Sana yazılmıştım ya ben,
Başkasına gidersem yaz.
Yüz yüze yahut gıyaben,
İnciten söz edersem yaz.
Uzak yakın gündüz gece,
Hüzün çok içmiş bugün gelip kapımı çaldı,
Niye yine ben dedim dedi başkası çekmez.
Gündüz hadi tamam da birde yatıya kaldı,
Adresim ezberinde, senelerdir bu sekmez.
Mutluluk misafirim, biraz kalmaya gelmiş,
Yüreğim sen bana hesabı sorma,
Bir ömür aradım yoktu yok işte.
Nasibe yor sakın ihmale yorma,
Bulmaya uğraşım çoktu, yok işte.
Her geçen saniye olurken yara,
Gerisi yok istikamet önedir,
Zaman durur insan içinde yürür.
Doğumdan ölüme tek bir yönedir,
Her nefeste erir sınırlı ömür...
Yolcu belli yol ne kadar, belirsiz,
Biraz engebeli yolun sonunda,
Kendini çıkmaza vuranın gitti.
Üzülme; boşuna senin yolunda,
Bir engelmiş gibi duranın gitti.
Belki "sessizliği" tercih edişin,
Sohbetini gülüşünü,
Gidişini, dönüşünü,
Hayallerini, düşünü,
Her şeyini sevmişti adam...
Konuşunca susardı,
Bal damlardı dudaklarından.
Yüreğim hiç bana, şikayet etme,
Sen kendi yüzünden çektiklerini.
Onca dedim bana bedel ödetme,
Geçtin bir dünya tüy diktiklerini.
Bir türlü yolundan edememiştim,
Bilinesi şey değil, bende olduğun yerin,
Ondan n'olur al dedi, yüreğine çok beni.
Bilinmesin mümkünse sakla iyice derin,
Kimselere gösterme yüreğine sok beni.
Dedi; gözümde yüzün ıraksın aklım firar,
Yazarken onsekizmartbindokuzyüzonbeşi,
Tarihe düşmüş büyük tarih bu sefer sensin,
Böyle kaydetti dünya, çünkü yoktur bir eşin,
Topçunun denizciyi dövdüğü zafer sensin.
Gören dedi nedir hali,
Hele benim halime bak.
Fırlattı bardak misali,
Kırdı beni zalime bak.
Şiirleriniz çok güzeller. Kaleminize sağlık