GÜN GÖRMEZ KARANLIĞIM...
Bak seneler geçti,
Gönüllerimizin buluştuğu zamandan bu zamana.
Neler değişti neler yaşandı birbirimizden habersizce.
Ne hüznümüze ortak olabildik,
Ne de gönüllerimizi birbiriyle örtebildik.
Güle güle git!!!
Adımı diline yasak ettiğin dünlerle,
Namluya verdiğin yanık ezgilerle git!
Gözümden sakınarak büyüttüğüm kurumuş güllerimi topla,
Derdimle dolup taşan nehirleri masivaya kat öyle git!
Hadi git!
Hadi kalk!
Sancılı yüreğinin üzerine bir damla daha sabır dök,
Mecalsiz kalmış kelimelerine bir daha yüklen,
Kırık bacağına rağmen biraz daha yürü,
Baş aşağı yatan ümidinin elinden tut,
Ama minnet etme sağır vicdanlara.
Hadi kalk gel!
Bulutlar gri duvağını örttü,
İkindi yağmurları bak ufukta göründü.
Hadi kalk gel!
Çocuklar gibi nefesimiz yettiği yere kadar koşalım.
Hep gözyaşımızla karıştırdığımız yağmurları,
Kora dönmüş dünleri soğutmak için cebelleşirken,
Kendi hakkına da girmemek gerekir.
Sabırsa sabrettin, çileyse göğüs gerdin.
Her defasında yine yeniden dedin.
Bu defa başarabilirim,
Bu defa şansı yakalayacağım, diye ümitlendin.
Ne farkeder bozguna uğrasa gönül bahçem.
Ne farkeder çalmasa bir daha mutluluk kapımı.
Ne farkeder konmasa dallarıma ak güvercinler.
Ben bekle denen bir sevdanın arda kalanıyım.
Ben ecelimi elinde tutan bir zalime hâlâ aşığım.
HÂL DİLİ..
İnsan yoldaki çakıl taşlarıyla konuşur mu demeyin?
Konuşur! Hemde kimsenin duymayacağı bir ses tonuyla konuşur.
Bazen sabahın köründe,
Bazen uykusuz gece nöbetlerinde,
Hemde saatlerce,
HASRETİ AVUTMAK...
Hasreti dindirmek bir tek rüyalarla mümkünse,
Aldığın nefes donar inmez ciğerlerine.
Gün doğumu ile gün batımı birleşir,
Aydınlanmaz günün karanlık meskenin olur her yeni günde.
Ne damla olur karışırsın yağmura,
Hasreti dindirmek bir tek rüyalarla mümkünse,
Aldığın nefes donar ciğerlerinde.
Gün doğumu ile gün batımı birleşir her seherde.
Ne damla olur karışırsın yağmura,
Ne esinti olur buluşursun rüzgarla.
Bastığın toprak incitir yüreğini.
HASRETİN TORTUSU....
Metruk bir ev gibi yüreğim.
Ay ışığı sızıyor çatlak duvarlarımdan.
Dışarda esen rüzgar içimde fırtınaya dönüşüyor.
Yokluğunun hasatı beni bu hâle koyan.




-
Erhan Tığlı
Tüm YorumlarŞiiriniz bol olsun
mutluluğa götüren yol olsun.
gönlünüz neşeyle dolsun