Kırdığın dalın dikenleri içinde
Her gün(e) alevden güller bekliyorsun
Bu biçare hayat peşinde ey bülbül
Sen de günbegün diğerlerine benziyorsun
Kurduğun zümrüdü anka tahtında
Hey kızım Saliha Sema
Bir kafiye uydurdum sana,
Bu kafiyeleri sen
Kral Şakir'de bile bulamazsın
Boşu boşuna arama
Geceden, zamanın etleri kalmış
Tırnaklarım arasında, kanlıca
Bir türkü boğazıma saplanmış
Söylerim gün doğarken, heyecanlıca.
Geceden zamanın saçlarını taramışım
Gecenin sabahla buluştuğu anda
Kırmızı gülleri semaya diktim
İşte ben de böyle bir zamanda
Herkesten biraz saf, biraz gariptim.
Kökü yüreğe saplanmış acıların
Solgun çiçeklere özeniyordu gece
Umutsuz ışıklarla bezeniyordu gece
Çöl yangınlarında arıyordu tufan suyunu
Terk ediyordu her seferinde yine insan soyunu
Gel!..karanlığa gül dikelim yine
Suyunu geceye ekleyelim
Dikeni acıtmasın sevgiyi
Ve sevgili bulamasın kendini
Gül ortasında, bülbül figanında.
Doğmamış güneşe ağıtlar yakıyoruz her gün
Bitmeyen günün ilacını sürünmek için
Ve doğacak gece ay ikimiz için inanıyorum bir gün
Solacak içimizin rengi gümüş renkli saatlerde.
Bitmemiş aşklar doğranıyor tüm yemeklere
Kır! şimdi zamanın celladının hüküm veren kalemini
Kır! kır da zamansız başlasın tüm aşklar
Vakitsiz olsun artık sabahlar, sonlanmasın hatıralar.
Kalbe dökülmüş hatıralar yine
Cüzzamlı düşüncelerden
Hayata, nefese bir vardı hep zaten
Hayatında,nefesinde, nefsinde biri vardı
Daima terleyince insan kokardı
İnsan son zelzelede en çok kendinden korkardı
Yarına bir vardı son şahadet sözünde
Hevesler yüksek yüksek vadiler gibi
Ayrıldığında açar içimde dikenli kadife kırmızı
Cemre cemre düşersin içime bahar bahar
Enginlerimde açar renk renk gökkuşağı çiçeklerin
Rıhtımında bekleyen son yolcusuyumdur aşkın.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!