
Sorası gelir insanın.
Yumuşak saç ipek ele,
TEBRİKLER ÜSTADIM
Kör gözler, sağır kulaklar olduktan sonra, üstüne de yaltaçlığı ve yardakçılığı ekledikten sonra, kimler alim olmaz ki?
Değerli çalışmanızı kutlarım.
Güzel şiirinizi beğenerek okudum.Yüreğinize sağlık.