On sekiz yaşında gençlik halinle
Hayalimde öyle kal bana yeter
Ceylan gözlerinle ay cemalinle
Bir ışık misali çal bana yeter
Bu dünyayı yalnız bizim sayarız
Bağbozumu Bahçeli’nin
Bozkurt yapan o elinin
Yiğitliği sam yelinin
Kaldırdığı toz kadarmış
Tunç dağları delecektik
Ben razıyım yeter ki gel
Bulma artık bir bahane
Yol yokuşsa sanma engel
Uzak dersen, yer bahane
Güneş kaç kez doğdu aştı
Her ne zaman nerede bir göçmen kuş uçarsa
Gelip gönül bahçeme konar diye bekledim
Bulutlar dağılıp da hava biraz açarsa
İçimdeki fırtına diner diye bekledim
Sevenlerin ruh hali kar kış demez sis demez
Yağmur olsam yağar karsa erirdim
Peşinden giderek can da verirdim
Sonu vuslat ise bin yıl yürürdüm
Yolların manası başkadır bende
*
Kim sevip de kimler muradın almış
Kaç kış geçti kaç yaz geçti kaç bahar
Ben de insan ben de canım, özlerim
Ah bir bilsen…! Nasıl geçti o yıllar
Akşam sabah hep yollarda gözlerim
Ben de insan ben de canım, özlerim
Ocu, bucu, senci, benci
Fark eder mi? Beyaz/zenci
Katledenler! Bunca genci
Patlamada ben de öldüm
Ben de insan ben de canım
Ola ki yolun düşer…! Hani bin yılın başı
Nemli toprak görürsen ya da ıslanmış taşı
Sakın deme kim geldi niye dökmüş gözyaşı
Gelen benim…
Dünlerde aradım hep sen yaşarken yarını
Terk ettiler hep peş peşe
Ne zevk kaldı ne de neşe
Kırk yıldır yanan ateşe
Kar düşerse kor görürüm
Güneş doğar karlar erir
Kadehler meyi sever
Neyzenler neyi sever
Herkes bir şeyi sever
Ben yalnız seni sevdim
Yıldızlar ayı sever
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!