Gel desen geleceğim yine
Bu kadarla kalsa iyi
Kasımpatı, festivali sarıyor havayı
Çiçeklere eşlik ediyor iyi insanların niyeti
Çocukluk geçirmemiş baharlar
Ey nikâhını bozduğumun hoyratı
Ne yaktın canımı, davranırken
Sicili bozulsun artık her kelimenin
Tez alsın acısını yüreğin
Elvan bulanır yoksa karar,
Önce ıslatırım kelimeleri
Sonra sererim masanın üstüne
Ay, tek şahidi olsa da düşüncelerimin
Onca sigara izmariti de dökmüştüm çöpün içine.
Neler saklıyor şu atık kutuları,
Tutuyorsun resmen içimden
Duruyorsun gözümde
Sebepsiz hapsediyorsun kendini
Bilinçsiz bir şekilde
Sonra ilişiyorsun bana
İçi doldurulmuş insan vücutlarının
Vazgeçilmez travması yalnızlık
Meşgale arayan duruşlarla süslenir
Boşluktaki her tavır,
Ve neme lazım bir ihtiyaçtı hayvanlar gibi çiftleşmek
Hem gazeteci hem kadınsanız işiniz zor
Adaletin tıkır tıkır işlediği bir ülkede
Kazanda kaynayan çorba gibi aklımdaki fikirler
Hem anne hem kadınsanız işiniz zor
Sevginin eksik kalmadığı bir ülkede
Az kaldı çehreni bitirmeye
Yüzünü tamamlıyorum.
O minik, sevimli burnunun hatlarını çizdim
Ve satırlarımda çilek rujlu dudakların
Onlar zaten en başından belirgin.
Şiir sade olmalı
Sen ise çok karmaşıksın bir doku ilmik üzerinde
Bu yoksullukta nasıl bir belirginlik.
Kül kokar yalnızlık ve büyük bir issizlikle bükülür
çevrem
Tensiz insanlarla dolu burası
Onlara ait renklerini verdikleri bu şehrin, namı
Şehir çıplak ruhlar kampı
Söyleyin,
Tensiz tensiz dolaşmasınlar
Sevdiğinden bir başkasını öptüğünde
İrkilir dudakları insanın,
Dudakları acır,
Yanar
Kavrulur günahtan...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!