Ben bunları ağlayarak yazarım
Aklıma hep sen gelirsin Perihan
Hasretinden usanmışım bizarım
Sen bunları ne bilirsin Perihan
Sarmışım özlemi hep yumak yumak
Var mı benim gibi divane deli
Sevip, sevdiğini ellere versin
Serip o gönlünü harman etsinde
Sonra da kalkıp yellere versin
Karar verip şu dağları delmeli
Sevabım da sensin günahlarım da
Hepsi boşunaymış eyvahlarım da
Yolunu beklerken sabahlarım da
Ne duyduğun olur ne de geldiğin
Hasretin bir baca sevgin bir ocak
Farz edelim insan… Gönlünü kırdım
Farz edelim ağaç… Kökünden yardım
Farz edelim ki gül… Daldan kopardım
Dalların derdi ne… Anlayamadım
Ateş isyan eder kül isyan eder
NE DEMELİ
Yıllar sanki bahar seli
Aktı geçti zaman böyle
Dostlar buna ne demeli
Siz olmayın aman böyle
Adını haykırsam yedi düvele
Desem ki Perihan bakmadım ele
Gönlümde karmaşık bunca mesele
Her olmaza çare, çözüm de sensin
Sanma ki neşe var şu gönlüm hoştur
Şiir yazdım… Şarkı yazdım adına
Hep… Ruhumu esir eden kadına
Yapraklara yazdım… Kuşkanadına
Gönlümde yerini bilsin… İstedim
Herkes karşı çıktı… Ama savundum
Sabahın başka yar, akşamın başka
Düşüncen başka yar, yaşamın başka
Elimde bir kalem yazdıkça aşka
Geliyorum şimdi haberin olsun
Halimi anlatsam nazlı gülüme
Gözlerim ilhamı buluttan almış
Yoksa ağlamaya yaş mı kalırdı
Gene de içimde bir umut kalmış
Bağrıma basmaya taş mı kalırdı
Yokluğun nispet yapıyor gibi
Bu gün gökyüzünde sen varsın
Yalnız sen
Yıldız sana benzer
Ay sana benzer
Bense bir boşluktayım
Seni aramakta seni sormaktayım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!