Dinmez Er Şiirleri - Şair Dinmez Er

Yoksul kentlerin sokaklarında
Kahırla, keder kol koladır köşelerde
Hıçkırıklar duyulur kapılar ardından
Hoyrat bir tokat sesi,
Acı dolu feryadı bir kadının
Düşer kaldırımlara kırılan camlardan

Aynalar bana küsmüş.
Olmayınca sen yanımda.
Renkleri solmuş duvarların yüzleri asık.
Kar beyazı perdelerde gölgen donmuş.
Uğursuz baykuşlar ötüyor geceleri.
Bende, selvili mezar taşlı düş travmaları.

Önlenemez bir gezinti duygusudur
Ruhumun karanlık dehlizlerinde dolaşır
Bazen çocuk olur uçurtmalar uçururum
Kuş olur yükseklerden seyrederim dünyayı
İçimdeki dağlarda yankılanır hür kanat sesleri
Göç yolculuğunuz benim yalnızlığımdır turnalar

Her an üzünç, her daim çözümsüzlük
Sevmelerden, sevilmelerden payıma kalan
Çaresizliklerle boğuş, hainlerle savaş
Her defa yenik düştüm kirpiklerin ağırlığına
Acılarımı, sitemlerimi, nisyanlarımı haykırdım
Beni hayata bağlayacak seven biri olmadı.

Günün birin de eğer çok zengin olursam.
Ne bağ,bahçe alacağım, ne han ne hamam.
Ne de sıra sıra,kat kat apartmanlar dikeceğim.
Bırakıp çocuklarıma ve karıma dünyalığımı,
Modern tutsaklıktan,hür doğaya aslıma göçeceğim.
....................

Onlara baktım hep, çözemedim hiç
Yaz ikindilerinin sarı sıcağında
Sisler içinde sonbahar sabahlarında
Gözlerim üstlerindeydi daima
Düşünüyorum ne kadar benziyoruz
Onlar bana, ben onlara

En ünlü kadınlarla uzun soluklu aşklar yaşadı
Büyük aşkların adamıdır o, dediler
Gül yapraklarıyla kanatlanıp uçar
Yücelerde kartallarla buluşurdu
Kartal gözü aşağılarda sevdiğini bulurdu
Sevdalığına şiirler yazan kendini görürdü

Harap bir bahçe içinde
Virane bir ev
Hava buz gibi nasıl bir soğuk
Göğüs cebimde buruşuk banknotlar
İlk kitabımın getirisi
Öylesine ısıtıyor ki içimi

Vahşi bulut savaşları var gökyüzünde
Şimşekler çakıyor, yıldırımlar düşüyor
Bir katliamın gölgesi dolaşıyor gezegende
Sağanak yağmurlar gizlemek istiyor sanki
Milyonlarca yıldız şehit, uzay canlısı kayıp
Masum değilsin ey zalim dünya

Gemiler geçerdi boğazdan,
Marmara'ya, Karadeniz'e,
Rangarenk bayrakları, flamaları
İrili ufaklı gemiler.
Sülün gibi, gelin gibi güzel.
Vapurlar yanaşırdı Sarıyer iskelesine,