1978...!
Okumanız dileğiyle...!
1978’ in nisan ayı...
On yaşında kabının içinde kapalı bir çocuğum, o yıl ayakkabı boyacısı olduğum yani boya sandığı ile birlikte ekmek kavgasını da sırtıma aldığım yıl.
85...!
Seksenbeş’de liseden kaydı yıldızlar
Döküldü duvarlara düşen yaldızlar
İffet abidesiydi ay yüzlü kızlar
Seksenbeş mezunu müstesna nesil
Acı nedir, nerededir?
Kan tükürüp şerbet diyen yalan dildedir
Kıymığa bile tahkimatsız olan eldedir
Çaresiz muhannete kalan haldedir
Gecesi gariplerle dolan ildedir
Aklıma düşenler!
Bazen rüzgarlı bir dağ düşer aklıma
Şirvanın eteğinde bir eser bir hazarım
Bazen bir nehirin akışı düşer aklıma
AKLIMA DÜŞTÜ...!
İftar vakti gençliğimden geldi esinti
Yurdumun kırk yıl öncesi aklıma düştü
Bu ezan Pınarbaşı'ndan kutsi kesinti
Sofraların düncesi aklıma düştü
Ana gibi yar olmaz....!
Anne senin yanında bem beyaz bir gül soldu,
Sonra yalnızlık bana mukaddes miras oldu,
Haşa isyan etmedim yolum her dem hak yoldu,
Şimdi bana vuslatın kefen biçiyor anne.
Her aklına düştükçe aşktan dem vurma
Sen; Kerem gibi nara yanabildin mi?
Su sanıp her serabı hayaller kurma
Sen; Aslı gibi susuzluğa kanabildin mi?
Bayram...
Bu bayram kalbiniz bir güneş olsun
Aydınlatsın izbe yerleri, kör kuyuları
Bu bayram gönlünüz sürurla dolsun
Islatsın göz pınarlarından akan suları
Bekle...!
Hatırla! Bir fidan dikilmişti gülveren
Bekle; Tomurcuğa duracağı günü,
Gelecegim
Resimleri gördüğünde gülüveren
Bekle; Yırtıldığında resimlerin küskünü,
Ben; kendime kendimin kâbusuyum
Üstüme çöken karlı dağın pusuyum
Gece karanlığının en nahif öyküsüyüm
Sen; panzehirim ol tüm zehrimi kusuyum
Ağzına emzik alan bebek gibi susuyum....
E.TOPRAK
Üstad şaşırttın beni. Tebrik ederim gönlüne sağlık